hesabın var mı? giriş yap

  • "oğlumla evimin bahçesinde futbol oynarken ikimiz de en sevdiğimiz futbolcular olurduk. oğlum ben olurdu, ben de prim olurdum."

    arda turan

  • ollgunluk değil de, doygunluk denilse daha doğru ifade edilebilecek olgu. zira o olgunluğa erişmişseniz mezardan bir kaç yıl uzaktasınız demektir.

  • en fazla satan albümü 100.000 satamamış, en fazla izlenen filmi 500.000 izlenememiş hülya avşar'ın 12.5 milyon insanın oyunu kazamayı başarmış kemal kılıçdaroğlu'na attığı taş. ahahahahahahahaha.

    edit: abla sen haklıymışsın biz bilemedik :(

  • biraz yukarıda kalsın diye ben de bir şeyler karalayım. dedesi ve babası zonguldak maden emeklisi olan biriyim ama bu yaptıklarının iki gün sonra tamamen unutulacağını düşünüyorum.

    adamlar günlerdir kimsenin giremediği, giremeyiz tehlikeli dedikleri yerlere kazma kürekle girdiler. işlerini bildiğim için zaten onlar için zor bir şey değil. fakat bu insanları hep böyle günlerde hatırlamamız çok yanlış. belki bir gün istanbul'da bizi enkaz altından çıkarırken konuşulacaklar hepsi bu.

    bu adamları oraya ilk günün sabahı uçak, helikopter gibi araçlarla göndermeyen organizasyona da ne desem az. üç, beş kişi daha hayatta olurdu.

    allah onlardan razı olsun, içlerinde tanığım kişiler de var, hepsine selam olsun.

  • 1920'lerde ortaya çıkan ve 1930'larda avrupa ve amerika'ya hepten yayılan dekoratif sanatta, endüstriyel tasarımda ve mimaride dönemin tarzını belirleyen akım, ismini ise paris'te 1925 senesinde yapılan arts décoratifs et industriels modernes sergisinden almıştır. art nouveau'nun stilistik tarzının ardından gelen art deco makinaya ve modernizme hayranlık duyulduğu bu dönemi tam anlamıyla yansıtır. klasik yunan ve roma sanatı, eski mısır hatta yerli sanatlarından da etkiler görünen art deco hayatımıza chrysler building'i, rockefeller center'ı, empire state building'i ve streamline design anlayışı ile tasarlanmış araçları, özellikle de trenleri katmıştır. günümüzün retro anlayışına uyan tasarımlarında sıkça kullanılan bir tarz olduğunu belirtmeden geçmeyelim, ayrıca bir art nouveau eserini bir art deco eseri ile yan yana gören herkes aradaki farkı anlayacaktır diye tahmin ediyorum, en basitinden geometrik olanını tespit etmeye çalışın, o art deco'dur.

    grim fandango oynamış herkes ise şu cümleyi kurabilecektir: "ben art deco gördüm"

  • oncelikle inci sozlukculer icin en altta ozet var. onun disinda bu organizasyonun altina imza atan kisi olarak pek cok hakli elestiriye yanit getirmek, ve sizleri bazi guzel degisikliklerden haberdar etmek istiyorum. once bastan baslayalim:

    1) neden eksi sozluk bu dogumgunu zirvesinin organizasyonunu ustlendi?

    eksi sozluk'un yas gunu kutludur, kutsaldir. ustune ne kadar grup ciksa, kac dj sarki calsa azdir. ne kadar coskuyla kutlansa azdir. bu noktada para kazanan sozluk sirketinin organizasyonu daha da ileri goturmesi, daha buyuk bir organizasyona cevirmesi bana son derece dogal bir hareket olarak gorundu. oyle olmasini istedim, nitekim oyle de olacak.

    2) neden giris ucretli dusunuldu?

    cercevesini cizdigimiz ve olmasini istedigimiz turde bir etkinligin maliyeti son derece buyuk. oyle boyle degil. bilet satislari bu maliyeti karsilamiyor. bu yuzden sponsorlara basvurduk ve sponsorlardan kalan boslugu da "o gece benzer bir aktivite"nin esdegeri giris ucretine denk getirdigimiz bilet parasiyla ustlenmek istedik. bilet gelirleri etkinlik maliyetinin maksimum %20'sini karsiliyor olacakti.

    3) madem ucretli neden bazilarina ayrimcilik?

    bu konuda niyetimiz ayrimcilik gostermek olmadi. elimizdeki bu konuda sozlugu zarara ugratmadan ayirabilecegimiz butce kisitli oldugundan bu kisitli butceyi en azindan "subjektif bir ayrim kriteri" gutmeden eskiden yeniye oldugunca esitce dagitabilecegimiz bir yontem belirledik kendimizce. lakin bunun "ben davet edildim" ve "ben edilmedim parasiyla geldim" tarzi bir ayrima gidecegini ben sahsen ongoremedim. dedigim gibi niyetim boyle bir algi yaratmak olmadi. ama boyle algilanmasini yadirgamadigim gibi bu algiya zemin hazirladigim icin herkesten ozur dilerim. bu hatayi telafi etmek benim boynumun borcudur artik.

    === ve? evet? ===

    insanlar eksi sozluk'un organizasyonuna "hakli olarak" sirt cevirip gidip baska mekanda eksi sozluk'un dogumgununu kutlamaya devam edecek, bu olanlara ragmen eksi sozluk'ten ya da benden nefret etmeyecek kadar sozlugu seviyorlarken benim sirtlandigim maliyetin ustune bilet maliyetlerini de sirtlanmaktan gocunmam sozkonusu olamaz artik.

    neticede sudur: ayrim gozetmeksizin butun sozluk yazarlarina davetiye yollanacak ve her davetiyeye +1 (sadece bir kisi) kontenjani da dahil olacak. biletix'ten satilan biletlerin ucretleri iade edilecek. sozluk disindan giris de "yasak" olacak.

    kar edersek amenna, gelecekte daha buyuk organizasyonlara da girmemize vesile olur. kar etmezsek de mutlaka eglenecegiz!

    eksi sozluk'un 11. yasinin kutlu ve dibine kadar eglenceli olmasi icin gerekirse olucez!

    ozet: okumayi sevelim.