ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
hıçkırık
-
yemek yerken -özellikle hızlı bir şekilde yediğimizde- besinlerle birlikte bir miktar havayı da yutarız. hıçkırık ise bu havanın tekrar dışarı atılması için vücudumuz tarafından geliştirilen bir tepkidir. diyafram çok hızlı bir şekilde büzüşür ve hızla nefes almamızı sağlar, bu sırada ses tellerimizin bulunduğu kısımdaki hava bloke edilir ve bu durum ağzımızdan "hıckkk!" şeklinde bir ses çıkmasına sebep olur.
mideden kaynaklanan bu olayın diyaframla bu kadar yakın bir ilişkisinin bulunma sebebi, bu iki organı kontrol eden sinir hücrelerinin neredeyse iç içe geçmiş olmasıdır. bu yüzden genelde yemek yedikten sonra hıçkırırız, sindirim sistemi durduktan sonra hıçkırık da kesilir.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
''metin şentürk bi imza günü yapsa da gidip çek senet kilitlesek''
türkçe altyazı bombaları
-
chuck 1. sezon 3. bölüm
chuck ajan olarak cıktıgı ilk görevinde bir sanat acık arttırmasındadır ve bir resimin basında hos bir bayanla resim hakkında konusur :
hbb : güzel bir resim
chuck : evet güzel resim tabi *
hbb : evet güzel.
chuck : kendine has özellikleri var. bob ross'un etkileri var sanki.
hbb : bob ross??
chuck : hani trt' de cıkan ressam varya
...
sen serenay'sın ne giyersen o
-
gelmiş geçmiş en başarısız reklam repliği. ürün reklamı mı yapıyorsun serenay reklamı mı? madem serenay her türlü güzel senin ürününe ne gerek var?
odtü'de yapılan neden vegansın röportajı
-
kırsaldan kente göçmüş lümpen proleterya’nın çocuklarının okuyunca kendilerini marjinal sanma durumları. kibar feyzo’daki o paraya öküz alınacak denilen öküz kadar aklınız kalmamış.
eski sevgiliyle yeniden başlamak
-
eğer gerçekten ayrıldığınız için pişmansan, eğer gerçekten onu özlediysen, eğer gerçekten ondan başkasını düşünemez olduysan, eğer gerçekten doğru kişi olduğunu hissediyorsan hiç düşünme, sonuna kadar şansını dene.
pizza bile sonradan ısıtılınca birşeye benzemez diyecekler. çöpe döktüğün yemeği yer misin diye soracaklar. yapma çocuğum yapma evladım diyecekler. bokun içinde tohum arama diyecekler. tembellik korkaklık diyecekler. soğuk bulgur pilavı diyecekler. bokun üstüne şeker dökülmez diyecekler. ısırılmış gofreti tekrar yemek diyecekler. olumsuz yorumlara kulaklarını tıka.
çok beğendiğin ama yarısında uyuyakaldığın bir filmi tamamlamak gibi düşün. bir uçak kaçırdığını ama cebinde kalan son parayla aynı yere giden bir sonraki uçağa bilet aldığını düşün. bisikletten düştüğünü, kanayan dizine rağmen tekrar binip eve kadar gittiğini düşün. çıkmış omzunla bir futbol maçını tamamladığını düşün. onunla eskisi gibi mutlu olabileceğini düşün. çocuklarınızın neye benzeyeceğini düşün.
vizesinden 10 aldığın dersi geçebilmek için çok çalışman gerekir. tekrardan mutlu olabilmek deyince aklına bunu getir ve daha çok çabala. o çabalamasın bırak sadece sen çabala. hocan saçma sapan notunu
kırsın. sen gerçekten çalıştıysan, çabaladıysan karşılığı gelecektir sabırlı ol.
gerçekten istediğini nasıl anlayacağına gelince, kaç saat uyuyorsan 24 ten çıkar. ne eksik ne fazla, bir an bile aklından çıkmıyorsa tamamdır. allah mesut etsin.
aylar sonra gelen edit: başlık hortlayınca entry dikkat çekmiş. soranlar var, en azından şansımı denemedim demiyorum. içim rahat. kendisine de yeni sevgilisiyle mutluluklar dileyelim. kaybeden o oldu.*
türklere sorulan salak sorular
-
-pippa bacca’ya sizin ülkenizde tecavüz edip öldürmüşlerdi değil mi?
+(hask!) münferit.. ee, müynferayt… (ne biçim soru lan bu)
-peki , türkiye’de birden fazla karısı olan insanlar varmış doğru mu?
+hee gülüm hee. benim de 2 karım var zaten. (lan olmadı galiba)
-peki, türkiye’de oruç tutmuyor diye insanlar dövülebiliyormuş doğru mu?
+yok dövmüyorlar, direkt yatırıp zkiyorlar. (eheheuheühühühü…bu ne ya?)
-türkler bizleri salak kendilerini çok zeki olarak görüyorlarmış doğru mu?
+sen nerden çıktın mına koyim ya… kimsin lean sen?
-napıcan kim olduğumu cevap versene sikitoş…
+sikitoş mu? türk müsün lan yoksa sen?
-eheheh. tamam lan tamam. ehehee. türküm tabi.. ehehee. deveyi soramadan koptum lan.. ehehe..
+yavşaa bak, gülüyo bi de. çok komik.
bugünkü bilgi ile 2000 yıl önce yaşamak
-
aq deniz kenarlarını parsellerdim başka ne yapacağım.
bugünkü eriştiğim bilgi bu demekki :(
ukrayna'ya dm'den taktik vermek isteyen türk
uçakta gürültücü çocuk yüzünden çıkan tartışma
-
çocuğun çıkan kavgadan hoşnut bir şekilde ayağını vurmaya devam etmesi ilginç gerçekten. çocuğu oyalayacak başka bir şey yok mu ablam? yeni nesil anneler topluma illallah ettiriyor valla
e=mc^2 formülündeki inanılmaz mantık hatası
-
yediği tavuk dönerin atom çekirdeklerine kadar sindirebilen aşmış bir organizmanın iddiası.
blok evren teorisi
-
basitçe; geçmiş, şimdi ve gelecek adını verdiğimiz zaman dilimlerinin, evrende aynı anda var olduğunu savunan teori.
kolaylık olması açısından, evreni gözümüzde dikdörtgen bir prizma şeklinde canlandıralım. bu prizmanın mesela en sol tarafı evrenin başlangıcı, en sağ tarafı da sonu olsun. geçmiş, şimdi ve gelecek olarak adlandırdığımız, yaşanmış, yaşanmakta olan ve yaşanacak olan tüm olaylar bu iki uç arasında bir yerlerde gerçekleşmiş / gerçekleşecek demektir.
göreliliğin buna izin verdiğini, yani bu işin matematiksel olarak mümkün olduğunu aklımızın bir köşesinde bulundurarak devam edelim konuya.
şimdi biraz daha fantastik bir düşünce deneyi yapalım ve bu prizmayı, ekmek keser gibi istediğimiz şekillerde dilimleyebileceğimizi ve her dilimin, zamanın bir anını temsil edeceğini hayal edelim. tam da burada devreye hareket kavramı girecek. biliyorsunuz (ya da şimdi öğreneceksiniz) zaman, hareket hızına bağlı şekilde deneyimlenir; yani görecelidir. klasik söylemi belki duymuşsunuzdur; ışık hızına yaklaştıkça yahut bir kara deliğin olay ufku yakınlarda zaman durma noktasına gelir denir. işte bu zaman dilimleme olayında, hareketin bu dilimlerin doğrultusunu değiştireceğini aklımızda bulunduralım. ne demek istediğimi az sonra şekille destekleyerek anlatacağım. şöyle;
görsel
burada gördüğünüz mavi ve kırmızı arkadaşlar birbirlerine, uzayın milyonlarca yahut milyarlarca ışık yılı uzunluktaki mesafelerine denk gelecek kadar uzaktalar. bu bir düşünce deneyi olduğundan, bu ikisinin tamamen hareketsiz şekilde oldukları yerde durduklarını farz edelim. yani bir başka deyişle birbirlerine göre hareketsiz durumdalar. bu durumda bu iki arkadaşın zaman dilimleri tamamen aynıdır çünkü zaman bunlar için eşit miktarda akmaktadır. görseldeki kesikli çizgi, ikisi için de ortak olan zaman dilimini temsil eder.
şimdi olaya biraz aksiyon ekleyelim. mavi arkadaşımız kırmızıdan uzaklaşmaya, yani harekete başlasın. kırmızı arkadaş durmaya devam ediyor. bu durumda zaman dilimi nasıl olur? artık zaman, iki arkadaş için aynı tempoda akmayacağı için, zaman dilimleri de ortak olmaktan çıkar ve mesela şöyle bir hâl alabilir:
görsel
burada tam olarak ne oldu? daha az önce ortak "şimdi"yi paylaşıyorlardı ama artık zaman ikisi için de farklı akmaya başladı. görsele dikkat edin; mavinin hareketinden kaynaklı sapma, maviye yakın bölgede oldukça ufak olmasına rağmen kırmızıya doğru gittikçe arttı. mavi arkadaşın zaman dilimi artık kırmızının geçmiş dediği bir yere denk gelmeye başladı. bu geçmiş, duruma göre yüzlerce yıl öncesi bile olabilir. harekette ufacık bir değişiklik, zamanda çok büyük bir farklılığa neden oldu.
buraya kadar tamamsak, şimdi mavi arkadaşımız kırmızıya doğru hareket etmeye başlasın. bu kez ne görürüz? şunu:
görsel
mavinin zaman dilimi yine saptı ama bu kez kırmızı için geçmişe değil, geleceğe doğru.
buradan şu sonuca varıyoruz; benim için geçmiş olan bir şey evrenin bir başka yeri için şu an'a, evrenin daha başka bir yerindeki gelecek, benim için geçmişe karşılık gelebilir. geçmiş-şimdi-gelecek adını verdiğimiz şeyler aynı anda vardır.
peki bunu neden hissetmiyoruz? bunun nedeni entropi diyebiliriz. "düzensizlik"ten düzen durumuna geri dönemiyor olmak yahut var olan düzensizlik seviyesi içerisindeyken çok daha düzensiz duruma bir anda ışınlanamıyor olmak, geçmişi ve geleceği algılamamızın da önüne geçiyor.
bu arada, her ne kadar entropi en basit şekilde düzensiz kelimesi ile tanımlanıyor olsa da bu biraz eksik ve göreceli bir tanım. daha detaylı tanım için bu entry belki yardımcı olur.
8 kasım 2015 fenerbahçe torku konyaspor maçı
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: spartacus un falanca sezon filanca episodu (spoiler da içermesin)
(olay: baba karakterlerden biri hakkın rahmetine kavuşur ve acaip duygusal bir bölümdür)
entry: osbir çekmek için hazırladığım peçetemle gözyaşlarımı sildim amk.