ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
elektrikli araçların alınırlığı
-
menzil ve servis, bakım onarım nasıl olacak diye çok sorulmuş bu hususta tecrübelerimi aktarmak istiyorum;
- elektirikli araçlarda fosil yakıtlı araçlar gibi bin parçadan oluşan motor, şanzıman, turbo vb sorun çıkaran bakım isteyen parça yok. elektrikli motor bakım isteyen bi motor değil, binlerce km sorun çıkarmaz. balata bile yıllarca değişme ihtiyacı yok.
bu araçlarla periyodik servise gitme yok.
kaza darbe hariç servisle pek işiniz olmaz. tabi ben tesla için konuşuyorum, fosil yakıtlı modelden elektrikli araç yaratan markaların modellerini bilmiyorum.
- menzil meselesine gelecek olursak eğer bin km menzilli olsa bile otobanda 180-200 ile gidersen en fazla 300 km gidersin. ben şehirdışı yolculuğunda sabırsızım gözüm kadranda bataryada süremem, bu sebeple uzun yolda kullanmıyorum. ama normalde sakin süren 100-120 km bandında arabayı kullanan iyi bi planla her yere gidebilir.
- aracın yüksek beygirli olmasının bir numarası yok, sonuçta şehiriçi arabası, istanbulda yaşayan biri için 500 küsür hp'nin bir anlamı yok. hatta o ani hızlanmalar beni rahatsız ediyor.
dizel aracım var 240 hp, 514 hp'lik tesladan daha fazla sürüş zevki veriyor. araç seçerken yüksek beygir sizi aldatmasın, öncelik o olmasın diye bu durumu izah ettim.
- evde, işyerinde şarj imkanı yoksa araçtan hevesini aldıktan sonra işkenceye dönüşür, alınmaz.
elektrikli araç konusunda yorum yapan iki kesim var. bir hayattında elektrikli araba görmemiş, tecrübe etmemiş, hatta arabası bile olmayan ölümüne kötüleyen. diğeri ise özellikle tesla kullanıcıları arabayı premium araç sanıp dünyanın en lüx elektrikli aracı sanan, şu kadar hp var şunu bunu tokatladım diyen kesim var. bu iki kesimin yorumlarını dikkate almayın
ek bilgi: şuan aktif tesla model y kullanıcıyım, geçmişte e-tron ve kısa süreliğine eqb kullandım. yakın arkadaşlarımda e-tron, togg var. bu tecrübelere dayanarak bildiklerimi yazdım. şehirdaşında hiç elektrikli araç kullanmadım, bu konudaki yorumlarım tecrübeye dayalı değil.
ek bilgi-2: sonradan fark ettim ki batarya hakkında hiçbir şey yazmamışım, oysa en çok irdelenen konu.
teslada batarya ve motor(tahrik ünitesi) 8 yıl 192 bin üretici garantili, pil ünitesi tek parça değil. kalem piller gibi yan yana dizilmiş birden fazla üniteden oluşuyor. batarya tamiri konusunda türkiye'de faaliyet gösteren firmalar mevcut. ilerde de artacak. yani batarya kapasitesi azaldığında telefon bataryası gibi tamamı değişmeyecek, kapasitesi düşen üniteler değişir.
batarya üretiminde dünya ölçeğinde yatırım yapan firma sayısı her geçen gün artmakta. 8 yıllık garanti süresi sonrası üretimin artmasıyla batarya fiyatları muhakkak azalacaktır.
avrupada bataryası biten aracı yarı fiyatına satılıyor demişler. aynı avrupa motoru biten, şanzımanı cortlayan fosil yakıtlıyı hurdaya gönderiyorlar para etmiyor. hatta hiçbir arıza vermezse bile 8 yaşındaki fosil yakıtlı araçlar orda gene çoluk çocuk eline düşüyor. arabaların değersiz olduğu ülkelerde kimse batarya tamiriyle uğraşmaz ama bizim ülkede o bataryayı tamir ederek on yıllarca kullanırlar, fosil yakıtlı araçlarda tamirle kullanım süresini uzattığımız gibi.
yedek parça: teslayı teslim aldığımda yetkili şahsa yedek parça fiyatlarını sordum, tesla'da yedek parçanın çok ucuz olduğunu bu konuda herkesi çok şaşırtacaklarını söyledi. örneğin cam tavanın tamamının değişim maliyetimin 17 bin tl olduğunu söylemişti. doğru mu değil mi ilerde göreceğiz.
kaporta vb parçaların pahalı olacağını düşünmüyorum. ama yeni özellikler satın alındığında güzel ücret alırlar örneğin şimdi arabanıza geliştirilmiş oto pilot almak istediğinizde tesla shop'tan 95 bin tl civarı ücret ödersiniz. yanlış anlaşılmasın araçta standart oto pilot var, geliştirilmiş halini yazılım yüklemesiyle satın alabiliyorsunuz. performans yükselmesini gene yazılım olarak satın alıp aracınızı güncelliyorsunuz.
burda işin güzel yanı aracı satın alıp teslim aldıktan sonra yeni çıkacak teknolojik özelelikleri satın alıp aracınıza yükleyebiliyorsunuz. tesla bu işlerden para kazanacak tampon, far, sinyal kolu satarak değil, bu sebeple çağın arabası diyoruz.
fernand coulibaly
-
yenildikleri bir maçtan sonra televizyonculara röportaj verirken şöyle bir diyaloğa girmiştir:
coulibaly: (düzgün bir türkçeyle) abi hep onlara penaltı, bu hakâmler manyak ya..
spiker: coulibaly, ceza almayasın sen de, manyak diyosun da..
coulibaly: (bozuk bir türkçeyle) ban turkşe bılmiyor, manyak ne demek bılmiyor..
başörtülü hanımların açık kadınlardan güzel olması
çin'in coronayı yenmesindeki başarısının sırrı
-
virüsü de pişirip yemiştir hayvanoğlu hayvanlar.
ahmet altan'ın atatürk'ü arar hale gelmesi
-
atatürk'ü tutma noktasına gelmişmiş. kötü bir şey gibi söylüyor bunu.
sen tutma atatürk'ü ahmet altan, sen o kodeste otur başka bi şeyi tut. umarım çürürsün içerde.
zencilerin twitter'da türklerle dalga geçmesi
-
akp sayesinde ülke geleneğinde olmayan irkcilikta başladı. hadi hayirlisi...
ruh ikiziyle karşılaşıldığında söylenecek ilk söz
-
benim ruh ikizinden anladığım: aynı hayallere ve aynı düşünce yapısına sahip olduğun insandır.
o sebepten ruh ikizinle tanıştığını anlaman için önce bi merhaba demelisin.
geçenlerde bir herifle denk geldik. herif herif konuşuyoruz işte. lan baktık her konu hakkındaki görüşlerimiz aynı. kız arkadaşlarımız yakın arkadaş, hayallerimiz aynı. ikimiz de children of men'deki orman içinde olan eve hastayız. o evi, o yaşam düzenini istiyoruz. ikimiz de hayatı bi şekilde anlamlandırmaya, anlamlandırırken de düşünceye batmamak adına üretmeye çalışıyoruz.
ruh ikizi olduğumuzu anladığım anda adama şöyle dedim: "her bok hakkında aynı şeyi düşünüp aynı hayalleri kuruyorsak konuşacak pek de bir şeyimiz yok aslında."
haklısın dedi. evlere dağıldık.
unutulmayan garip arkadaşlar
-
bazılarından ciddi ciddi tırsıyodum. özellikle her gün usul usul yanıma sokulup pantolon cebinden çıkardığı kuru üzümü ikram eden psikopattan. herifle tek ilişkimiz buydu.
-üzüm yer misin?
-yok abi sağol.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
az evvel fransız bir turist bana sultanahmet'e nasıl gideceğini sordu,ben de onu sultangazi'ye yolladım! fransa daha bu başlangıç!!
ekşi itiraf
-
beni beğeneni ben beğenmiyorum, benim beğendiğim beni beğenmiyor. işin kötüsü bu sözler ismail yk şarkısında geçiyor ve sonuna kadar katılıyorum.
yoksa ben zurna mıyım he?
preet bharara
-
zekeriya öz'dür. yurtdışına kaçtıktan sonra estetik ameliyatı olup preet bharara ismini almıştır.
debe editi: inlerine gi-re-cek-ler!
korkusuz korkak
-
zamanının en ötesinde olan komedi filmimiz. daha açılış sahnesinde kayseri-galatasaray ne olur diye soruyor ofisteki adam mülayim'e. mülayim kayseri alır diyor. kayseri o yıl küme düştü.