ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
trabzon'da fındık fabrikasının kapanması
-
durun lan durun geldim: (bkz: svihs)
mcdonald's'ın ibretlik kahve reklamları
-
starbucks ve 3.dalga kahvecilerle sağlam dalga geçen reklam serisi.
6 lira farkla üzerine adınızı yazmamızı ister misiniz?
6 lira farkla üzerine çiçek deseni ister misiniz?
yok artık, barista!
yaran olaylar
-
ev arkadaşım telefonla konuşmaktadır. söylediği bir model anlaşılmayınca, kodlamaya başlar.
+ yaz abi. adana'nın a'sı
(bir şeyin bir şeyi... bir şeyin bir şeyi...)
+ yeni zelanda'nın z'si
passat'taki tasarım hatası
-
başlık sahibi haklıdır ve bana göre de bir tasarım hatasıdır.
bilgisayar oyununda manzara seyretmek
-
v rally adlı araba yarışında bir haritada ormanın içinden geçerken karşınıza bir dere çıkıyor. normalde o dereden hızla geçen arabalar kenara su sıçratırken, ben aracı dere kenarına park edip kuş seslerini dinlerdim. hep arabadan inip dere kenarında piknik yapmayı hayal ettim. olmadı. tabii araba yarışı bu. şimdi orada piknik yapma imkanı verseler, bu sefer bi küçük illa ki açılır. sonuçta yarışın ruhuna aykırı. olmaz. ımmm dıt.
metin akpınar
-
dün akşam izmir'de hem hayran bırakan, hem de umut aşılayan dev adam. 2 yıl felsefe, 2 yıl da hukuk eğitimi aldığını ama iki fakülteyi de yarıda bıraktığını, anlayacağınız düz lise mezunu olduğunu anlattı. bir insanın kendini yetiştirmesinin en güzel örneklerinden biriydi. kurduğu cümleler, kullandığı sözcükler, 80 yıllık yaşamından damıtıp da dile getirdiği düşünceleriyle yüzlerce insanı büyüledi. sorulan sorulara içtenlikle yanıt verdi. biz paradigması neden önemlidiri anlattı. bireyselciliğin bugün ulaştığı noktadan olan rahatsızlığını dile getirdi. afad'ın yine "sel geliyor!" diye attığı sms'lere inat hava güzeldi, o kadar sağnak yağış uyarıları yapılırken o güzel insanın hatırına bir damla bile düşmedi dün gece.
"en az 500 eserin usûlünü vurarak söylemeniz gerekir derler. ben o donanımda değilim, nota da usûl de bilmem. ben ses sanatçısı değilim, ben ses sanatçılarını taklit eden biriyim." dedi içtenlikle. oysa sesine, bilgisine, görgüsüne bakmadan türk sanat müziği albümü çıkartmış onlarcasından, yüzlercesinden çok daha iyi söylerdi bir plak doldursaydı.
ben de sordum dün, "türk mizahına gırgır gibi, fırt gibi, ferhan şensoy ve nicesi gibi yön vermiş insanlardansınız. ismim hakan, çocukluğumdan beri insanlar bana 'hakan abi!' diye takılır. peki siz kime gülersiniz, sizi güldüren nedir?" diye. "en başta zeki alasya!" dedi, "az oyunla güldürmeyi başaranları da severim. mesela ingiliz mizahı hoşuma gider, peter sellers hayranıyımdır. o bir şey yapmadan da güldürmeyi bilir. şimdilerde büyük büyük oynanıyor ama mizah, tiyatro aynı zamanda ekonomik de olabilmelidir." dedi ve ekledi "tamam mı haakıııınaaaaaabiiiiiiii?!?"
yıllar yıllar önce, daha 11-12 yaşlarında çocukken, izmir enternasyonel fuarı'nda, aşkolsun'da izlemiştim, neredeyse 40 yıl sonra yine aynı yerde sayenizde umutlarımı tazeledim, hiçbir şey için geç olmadığını anladım üstâdım. tanrım size sağlıklı ömür versin ve zekinizle cennette buluştursun umarım.
ekleme: 80'ine gelmişken mahkeme koridorlarında süründürdüler bu adamı. dün sorulan sorulardan birine yanıtında dedi ki: "sanatçı dostlarım, çevrem tabii ki bana destek oldu. biz birbirimizi kollarız, bu doğal bir şey. ama sizlerin bana sahip çıkması beni çok mutlu etti. layığımdan çok daha fazlasını verdiniz siz bana, size olan bu borcumu nasıl ödeyeceğimi bilemiyorum."
en muhteşem yiyecek içecek kombinasyonu
-
aklıma karnıyarık ve cacık ikilisini getiren başlık. allah belanızı vermesin! el diyarda nereden bulacağım şimdi bunu?
edit: bu entriyi neden 16 defa favladınız şimdi? tekrardan allah belanızı vermesin!
edit2: favori 64 olmuş amk. beni düşürdüğünüz şu hale bakın. en işe yaramaz entrim en üst sıralarda duruyor. yine allah belanızı vermesin!
edit3: size ateşler salmayı düşünüyorum.
edit4: ohaaa ama artık ya!
edit5: ben caydım sizden. ne haliniz varsa görün!
yıllar sonra edit: internetten tarif videolarını izleyerek yaptım. defalarca yaptım. hatta usta oldum diyebilirim artık. ha yoğurt, cacık olayına gelince. iki sokak aşığıda oturan bir türk abladan yoğurt mayası aldım. yoğurdu da kendim yapıyorum cacığı da. oh miss...
2024: yetmedi mi hâlâ?
yaybahar
-
yaratıcısı ile şöyle güzel bir röportaj yapılmış hakkında: http://www.5harfliler.com/?p=25747&preview=true
hem ismin kaynağını öğreniyoruz, hem de o meşhur videonun nerede çekildiğini çok şükür..
osmanlıcada kelime türetme ekleri
-
"engiz" eki:
kelimenin sonuna getirilir. "koparan, veren" manalarını katar.
(bkz: dehşetengiz)
(bkz: şevkengiz)
bir uyuyun 6 ay sonra uyanın
-
bu adamin bakan oldugu ulkede binlerce muhendis, mimar vs... issiz geziyor ya.
adaletini silkeleyeyim simulasyon.
debe editi : trajikomik halimizi sukulayan elleriniz dert gormesin.
hacettepe tıp mezuniyetinde bakan kızı protestosu
-
yüreklere su serpen protesto.
murat cagan isimli ögrenci, kürsüdeki mikrofonu alarak hem "yüksek seref ögrencisi" ilanini öğrenciler arasinda ayrima neden oldugu icin istemediklerini anlatip hem de acibadem üniversitesi'nden yatay gecisle gelen, ilk 10 bine girememis bakan kizini elestirmistir. kendisini ayakta alkisiyorum.
bu haberi, bu da videosu.
(bkz: hacettepe tıp'a yatay geçişle giren bakan kızı)
amfetamin
-
70 li yıllarda üniversite öğrencilerinin sınav öncesi alarak sabahlara kadar ders calışmalarını sağlayan,çalışırken okuduğunuz herseyi anında öğrendiğiniz hissi veren ama etkisinin ne zaman gececeğini bilemediğiniz için tam sınav baslarken veya sınavın ortasında bir anda üzerinizden 8-10 tane tır gecmiş hissi ile bitiren ve hiç bir bok yapamadiğiniz hatta sınav kagıdına isminizi bile yazamaz hale getiren kimyasal. 1980 li yılların baslarına degin ülkemizde yasal olarak eczanelerde satılan ve aspirin alır gibi alabildiğiniz bir ürün idi.daha sonra yasaklandı.su anda ilaç olarak bile yurda sokulması ve kullanılması suctur.ayrıca bazı türevleri cok ciddi istah kesici özelliğe sahip olduğu için diyet amacı ile kullanılmış ve sonunda anoreksik olumlere yol actığı ve psikolojik ve fiziksel bağımlılık yaptığı için yasaklanmıştır.allahtan o yıllarda gunumuzde olduğu gibi toplumumuzda bir diyet manyaklığı yoktu ve cok sınırlı zararlar verebilmişti.eger 90 lı 2000 li yıllarda kullanımda olsa idi ve eskisi gibi eczaneden aspirin alabilir gibi alınsa idi neler olabileceğini hayal bile edemiyorum. (bkz: bir neslin narkoman olması)