hesabın var mı? giriş yap

  • susan kadın sevgiliniz ise korkmayın; kocaman sarılın ve öpün ama böyle rastgele öpücükler olacak. önce sizi itelemeye çalışacaktır, sakın bırakmayın erkek adamsınız siz. sonra sakince sizin kollarınıza bırakacaktır kendisini. suratını asmasına ve susmasına neden olan şeyi böyle kedi gibi sakin sakin sanki mırlıyor gibi anlatacaktır.

    işte topukla, kaç, sus, bakma diyenleri sakın dinlemeyin. bir kadın susuyorsa kaçmak yapılması gereken son şeydir. bilginize.

  • çocukluk yillarında anne- babadan ve çevreden doyurucu bir sevgi alamamış ya da hissedememiş bireylerde görülen şema kimyasıdır.
    bu şemaya sahip bireyler iliskilerinde soğuk ve mesafelidir ve ayrıca yakınlaşmaya duyarlıdır. karşı cinsle olan ilişkilerinde ya da arkadaşlık ilişkilerinde tam ve doyurucu yakınlaşmalar/ temaslar kuramazlar ya da böyle yakınlaşmalardan kaçınmak isterler. hatta bu durum aile ilişkilerine dahi yansımaktadır. olası bir terk edilme durumunda yasayacakları üzüntünün altından kalkamayacaklakını düşünürler ve bu sebeple ilişkilerini genellikle yüzeysel tutarlar.
    duygusal yoksunluk şemasına sahip bireylerde gözlemlenen eş seçimi soğuk, mesafeli, sevgiyi tam olarak hissettiremeyen kişilerdir. çünkü çocuklukta bir takım nedenlerden dolayı oluşan bu şema kimyası ister istemez soğuk, mesafeli, sevgiyi tam olarak veremeyen kişilere çekilir ve bu sayede döngü tamamlanır. yani, çocuklukta yaşadıkları bakım verenle ( genellikle anne ile) kurmuş oldukları ilişkinin bir benzer devamı romantik ilişkilerine de yansır, çünkü böyle bir ilişki türü çok tanıdık, bilindik, rahat ve yerleşmiş inancı doğrular şekildedir.
    yani ilişkilerindeki kadın ya da erkek seçimleri şema kimyalarını destekleyeceği, pekiştireceği, hatta doğrulayacağı kişilerden oluşur; soğuk, mesafeli, sevgi göstermeyen, arızalı, istikrarsız, evli , narsist...
    duygusal yoksunluk şemasına sahip bireyler sevgiyi ve güveni tam olarak verebilen ve bunu karşı tarafa hissettirebilen sağlıklı eşleri bir süre sonra ya bir kusur bularak ya da bağlandıklarını hissederek terk ederler. her ne kadar sevgiyi doğru aktarabilen kişi karşı taraf için doğru kişi olsa da, duygusal yoksunluk şemasına sahip kişiler için durum hiç de tatmin edici ve olumlu algılanmaz. çünkü sahip oldukları şema kimyası döngüsünü tamamlayamaz ve canlı kalamaz. ( şemalar asalak canlılar gibidir ve hep canlı tutulmak isterler)
    duygusal yoksunluk şemasına sahip kisiler her zaman yalnızdır. sorsanız yakın ve gercek etkileşimde oldukları bir kisi dahi söylemekte zorlanırlar. yalnızlıklarından ve bu durumdan her ne kadar şikayetçi olsalar da içinde bulundukları çıkmazları değiştirmekte zorlanırlar. çünkü beceremezler. bu hem onlar için zor hem de alışılmışın çok çok dışındadır. bu şemanın bir uzantısı olarak bu bireylerde terk edilme şeması da oldukça kuvvetli bir şekilde vardır.
    tedavisi mümkün olmayan bir bozukluk değildir. biraz sabır, inanç ve bozuk şemaları düzeltmek için istek çok önemlidir. bu durumda bilişlerinde köklü değişimler yapan , yersiz duygu ve düşünceleri ve tabi ki bozuk şemaları olumlu şemayla değiştirebilecek şema terapi ve bilişsel terapi yapılması uygun olur.

  • (bkz: yürek hoplatan başlıklar)

    11 yaşındaydım, televizyonu kapatıp ansiklopedileri açtım. bir daha televizyonla ilişkim olmadı. ansiklopedileri de her zaman delice sevdim. bir süre sonra hayatımıza bilgisayarlar girdi ve matbu ansiklopediler "yetersiz" kaldı elbette. ama ben hala google'a sorarken bir tuhaf olurum, uzun süre arayamam bulmaya çalıştığım şeyi, pes ederim kısa sürede. bilgi kirliliğinden bunalırım. bilmek istemediğim şeylere maruz bırakılmaktan rahatsız olurum. mesela bu yeni nesiller bilgi kirliliği deyince boş boş bakarlar. neden? çünkü ansiklopedi karıştırmamışlar! uzun uğraşlarla derlenip, süzüle süzüle kağıda dökülen bilgiyle tanışmamışlar.*

    velhasılıkelam, çok güzeldir. çocuk olmak ve torson kadar büyük ansiklopedileri karıştırmak. içlerinde kaybolmak... yürek hoplamasının sebebi de yalnız değilmişim hissidir.

  • zamanında kapıda olduğumda beni uçağa almak zorunda mı?
    evet.
    geç binince biri yerimi mi kapıyor?
    hayır.
    ben dışarıdayken içeride çılgın bi parti mi var?
    hayır.
    erken binince uçakta beklemek eğlenceli mi?
    hayır.

    benim gibi bir insan için bildiğin ödül gibi uygulama olmuş.