ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
komşunun getirdiği yemeği çöpe atan anne
-
birsürü ruh hastasıyla aynı ülkeyi paylaştığımızı gösteren anne modeli.
yeşilçam filmlerinin en ilginç iltifatları
-
aşk, kalbimi yakan bir volkan gibidir,
en sevdiğim tatlı kazandibidir.
leyla sev beni, sokma müşküle
seninle kaşık atalım iki tabak keşküle.
tosun paşa (kemal sunal)
kola var mı sorusuna karpuz var diyen anne
-
yine iyi annedir. bana 4-5 yaşındayken ev kolası diye pekmez içirirlerdi ulan, karpuz da yedirmezlerdi akşam, işemeyeyim diye.
başkası için akbil basıp parasını almayan insan
-
biri de benim.
yıllar önce otobüste şöyle bir diyaloğa denk gelmiştim; otobüse binen biri akbilinin bittiğini söyledi ve ücreti karşılığında birinden onun yerine de basmasını rica etti. sonrasında önlerde oturan bir hanımefendi kalkarak akbili bastı ve şöyle dedi: "para istemiyorum. lütfen siz de aynı durumda kalan başka biri için akbilinizi basın ve para istemeyerek aynısını ondan rica edin"
karmayla ilk tanışmam da böyle oldu, üsküdar-bostancı otobüsünde.
53 lira hesap kitlenen dh ölücüsü
-
eleman salakmış kızlar da çakal
vahşi savana'da kıran kırana bir mücadeyi minik ceylan kazanmış
pozisyon temiz, devam kararı doğru.
yılbaşı için hiçbir planı olmayan insan
-
her hafta sonu gittiği mekanda sırf bir sene bitiyor diye çift katı, beş katı tarife uygulandığını görüp evde 100' lük vodka ile
gününü biterecek olan insan evladıdır.
ankara fen lisesi'ne puansız öğrenci nakledilmesi
-
okulda verilen eğitim seviyesi seçme ögrencilere göre olduğundan, yerleştirilen öğrenciler mevcut düzene uyamayacak ve öğrencilikten başka herşeyi yapacaklardır.
basit gibi görünse de akp'nin sadece bugüne değil türkiye'nin geleceğine saldırmasının bir diğer şeklidir.
mehmet aslantuğ
-
sene 2003, arkadaşlarla beraber ortaköy'deyiz. havadan sudan konuşurken biri "aaa!" diye bir tepki verdi. tabii hepimiz şaşkın bir halde onun baktığı yöne doğrulttuk bakışlarımızı ve mehmet aslantuğ'un arkadaşlarıyla birlikte yemek yediğini gördük.
o zamanlar bir istanbul masalı diye bir dizide oynuyordu ve kızlar çok severdi kendisini. gruptaki tek erkek ben olduğumdan arkadaşlar beni elçi tayin edip kendisinden bir fotoğraf için talepte bulunmamı istediler. yemek masasındaki birini fotoğraf için rahatsız etmek doğru gelmese de, kızların gönlü olsun diye isteksiz bir şekilde yaklaştım masaya.
yanına geldiğimde kızları göstererek, "mehmet bey afiyet olsun, arkadaşlar sizinle fotoğraf çekilmek istiyorlardı ama..." dedim ve cümlemi bitirmeden, "tabii ki" diyerek yerinden kalktı, restorandan çıktı ve yanımıza kadar geldi.
o zamanlar çok popüler bir insandı. "ulan herkesle fotoğraf çektirse ohoooo" diye düşünmüştüm ama yanıltmıştı beni.
buradan tekrar teşekkür ederim kendisine o gençleri kırmadığı için.
edit: #105392349
3 yaşında tablet pc kullanabilen efsanevi nesil
-
ne sizden üstün ne de efsane olan nesildir. sadece sizin sahip olmadığınız bazı şeylere sahipler. bütün akranları da aynı durumda. muhteşem, olağanüstü ötesi filan olmayacaklar, muhtemelen sadece belli kalıplar içinde düşünebilen bütün gün internette oyun oynayan zavallılar olacaklar. bizim nesil de bilgisayarla büyüdü ne oldu? herkes facebook'ta koyun yetiştiriyordu bir ara.
acun ılıcalı
-
güçlü birinin annesi vefat edince programını iptal edip, şehit olan 24 garibanı umursamayacak bir kişiliğe sahiptir.
edit: gg sebebiyle sıfat seçimini sizler yapın dostlar.
platoniğin aşırı umut veren sıradan davranışları
-
tam umudu kesmişken mesaj attıktan 9 saat sonra cevap vermesi ve tatlı tatlı neler yaptığımı sorması.
hem umut verip hem vermiyor gibi olması daha da acayip.
mutlu edit; şu an sevgiliyiz hehe
mutsuz edit; 14. günde ayrıldık mnakoyim.