hesabın var mı? giriş yap

  • sitesi türk istilasına uğramış. forumdan bir diyalog:
    - why do you write turkish in the english subforum?
    it's rude and it's getting out of control
    +beğenmiyosan çık git lan terket ülkeyi

  • alkol tabusu iyice saçma bir yere evrildi. türkiye’de sağ profil namazını da kılar rakı-balık da yapar. son yıllarda alkol içene adam öldürmüş muamelesi yapma tavrı iyice baydı

  • teoman’ın yıllar önce, şöhret yolculuğu başlamadan reklam ajanslarına iş başvurusu için hazırladığı profesyonel özgeçmişi..
    ünlü rockçını asi ve aykırı karakterini yansıtan cv'nin sonunda "beni şimdi almazsanız sonra çok yanarsınız, eylemlerim sürecektir” yazıyor. *

    görsel

  • veysel şanlıejder adını alabilir. sanki lord of the rings'den fırlamış bir türk elf gibi. yakıştı. evet.

  • jason bourne sıkıntılı, karanlık bir karakterdir, sürekli kıçını kurtarmaya, kuyruğunu yakalamaya çalışır bunda da genelde başarılı omakla beraber birşeyler kaybeder. gerçek ajandır, kılıktan kılığa girer, ne olması gerkeiyorsa o olur. james bond ise, bakkala bile gitse " ekmeğiniz mister bond " denerek karşılanır ; " undercover" durumu yoktur, yüzyıllar önce deşifre edilmiştir. gerçek ajanlar dünyasında olsa, 2 günde kafasında 4 kurşunla thames nehrine atılır.

  • bir arkadaşım var kendisi 42 yaşında. çok güzel bir kadın.bilgili, kültürlü kendisini çok güzel yetiştirmiş. kariyer sahibi. evi, arabası var ahlaken çok düzgün.marifetli, merhametli vs.. ona satırlarca methiyeler düzebilirim birçok taliplisi olmasına rağmen bekar neden mi çünkü annesi hasta ve yatalak. abisi bakmıyor, yengesi hiçbir şekilde kabul etmiyor. bütün sorumluluk bu arkadaşın omzunda. şimdi bu arkadaşım nasıl evlensin kim bakacak annesine. arkadaş çevresi bile bilmez annesinin durumunu, ailevi mevzularını. siz sadece gördüğünüzle yargılıyorsunuz, yaşantılar çeşit çeşit her hikaye çok farklı.

  • keltoş, botlarını giyecek su birikintisi arayacağına bunlarla ilgilense keşke. elemanı tutuklatmazsa bile en azından bir fotoğraf çektirir, kriminal tipler albüme ekler. cinayet falan işlerse lazım olur gazetelere...

  • zerre kadar samimiyeti hissettirmemiş reklam, yok efendim “çayımı aldım karşınızda içiyorum” yok “ipad’im yanımda”, yok “kronik hastalığınız var, dikkat edin” bir de kucakta çocuk falan hani sanırsın yardım kuruluşunun reklam filmi.

  • ilk kimin aklına geldi bu yalan acaba ? adamı tebrik etmek lazım. bu kadar insana kendini inandırdı ve ülkede kötü olan her şeyi bu yalana bağlattı.

  • (bkz: barkın'a o konuda ben de çok kırgınım)

    olum neyin kafasını yaşıyorsunuz ya? tamam ülkemiz bu konuda bir latin ülkeleriyle, iskandinav ülkeriyle yarışamaz belki ama erkekler konusunda da diğer ülkelere çok bir fark attığımız söylenemez. ne kızlar görüyoruz dibimiz düşüyor.* mağara da mı yaşıyorsunuz anlamıyorum ki. sokaklarda her şeyin olduğu gibi kadının da güzeli var çirkini var. siz görmek istediğinizi görüyorsunuz bence. bu yaptığınıza algıda seçicilik, seçicilikte kavga çıkarıcılık derler.*

  • hayatında olduğu gibi kafede, restoranda, trafikte, işte, evde yalnız olan insandır. sanıyorum dünya gittikçe yalnızlaşıyor. üzülmeyin herkes sizin gibi.

    an itibariyle oturuğum yerde, 13 masa tek başına oturuyor. ellerinde telefon/tablet var. yarısının kulağında kulaklık. yarısından fazlası sigara içiyor. 4 tane masada 2 kişi oturuyor, tamamı hemcinsiyle. 2 kişi oturanlardan biride ağlıyor. 2 masada boş.
    üstelik günlerden bi pazar sabahı, hiç mi kimse eşlik edecek birini bulamaz..

    arkadaşlık/ilişki/evlilik süreçlerinin her geçen gün kısaldığı günümüzün problemi nedir? teknoloji olduğunu düşünmüyorum. sosyal medya yalnızlaştırmıyor, insanlar yalnız olduğu için sosyal medyaya yöneliyor. paylaşım ihtiyaçtır, bunun için imkan bulunamıyor çareyi sosyal medyada buluyor ama bu çare gerçek değildir, sahtedir. peki neden böyle oluyor? sanıyorum egolar, ispatlar, hırslar, kötülükler bu noktaya getirdi. her şey sahte olmaya başladı. başta sevgi. samimiyet, sevgi rolleri oynanıyor. e karşındaki bunu farkedemeyecek kadar aptal değil. doğal olarak tatmin olmuyor. kısa bi süre oyuna dahil oluyor. bakıyor mutlu değil. eee ne çekicem karşımdakinin mallıklarını diyor, alıyor kulaklığını çıkıyo geziyor.

    şarkıdaki gibi; biz büyüdük ve kirlendi dünya..kirlenen dünyada kimse omuzunu yaslayacak birini bulamıyor. aksine çoğunluk menfaat için birlikte. vakti zamanında yaşca büyük birisi demişti ki; arkadaş arkadan taşlayan demektir. ne güzel demiş. selam olsun kendilerine.

    edit: imla