hesabın var mı? giriş yap

  • resmi gazete’de yayımlanan cumhurbaşkanı kararıyla bulgaristan vatandaşlarının türkiye’ye pasaportsuz girebilmesine imkan tanındı.

    türkiye cumhuriyeti vatandaşlarının bulgaristan’a girebilmesi için uygulanan pasaport ve vize zorunluluğu ise devam edecek.

    çok şükür ülkemize destursuz giremeyen kalmayana dek bu rüzgar devam edecek, aqparti sevdası bitmeyecek.

    memlekete bir bulgar çingeneleri, mafyasi dadanmamıştı.

    kaynak eklendi.

    https://www.diken.com.tr/…-pasaportsuz-girebilecek/

    https://tr.sputniknews.com/…bilecek-1059181989.html

    edit. bazi onursuz aktroller bu vize serbestisi pasaportla alakasi yok diye kivirmaya calismis. okudugunu anlasaydin bari, kimlik karti olan bulgar vatandaslari vize olmaksizin 90 gun ulkede pasaportsuz bir sekilde ikame edebilecek.

    bir de yanlis haber demis algici s2k

  • yukarıdaki herhangi bir testle karşılaştığınız zaman pantolonunuzu indirip "hububat fiyatları" diye bağırın. onların oyununu onların kurallarıyla oynayıp gerizekâlı ik'cılarla aynı seviyeye sakın inmeyin. unutmayın, avcı ne kadar hile bilirse ayı o kadar yol bilir.

  • pazartesi sınav olunacaktır.

    çarşamba: daha var.
    perşembe: daha var.
    cuma: yarın çalışırım.
    cumartesi: yarın çalışırım.
    pazar: (sabah) bi film izleyeyim. daha çok zaman var.
    pazar: (öğlen) bakayım msn de kimler var(hayallah kimse yoktur, ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketlerin uygun olanları itina ile yapılır.)
    pazar: (akşamüstü) daha hava bile kararmadı. hava kararırken çalışamıyorum. kararana kadar biraz gezeyim.
    pazar: (akşam) msn e gireyim millet napmış çalışmış mı ki. şu siteye gireyim buraya da bakayım hazır bilgisayarın başına oturmuşken.
    pazar: (gece) hazır bilgisayarın başına oturmuşken kalkmayayım. (arkadaşlar sağolsunlardır, aksi gibi önemli bazı not/çıkmış soruyu msn den yollayıvermişlerdir üzülüp)
    pazar: (gecenin ilerleyen saatleri) zaten az yer varmış çalışacak, baksana gönderdiklerine. şimdi yatayım bari. yarın erken kalkıp çalışırım. gözlerim yanmaya başladı, yoksa oturup çalışırdım.
    pazartesi: (sabah) zzz
    pazartesi: (sınava bi kaç saat kala) yarım saatte olacak iş değil boşuna bakmayayım.
    pazartesi: (sınavdan sonra) seneye kesin çalışçam olmuyo böyle.

    (bkz: kendini kandırma sanatı)

  • bir önceki aşaması: yanlış kişiyle evlenileceğinin anlaşıldığı an.

    kim anlatmıştı hatırlayamadım. gerçek bir olay. nikah salonunda merdivenleri inerken kadın kravatını düzeltiyor adamın. hani, sanki beğenmiyormuş gibi. adam bi duruyor şöyle, suratına bakıyor kadının. artık n'oluyosa o anda, dönüyor sırtını, çıkıp gidiyor. sonra ikisi de başkalarıyla çok mutlu evlilikler yapıyor.

    haaaaa şimdi hatırladım; eski kaynanamdı anlatan.

    ulan acayip gülme geldi.

  • dokuz yıl önce soğuk bir bayram tatiliydi. her fırsatta kaçtığım yer olan köye, dedemin yanına gitmiştim. tatilimin son günü, evde yalnız kaldığımız bir anda dedem bana seslendi. koştum gittim, "gel dedi, yanıma otur" oturdum. kolunu attı, sarıldı, iki damla yaş düştü gözlerinden. şaşırmıştım. çerkes ihtiyarları sert olur. sert adamdı benim dedem de. neredeyse altmış yıl aynı yastığa baş koyduğu babaannem öldüğü gün bile tek damla gözyaşı görmedim ben bu adamın gözlerinde. bana yakında öleceğini, bir daha görüşemeyeceğimizi söyleyerek vedalaştı ve helalleşti benimle. o an tek düşündüğüm şey dedemin bunamaya başladığıydı ama çok geçmeden ölüm haberini aldım. ölürken bile kendini bozmadan öldü. durup dururken " oğluma (babama) haber verin, ben ölüyorum" demiş, yatmış ve ölmüş. bir daha asla ne bir bayramın tadı oldu eskisi gibi, ne de köyün. evin direği yok o öldüğünden beri ve kimse yıl 1934, ağustosunun 26'sı diye başlayan hikayeler anlatmadı bir daha. ve eminim ki dünyada bir kez daha bu kadar saygı duyacağım bir insan olmayacak.

  • lisansi iptal edildi mi? diye merak edilen. yok lan, $aka. olsa olsa taksiciye ustun hizmet ni$ani verirler. ne de olsa yolcu duduklemek bu i$in fitratinda var.

  • charles ponzi amcamin 1920'li yillarda ilk kez uyguladigi bu taktik aslinda sahte bir yatirim kandirmacasiydi. soyle ki :
    gidip bi yatirimci bulup, ondan bi miktar para alip, bi ay icinde %20 faizle geri odeme garantisi vermek,
    daha sonra bu bi ay icinde birkac yatirimci daha bulmak ve onlari da ayni vaatlerle kandirmak,
    bu arada ilk yatirimciya hakkaten %20 faizle parasini geri odemek..
    ki bu adam asla parayi kabul etmeyip hadi bi ay daha kalsin diyo her zaman.
    e bunun gibi bikac adam buldugun zaman buyur sana ponzi numarasi.

    bu arada yatirimin ''cok gizli'' bi yatirim oldugunu falan soylemek gerekiyo kurbanlara. zaten cok da finans bilgisi olmayan insanlar secilmeli. araya bikac terim de eklenebilir ''offshore yatirim'' gibi.
    yatirimcilar paralarini erken geri cekmesinler diye de uzun vadeli hesap dondurucu fakat yuksek faizli yatirimlar onerilebilir ilerleyen aylarda.