ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
çaresizliği anlatan en iyi cümle
atatürk'ün sokakta pelerinle gezmesi
-
evde mi giyecekti pelerini? atam âdeta bir kudurtma makinesi.
umut sarıkaya tipi mutsuzluk tanımları
-
cocukken, insaat kumunda oyun oynarken ele gelen kedi boku
oğlum yüzme de bilmezdi suyun içinde ne yaptı
-
hürriyet internet sitesi güzel ifade etmiş bu cümleyi.
"bu sözün ağırlığı türkiye'yi aşar" diyerek yorumlamışlar haberi. hakikaten de öyle.
bu sözü kaldırmak çok kolay değil. enerji bakanı, çalışma ve sosyal güvenlik bakanı bu cümlenin ağırlığını hissetmeliler her an. ben bu ülkeye gerçekten inanamıyorum. ilahi takdir, iş bilmezliğin kamuflajı olmuş, çatal dillerde pelesenk olmuş. canlar gittikçe garabet diyarı türkiye'de rutin ölümlerin acısını tehlikeli bir biçimde normalleştiriyoruz.
bir ülke düşünün, madenine dalgıçlar iniyor. başka yapacak yorum var mı ki?
bir ülke düşünün madenine dalgıçlar iniyor.
ve ekleme...
muhafazakâr demokrat taife için rem'den gelsin...
(bkz: using my religion)
hayat hakkında yapılmış muhteşem tespitler
-
"sinesinde barındırdığı bölünme ve çelişkilerdir bir yaşamı zenginlikle donatan, gelişip serpilmesini sağlayan. esrikliğin ne olduğunu bilmedikten sonra mantıkmış, aklı başındalıkmış ne anlam taşırdı? 'ölüm' arkasında dikilmese tek başına duyularca sağlanan hazzın ne değeri olurdu? karşı cinsler arasındaki ezeli düşmanlık olmasa, sevginin yüzüne kim bakardı?"*
the breadwinner
-
film 2001 yılında, afganistan'ın başkenti kabil'de taliban yönetimi altında yaşayan bir ailenin başından geçenleri anlatıyor. kadınların yanlarında erkek olmadan sokağa çıkamadığı bir şehirde, babası haksız yere tutuklandıktan sonra ailesine bakabilmek için erkek kılığına girmek zorunda kalan 11 yaşındaki parvana'nın gözünden yıkımı, çekilen çileleri, tüm zorluklara rağmen kurulan hayalleri ve hayatta kalma çabasını izliyoruz.
asırlar boyunca pek çok farklı medeniyete ev sahipliği yapan toprakların mitolojik ögeleriyle süslenmiş bir hikaye de bize eşlik ediyor film boyunca. izlerken boğazının düğümlenmemesi, gözlerinizin dolmaması pek mümkün olmuyor. en iyi animasyon filmi dalında oscar'a aday olmayı başaran film ödül almayı başarır mı bilinmez, ama izleyenlerin kalbinde özel bir yer kazandığı kesin.
tarihin arka odası
-
her hafta birilerine ''izlemeyin kardeşim'' diyen murat bardakçı da bu lafı duydu*
m. bardakçı: nurhan hoca minyatür anlatmasın, konuğun sözünü kesme, konu dışına çıkmayın, erhan bir sus konuşayım, işimin gücümün arasında sizi izliyorum.
e. afyoncu: izleme kardeşim, otur kitabını yaz.
ali koç'un erden timur taklidi
-
bu adamda zeka geriliği olduğunu düşünüyorum.
acun'un instagram canlı yayın rekoru kırması
-
boş işlerde üstümüze yok.
3 milyon gerizekalı toplanmış acunun egosunu okşuyor, ne diyebilirim ki...
sosyal bilimler lisesindeki aşırı bilimsel sergi
-
bugün konya sosyal bilimler lisesi'nin giriş kapısında gördüğüm "tarihin yitik nesli devler" ismiyle açılmış seminere ait aşırı bilimsel bir sergi.
izninizle sergiye ait görselleri paylaşayım:
resim1
resim2
resim3
resim4
öğretmenin açıklaması
evren dediğimiz yer o kadar büyük ki yaklaşık 9.460.800.000.000 çarpı 93.000.000.000 kilometrelik evrende (hala büyüyor durduramıyoruz.) en fazla iki metrelik boyumuz var ve bilmediğimiz şeylerin yanında bildiklerimiz hiçbir şey. devler yoktur diye kesin bir yargıda bulunmak bağnazlık olacaktır.
ama, şöyle bir durum var. sergide kullanılan resimlerin gerçekdışı olduğu bariz. belki bir öğretmen öğrencisinin ufkunu açmak için "dünya'da devler de var olmuş olabilir mi?" diye bir seminer yapabilir ve ben desteklerim bu semineri. ama 2010 senesi facebook paylaşımlarına ait resimleri kullanarak bu resimlerin doğruluğunu bile araştırmadan (ki resimlerin oynanmış olduğu, kaç defa yazıldı söylendi.) okulun girişinde böyle bir sergi açarsan, işte o zaman olmaz o iş.
gelen hakaret dolu mesajlar üzerine edit: bu sorunu bir yerlerde dile getirmem ve o serginin oradan kaldırılması gerekiyordu. ve bununla birlikte, liseme yazılan yorumları kabul etmiyorum, ortada bir sorun varsa bu daha merkezidir, konya sosyal bilimler lisesi ile ilgili değil.
saygılarımla.
üstad kadir mısıroğlu
-
sikimin üstadı.
edit: fesli deli bekir atatürk'e en ağır hakaretleri ederken kimsenin sesi çıkmıyordu. şimdi özelden bu deliye neden böyle bir ifade kullandığım soruluyor. mevzu hatıraya sahip çıkmaksa ey siyasal islamcılar siz de adam gibi saygı duyacaksınız. duymuyorsanız da saygı beklemeyeceksiniz.
düğündeyken oluşan metalciyim lan ben hissi
-
durduk yere yaşamı sorgulattıran histir. zamanında yırtık slayer tişörtü giyerdim lan ben şimdi takıda sıra kapmaya çalışıyorum diye düşünürken zorla halaya kaldırmaya çalışan yenge sayesinde kendinize gelirsiniz.