ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yalnız yaşamak
-
yemeksepeti.com'da minimum sipariş tutarına ulaşabilmek için saçma sapan siparişler vermektir.
yunanistan türkiye'ye katılsın
ssg'nin reklamlardan elde ettiği gelir
-
tam olarak 100 milyon dolar. ama tahsilatta sorun ya$iyoruz.
hırsızlığı içine sindirebilen halk
-
'devletin malı deniz, yemeyen keriz' gibi vecizeler üretmiş, rüşvetçi, ikiyüzlü, dedikoducu halktır.
türkçe futbol tezahüratlarının ingilizceleri
-
one father turkey
oooh my god
got on cimbom
oooh my god
got off cimbom
oooh my god
got on kartal
oooh my god
my god my god oooh my god
my god my god oooh my god
1923-1959 arası şampiyonlukların tescil edilmesi
-
şampiyonluk talep edilen bir yıldaki görünüm şöyle; fb 10 maç yapmış 19 puan almış, 2. olan takım 8 maç yapmış 17 puan almış.
foça'da trafikte tartıştığı kişiyi vuran adam
-
kendisine doner bicagiyla saldiran iki hayvana karsi kendisini ve esini koruyan adamdir.
hababam sınıfı'nda çalışkan ahmet'in dellendiği an
-
hababam sınıfını inanılmaz bir şekilde gaza getiren andır. nasıl bir utanmaysa plan proje temel olmadan, harcı kumu çimentoyu pek hesaba katmadan okul inşaa eder sınıf. inşaat sektöründe çığır açar.
yerli dizilerde süreyi uzatma taktikleri
-
diyalog tekrarı: tahminen üç saniyede bitmesi gereken karşılıklı bir diyalogun sürekli tekrarlarla uzatılması yöntemiyle gerçekleşir. sadece üç kelime ile anlatılabilecek olay örgüsü işkenceye dönüşür.
-mert'i en son kemal'in evinden çıkarken görmüşler
-kemal'in evinden mi?
-evet kemal'in evinden
-evden çıkmış ve gitmiş öyle mi?
-mert kemal'in evinden çıkmış arabasına binip gitmiş
-mert'in kemal'in evinden çıktığına emin misin?
-mert'in evden çıktığını duydum, görmedim
-kemal'in evinden mert'in çıktığını görmüşler demek...çok enteresan
-evet ben de ilk duyduğumda şaşırdım. mert'in kemal'in evinden çıkarken görülmesi insanı şaşırtıyor
(allah belanızı versin)
yaşamaya dair
-
nazım hikmet ran'ın süper güzel bi şiiri..
1
yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.
yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.
1947
2
diyelim ki, ağır ameliyatlık hastayız,
yani, beyaz masadan,
bir daha kalkmamak ihtimali de var.
duymamak mümkün değilse de biraz erken gitmenin kederini
biz yine de güleceğiz anlatılan bektaşi fıkrasına,
hava yağmurlu mu, diye bakacağız pencereden,
yahut da sabırsızlıkla bekleyeceğiz
en son ajans haberlerini.
diyelim ki, dövüşülmeye değer bir şeyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanıp ölmek de mümkün.
tuhaf bir hınçla bileceğiz bunu,
fakat yine de çıldırasıya merak edeceğiz
belki yıllarca sürecek olan savaşın sonunu.
diyelim ki hapisteyiz,
yaşımız da elliye yakın,
daha da on sekiz sene olsun açılmasına demir kapının.
yine de dışarıyla birlikte yaşayacağız,
insanları, hayvanları, kavgası ve rüzgarıyla
yani, duvarın ardındaki dışarıyla.
yani, nasıl ve nerede olursak olalım
hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...
1948
3
bu dünya soğuyacak,
yıldızların arasında bir yıldız,
hem de en ufacıklarından,
mavi kadifede bir yaldız zerresi yani,
yani bu koskocaman dünyamız.
bu dünya soğuyacak günün birinde,
hatta bir buz yığını
yahut ölü bir bulut gibi de değil,
boş bir ceviz gibi yuvarlanacak
zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
şimdiden çekilecek acısı bunun,
duyulacak mahzunluğu şimdiden.
böylesine sevilecek bu dünya
"yaşadım" diyebilmen için...
sevgilinin söylediği unutulmayan sözler
-
'belki de biz aynı yolda yürümek için yaratılmadık. sadece sürüler içerisinde öylesine yolu kesişen iki aslandık.'
yaran facebook durum güncellemeleri
-
kizlar: elbisem nasıl olmuş?
-yakışmamış.
-ay hemen değiştiriyorum.
erkekler: nasıl oldu lan?
-yok olmamış.
-sen ne anlarsın mall:)))
not: evet bu kadar uzun.