ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
aşkı anlatan gelmiş geçmiş en iyi replik
-
yusuf, olcay'a şöyle der;
" bir şeylerin yerine birbirimizi koyduk. birbirimiz kadar değerli şeylerin yerine. olmadı. artık şimdi kimse sığmaz oraya. şimdi seni düşünmemeyi öğreniyorum. yine de sen iyi misin? "
(bkz: yeditepe istanbul)
biz evlad-ı karamanoğullarıyız
-
(bkz: entry ve nick uyumu)
sevgili dışında birine ithafen yapılmış şarkılar
-
anathema - one last goodbye: çoğu insanın aşk ve ayrılık şarkısı sandığı one last goodbye, grubu kuran kardeşler daniel cavanagh ve vincent cavanagh tarafından ölen annelerine yazılmış bir şarkıdır. bir konserde şarkıya başlamadan önce "sıradaki şarkıyı çok sevdiğimiz ve maalesef kaybettiğimiz birisine adıyoruz ama bu şarkı aynı zamanda sevdiğiniz ve elinizde olmayan sebeplerden ötürü kaybettiğiniz birisi için de olabilir" denmiştir. anathema - parisienne moonlight ise annenin oğullarına cevabıdır.
joe satriani - the forgotten part one & the forgotten part two: joe satriani'nin ölen babası için yazdığı iki bölümden oluşan enstrumantel şarkı. söylenene göre satriani bu şarkıyı sadece bir kere canlı çalmış ve ağlamaktan kendini alıkoyamadığı için bir daha sahnede asla çalmamış.
facebook eskiden var olsaydı olabilecekler
-
kavimler göçü
mangeçur kağan seni davet etti. [paylaş] herkese açık etkinlik.
zaman: m.s. 356
yer: avrupa'ya doğru
oluşturan: hunlar
daha fazla bilgi: bütün kavimleri bekliyoruz. oturmaya mı geldik orta asyaya :)
[katılacağım] [belki] [hayır]
cem yılmaz'ın plat derneği başkanına verdiği ayar
-
cem yılmaz'ın bugün katıldığı bir ilkokul laboratuvarı açılışında, plat derneği başkanı özer imer'e veya imer özer'e verdiği ayardır.
yılmaz, deney tüpünün ucunu eliyle kapatarak salladığı sırada plat başkanı imer, "aman eline gelmesin" uyarısında bulunarak, "şu anda içinde asit var, nasipse içinden oksijeni çıkaracağız" dedi.
cem yılmaz'ın verdiği ayar ise ortamdakiler anlamadığı için olsa gerek, espri sanılmış:
"nasipse mi? böyle de kimya deneyi duymadım. mesela yer çekimi var mı? nasipse var"
http://www.ntv.com.tr/…yidir,b2sv9qb_rucrvmlkttlaza
amerika'da çalışma hayatı
-
yeni işe baslayanlara sorumluluk verilmekten hiç çekinilmeyen bir iş ortamıdır. staj yaptığım dönemde ilk gün manager a "mr. soyadı" diye hitap etmiştim de, öyle olmuyor bu işler falan demişti. 1 hafta sonra ceo yla falan tanıştım hep ismiyle falan hitap ediliyor tabi o zamanlar garip gelmişti.
sorumluluktan bahsediyorduk. miktarı bende kalsın yüksek meblağlı projelere daha stajyarken beni tek sorumlu yaptılar ki, ben kendime o sorumluluğu vermem. yani vermezdim o zaman öyle düşünüyordum.
yaş farkı gerçekten hiç önemli değil. bu da en onemli farklardan biri olsa gerek. 40 yıldır sektörde olanlar var, onlardan daha tecrübesizmişim, gençmişim konuşurken veyahut ortak çalışırken hiç bir ima görmedim. öyle olunca da insanın özgüveni doğal olarak artıyor.
şöylede bir olay yaşamışlığım var:
8 ay önce falandı bir hata yapmışım ki dillere destan. suçu atacak kimse bile yok . strese bindim tabi. managerım senin hatan değil, şirketin yeterince düzenli olmamasının hatası falan dedi.
valla reyizsin diyecektim de reyiz in ingilizcesi o an aklıma gelmedi.
adamın dibisin dicektim , bottom of a men. o da saçma olacaktı ondan da vazgeçtim.
1hafta sonra bi büyük rakı aldım verirken de dedim ki sen delikanlı adamsın peynir kes, kavun doğra yanında bundan iç lion milk.
izlanda milli futbol takımı
-
teknik direktörü lars lagerback yıllık 430 bin euro alıyor. ersin düzen'in trt'den aldığı senelik paranın %30'u. yemin ediyorum bize her şey müstehak.
sette çok eğlendik diyemeden ölüp gitmek
-
içimde ukte kalan durum.
ben de sette çocuklar gibi şen şakrak eğlenmek istiyorum ulan..
hababam sınıfı öğrencilerinin birer pislik olması
-
rıfat ılgaz buna kendisi cevap vermiştir.
"eskiden idamlar sabaha karşı yapılırmış. belli bir süre sonra idam yaklaştığında tüm dükkanlar açılmaya, esnaf satış yapmak için bağırıp çağırmaya başlamış. bunun üzerine aileler de o saatte sokağa çıkmaya başlamış ve idam vakitleri panayır havasında bürünmüş. sonuçta da ölen bir adama bakarak gülen bir halk görüntüsü oluşmuş.
ben de çöken eğitim sistemini anlattım. hepimiz ölen bu sisteme bakarak güldük.”
kaynak
reddedilen erkeğin selamı sabahı kesmesi
-
edit: güzide bir yazarımızın başlığı başıma kalmış!
bi defa olur anlarım. var çevremizde böyle bir iki istisna. ama yazdığın gibi "birkaç" defa başına geldiyse demek ki sen erkeklerin sana ilgi duymasına aç, arkadaşlarınla arandaki mesafeyi belirleyemeyen bir ilgi şeysisin (sansürlü). hoşuna gidiyor erkekleri kuyruğunda gezdirmek.
"onun yerinde olsa ilişki için arkadaşlığı çöpe atmazmışmış "(yazarın direk cümlesinden alıntı). bayılıyorum bu evrenin merkezindeyim sanrısında olanlara. adam sevmiş alooo adam arkadaş başlamış ama sonra sevmiş ya." çok samimiydik, hep birlikteydik,herkes sevgili sanıyodu bizi" diyerek belli etmişin kendini. çocuk sana yürümüş sen de hayvan gibi anlamışsın durumu hoşuna gitmiş ses etmemişsin. çekip de bi kenara kardeş bak bende böyle bi durum yok ona göre dememişsin. napsın açıldıktan sonra hala peşinde gezip egona hava mı bassın?
bir de böyle tipler var mk ya. reddeder. günlük ilgi istihkakını alamaz rahatsız olur. "hayırdır küs müyüz?". ya neyiz, ilgi arsızı dallama. kanka mı olalım? adam nasıl nefret ettiyse senden artık nerdeyse okulu bırakacakmış... başlık sahibi uyuz olduğum kız tipi. bak bak daha ben reddettim de ondan oldu diyor.
fav sonrası edit: umut kardeşimize umut olalım!(bkz: #66869149)
1 temmuz 2004 karnımın acıkması
-
18 sene olmuş...
o zamanlar sen acıkmıştın... şimdi hepimiz açız bro!