ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ölümle tehdit edilen kızın twitter paylaşımı
-
keltoş, botlarını giyecek su birikintisi arayacağına bunlarla ilgilense keşke. elemanı tutuklatmazsa bile en azından bir fotoğraf çektirir, kriminal tipler albüme ekler. cinayet falan işlerse lazım olur gazetelere...
15 haziran 2019 bahçeli'nin istanbul'a girişi
-
baştan sona israf akan görüntü, sorsan en milliyetçi onlar.
ukrayna'ya dm'den taktik vermek isteyen türk
yeni neslin barış manço'su acun ılıcalı'dır
-
einstein nabıyordu nefes alıyordu
sen nabıyosun nefes alıyosun
tebrikler
zenginlik belirten ufak detaylar
-
fular takınca yakıştırmak. fakirde at sikinde kelebek şeklinde duran fular aksesuarı zenginde direkt kalantor entel intibaı uyandırmaktadır.
90'ların özel olmasının nedeni
-
90' ların bu denli özel olmasının sebebi, milenyum* yılına denk gelmesinden ibarettir.
milenyum sonrası türkiye' de ve dünyada çok şey değişti. teknoloji gelişti, insanların uğraşları, alışkanlıkları, imkanları, ihtiyaçları farklılaştı. zevkler, renkler bambaşka bir hale büründü.
90' ları belki de en özel yapan eden internetin de bu denli yaygın olmayışıydı. zira, insanlar reel hayat ile daha bütün bir halde idi. iletişim çok kıymetli idi. değer veriliyordu. şimdi ise basit bir araç ve önünde kocaman bir yelpaze var.
90' lı yılları yaşayan neslin belki de en önemli dönüm noktası marmara depremi idi. şahsen bu benim dönüm noktamdı ve bu olaydan sonra hayatım çok değişti. 90' lı yılları hala arar gözlerim, insanlarla iç içe olduğum o dönemler, sevgi, şefkat daha çok demekten ziyade bazı şeyler daha sade, daha yerinde idi ve bir çok kişi bence haddini de biliyordu.
90' lar ne çok iyiydi ne de çok kötü, sadece bazı şeyler yapaylaştı, sanal bir hale geldi.
karizmatik cevaplar
-
isyerinin caycisi ile diyalog:
- bir sey icer misiniz agbi?
- yok daha yeni ictim, almayacagim.
- olsun agbi yeni ictiysen, bak yeni cay demledik.
- allah bos oturani sevmez diyorsun yani.
- biz de pek sicak bakmiyoruz agbi.
anadolu'da eşekler teklif ediyormuş
-
avrupalı zoofillerden sık sık duyduğum bir söz. aslı astarı yok ama bir kere ikna olmuşlar.
rus ordusunun 200 tankı ormanda unutması
-
arabayı yıkamacıda unutmuş birisi olarak rahatlamamı sağlamış hadise. aynı şey değil gerçi ama olsun. o orduyu verin bana tümünü kaybederim yeminle.
avukat egosu vs doktor egosu
-
maalesef biri adliyede, diğeri acilde dayak yiye yiye kalmamış egodur.
evet, kıran kırana.
28 temmuz 2021 tunç soyer mülteci yorumu
-
mülteciler şehrin göbeğinde dilencilik yapıyor.
kırmızı ışıklarda arabanın camını silmelerini engelleyemediğin gibi sildikten sonra para vermezsen tamponuna tekme atıyorlar.
önce izmirli'nin gündelik hayatını kolaylaştır tunç bey.
güneşe aynı hacimde buz kütlesi çarpsa olacaklar
-
--kısa cevap, herkes ölür! ( kesinlikle tüm paranızı bu bahise yatırabilirsiniz)
cidden, sıkıcı olmayan uzun bir cevabı hak eden türden bir soru (endişelenmeyin, çok fazla uzatmayacağım!)
--öncelikle, güneşin büyüklüğünde bir buz bloğu oluşturduğumuzu varsayalım-varsayalım diyorum çünkü mümkün değil, belki başka bir boyutta mümkün olabilir.-
bunun gibi bir görüntü olacak, -tıpkı güneş gibi değil mi? - zaten güneş boyutundaki buz kütlesi kendi yer çekimi altında ezilip bir yıldıza dönüşecek. --yani güneşe.
-bunun anlamı; merkezdeki buzun kendi yer çekimi altında sıkışması, yer çekimi potansiyel enerjisinin buzu eritmesi, buharlaşması, buharlaşması ve muhtemelen suyu iyonize etmesi anlamına gelir.
nesnemizin çeşitli bölümlerinin buz fazı diyagramı boyunca tam olarak ilerlemesi, insani açıdan karmaşık olacak, ancak bunu denemek ve hesaplamak sizi kesinlikle eğlendirecektir.
güneşin yoğunluğu m3 başına 1410 kg. buz yoğunluğu ise m3 başına 916 kg'dır. tahmini buz kütlesi, güneşin kütlesinin yaklaşık 0.65 katı olacak. ( kütlesel olarak yarısından daha fazla )
bu kütleli bir nesnede füzyon başlatmak için yeterli hidrojenin olmadığını varsaysak bile, en kötü ihtimalle, kahverengi bir cüceniz var demektir. ve o kahverengi cüce güneşle birleştiğinde, çok kötü bir hazımsızlık vakası olacağı kesin.
--peki güneşin hacmine eşit miktarda suyu, güneşe dökersek ne olur?
öncelikle güneşin hacmine eşit miktarda suyumuz olsaydı, buz ile aynı mantıkla merkezde füzyon tetiklenecekti.
o kadar su kendi yer çekimi nedeniyle çöker (madde uzay-zamanı büküp yer çekimi oluşturur).
suyumuz sıkıştığında basınç nedeniyle çok daha küçülecek ve merkez çok daha sıcak olacak, sıkışan herhangi bir madde daha da ısınır.
bunun nedeni moleküllerin birbirine yaklaşması, bu daha hızlı hareket ettikleri anlamına gelir ve moleküllerin hızı, ısıyı daha da arttırır.
sonunda, sıkışmanın etkisiyle birbirlerine çarpan suda bulunan hidrojen atomları (h2o ) helyum oluşturmak üzere kaynaşmaya başlarlarlar ( füzyon )
hidrojen atomları füzyon yaptıklarında, komşu atomları daha hızlı hareket ettiren ve süreci başlatan daha fazla enerji (çok fazla enerji) serbest bırakılır.
füzyon oluştuğunda enerji neden serbest bırakılır? çünkü hidrojenin tamamı helyum haline gelmiyor. -kaybolan kütle enerjiye dönüşüyor ( olağan üstü bir enerji)--sonuçta, çevremizdeki her madde enerjidir - einstein--
bu su kütlesinin kaderi, yeni bir yıldız olarak karşımıza çıkmak olur. yani, parlamaya başlayacak kadar sıcak olacak. güneşimizin de yaptığı gibi.
--peki suyun kendiliğinden yer çekimi ile ilgili problemlerden kaçınmak için küresel simetrik bir biçimde "döküldüğünü" varsayarak ne olur?
-konvansiyonel bir yangına su eklenmesi, söndürmeye yardımcı olur. fakat güneş geleneksel bir yangın değildir millet.
nükleer bir yangından bahsediyoruz, sudaki hidrojen bir yakıt olarak kullanılır.
güneşimiz nede olsa bünyesindeki hidrojeni, helyuma dönüştürüyor.
hidrojen çekirdeklerinin birleşerek helyuma dönüşmesi ve bu dönüşüm sırasında kütle kaybı karşılığı enerjinin ortaya çıkması sayesinde cayır cayır yanıyor.( nükleer füzyon ) -- bu durumda güneşe yakıt eklemiş oluyorsunuz.
güneş'le birleşen aynı boyuttaki bir nesne, dünya'nın hiç yaşamadığı miktarda ısı yayacak ve biz pişmiş olacağız.
yerçekimi bozulması, dünya'yı ve diğer gezegenleri yörüngelerinin dışına çıkaracaktır.
bu durumda ''herkes ölür!! üzerine bahis yapan arkadaşlar kazanmış olur. -tebrikler.
inşaat mühendisi
-
bu mesleğin en acı tarafı şu: çok güzel bir gökdelenin, konser salonunun, stadyumun önünden geçerken insanlar "binaya bak ne kadar güzel, mimarı kim acaba?" diye sorar. kimse inşaat mühendisi kim diye sormaz.
kendi kendine duruyor o bina ayakta çünkü.