hesabın var mı? giriş yap

  • cumhurbaşkanı erdoğan'ın, deprem bölgesinde asker yok diyenler için sarf ettiği "şerefsizsiniz" ve benzeri bir dolu hakaretini instagram hikayesinde paylaşmıştır.

    30'undan sonra türk olmayı hatırladı, onu da yanlış hatırladı.

  • hollandalıları bugün oldukları millet yapan birçok etmen var. bunlardan en önemlisi de 17.yy'da avrupa çapında tanınmaya başlanan güvenilir finans sistemleridir.

    kurdukları "voc", "wic" gibi şirketlerin hisselerini satmış, büyük finansörlerden krediler çekmiş, elde ettikleri gelirlerle gemiler inşa etmiş, bunlarla da güneydoğu asya'ya, kuzey amerika'ya seyahatler gerçekleştirmişlerdir. buralarda yer yer ticaret, yer yer de sömürgeci faaliyetlerde bulunmuşlar, yeni ticaret yolları geliştirmiş veya var olanları perçinlemişlerdir. bu sebeptendir ki rotterdam hala daha dünya'nın en önemli limanlarından ve aktarma merkezlerinden biridir. (hatta hollandalıların bu "aktarma merkezi olma" sıfat ve tecrübeleri, havacılık devrimleri gerçekleşip de havayolu yolcu taşımacılığı ortaya çıktığında kendilerini bu alanda da güvenilir kılmış, bugün schiphol havalimanı'nı dünya'nın en büyük aktarma merkezlerinden biri yapmıştır. yani çok büyük havalimanları yapmadan önce bu havalimanlarının neden yapıldığının altını uluslararası arenada iyi doldurmak gerekir. neyse efendim, konuya dönelim.)

    bu şirketlerden biri olan wic (dutch west indies company) atlantik'te yağmaladığı birçok yerden biri olan hudson nehri'ndeki ticaretini kolaylaştırmak için bir ada satın aldı ve buraya "new amsterdam" adında bir koloni kurdu. fakat bu bölgeden çıkar sağlamak isteyen ingilizler ve yerini yurdunu koruma telaşındaki kızılderililerle mücadele etmek zorunda kaldı. "wic" bu mücadeleler sırasında koloninin güvenliğini sağlamak için ingilizler ve kızılderililerle aralarına bir "duvar" inşa etti. eskiden o duvarın bulunduğu yerden, bugün dünyanın en ünlü caddelerinden biri geçer: wall street.*

    takvimler 1664'ü gösterdiğinde ise bölgedeki ingiliz ve flemenk delegeler, bugünün manhattan'ına tekabül eden new amsterdam'ı ingilizlerin alması; karşılığında da ingilizlerin bugünkü surinam'ı ve değerli spice adaları üstünde büyük bir kontrol kabiliyeti kazandıracak run adaları'nı hollandalılara terk etmeleri konusunda anlaştılar*. daha sonra ingilizler bu bölgenin adını new york olarak değiştirdi.

    anlattığımız şeyleri işe yarar bir kıvama sokalım; hollandalılar bundan sonra ne yaptılar?

    güneydoğu asya'dan, atlantik kıyılarından birçok bölgeyi sömürdüler; kurdukları şirketler silahlı kuruluşlardı, bunlarla birçok ölüme neden oldular; gittikleri yerlerde köprüler, demiryolu ağları, tren garları, limanlar, hastaneler, okullar inşa ettiler. en nihayetinde "kazandıkları" zenginliklerle ülkelerine dönüp hisse sahiplerine söz verdikleri ödemelerini yaptılar, kredi aldıkları kuruluşlara borçlarını zamanında ve eksiksiz ödediler. ayrıca bağımsız hukuk sistemleri, şahsi mülkiyeti güvence altına aldı, alacağını tahsil edemeyen yatırımcılar için hukuk organlarını devreye soktu. bu adımların her biri hollandalıların finansal sistemini güvenilir kıldı. bir hollandalıya borç veren bir avrupalı, parasının yanmayacağından emin olabildi, bu da her defasında parasını hollanda'ya yatırmasını sağladı. yatırımlar "bireyi ve bireysel mülkiyeti korumayı garantilemeyen diktatörlüklerden uzaklaşırken, hukukun üstünlüğünü el üstünde tutan topraklara kayıyordu."

    finansal sistemlere güven, bugün de bundan çok farklı değildir. bugün de parası olan bir insan parasını hukuk sistemine güvendiği ülkelere yatırır. hukuk sistemlerine güvenin tesisi ve rekabeti eşit kılan kurumlar, sağlam bir ekonominin yapıtaşlarıdır.

    kaynakça ve ileri okuma
    1 - harari, yuval noah, "hayvanlardan tanrılara: sapiens", kolektif kitap, 51. baskı, sf: 317-320
    2 - wikipedia.com.en/new-amsterdam

    edit: gallifreyfallsnomore'un katkılarıyla 2. madde eklendi.

  • aşık olmaktan daha güzeldir. en azından ayılana kadar... çünkü sarhoşken herkesi çok seversin. en azından ben severim...

    imza: yeni yılı ailesinin evinde içerek geçiren ve babası tarafından "sarhoş" diye alay edilen 29 yaşındaki ezik. o kadar ezik ki anası babası içki alıyor içsin de keyfi yerine gelsin diye. asjklxf. neyse, içeyim bari.

  • halil diye bir arkadas var, kulaklari cinlasin, doksanli yillarin sonunda universite ogrencisi. kiz arkadasi da punk bir kiz arkadas, ki hayattaki alternatif durusunun duru duragi yok, oylesi ki alternatifi kavram olarak yikip yikip tekrar yogurup hamurundan fak yu heykeli yapar. neyse, erkek istemek kismina gelirsek, kiz bir aksam artik ne derecede bir icmekse, aliyor efendi gibi iki yuz elli gram baklavasini kolunun altina, halil'in ailesiyle kaldigi katin kapisi calip "hayirli bir is icin geldim" diyor. buyur ediyorlar, iceride halil'i istiyor "oglunuza talibim" diye. yuzunu yikayip kahve icirip yatirmislar o gece. hala hatirlayinca guleriz, de halil benim oglum olsa, canim gelinim diye bagrima basardim yeminler ediyorum.

  • sonra aldıklarını giyinip en hanımefendi, en karizma benim hareketleri ile ortalıkta hava atacaklar.
    insanların gerçek yüzleri rezillik.

  • bahsedilen 500 < f(x) < 2015 fonksiyonunu da olu$turmak icin en guzel yontem 4 rakamin birler basamagini yanyana getirmektir ki arkada$ da bunu kullaniyor.. bazi yerlerde "19015" cikiyor onu "1915" kabul ediyor.. neye gore kime gore.. kendisi olsaydi $oyle aciklayacakti:

    - bakin, benim herhangi bir iddiam yok.. ben simetri teknigini kullaniyorum ki zaten kuranda da bu teknikten bolca bahsediyor aciklamali ornekler var.. ben sadece boyle bir $ifre buldum ve bu gercek, dogru.. yani dogrulugu kesin.. $uphesi yok.. ama kuran'in $ifresini cozdum de demiyorum bakin.. burdan yanli$ anla$ilmasin insanlar yanli$ anlayacaklar.. bunu da istemiyorum..

    mantikli bir tarih cikma ihtimali 10 binde bir demi$.. oysa ki kafamiza gore sifirlari atabildigimize gore ve makul tarih araligimiz 1500 yillik olduguna gore (nasilsa icinden herhangi birinden tutacak bi$iiler cikiyor) aslinda sadece 10'da 1 hatta daha yuksek bir ihtimal.

    mesela ek$i sozluk'te "simetri teknigi"ni uygulayalim:

    ay ba$ligi: mucizelere kolayca da ula$mak mumkun.. mesela (bkz: ay/24) (ki 24 bildiginiz uzere ayin kendi etrafinda ve dunyanin etrafinda dolanim suresidir dolayisiyla "ay"'in kendi yilini temsil eder).. ay/24'te yilin aylarini anlatiyor..

    ama biz tabi bunlarla degil somut gerceklerle ilgileniyoruz.. dolayisiyla teknigi uygulamaya geciyorum..

    $imdi oncelikle entry'de anahtar olarak kullanilacak bilgileri aliyoruz.. "ay" ba$liginin sozlukte acilma sirasi (nuzul) 1423.. ilk girilen entry numarasi 9619... icindeki toplam entry sayisi 51...

    51, 1423 ve 9619'u yan yana yaziyoruz.. ikisinin ortasini buluyoruz:

    9619-1423 = 9568
    9568 / 2 = 4784

    $imdi orta noktamizi bulduk: 4784

    yanyana yaziyoruz

    51, 1423, 4784, 9619

    birler basamaklarini yanyana getirdigimizde:

    1349 rakamini elde ediyoruz..

    bu sihirli rakamimiz besbelli ki bir yili temsil ediyor.. ama 1349 "hicri" bir yil gibi durdugundan miladi yila ceviriyoruz ve 1930 yilini elde ediyoruz..

    ve ek$i sozluk bize "ay" ba$ligindan tamamen simetrik bir $ekilde "reaching for the moon" filminin yapim yilini donduruyor..

    tabi bu formul ba$lik icindeki entry sayisina bagli oldugundan sozlugun mucizeleri de kuran gibi sabit olmaktan ziyade her gun degi$ebilmekte yeni mucizelere kapi acabilmekte, bulmaca cozenler icin daha dinamik bir ortam sunabilmektedir..

  • şehir hayatının değil, tembelliğin bize sunmuş olduğu bir mutsuzluk hareketidir. her şeyi de şehir hayatına bağlayıp, onu suçlamaktan vazgeçin. şehirde yaşayan sadece siz değilsiniz. nice insan var her akşam evinde tenceresi kaynayan.