hesabın var mı? giriş yap

  • i.u. iktisat fakultesi turkce butunleme sinavi (360 kisilik siniftan sadece 5 kisi var):

    "cimlere uzanmis,
    gokyuzunu izliyor
    icinde bir huzursuzluk vs. "

    diye giden bir siire, "baslik bulun" diye embesil bir soru vardi.

    bende "islak cimlere uzanmis adamin birikmis gazi" diye bir baslik yazdim. asistan gezerken gordu, guldu
    "ama kalirsin" dedi, bende "ama deger" dedim.

    kaldim gene

  • bundan sonra iade edilemeyecek ürünlerin yüzde 95'inin ithal olması ne tesadüf değil mi? cari açığı kapatmak için yaptıkları küçük ama mide bulandırıcı işlere bakın şunların.

  • uçak yolculuğunuzda yaşanan problemleri şikayet edip tazminat almanızı sağlayan avukat sitesi. türkiye merkezli uçuşlarda kullanılabileceğinden emin değilim ancak ab ya da şöyle söyleyeyim almanya merkezli uçuşlarda kesin çalışıyor. şu ana kadar açtıkları davaları %98 kazanmışlar. eğer uçuşunuzda 3 saatten fazla gecikme olduysa bu site aracılığıyla havayolu şirketine dava açabiliyorsunuz. durumun vehametine göre site, size şu kadar tazminat alabilirsiniz diye cevap veriyor ve işlemleri başlatıyor, yaklaşık 2-3 haftada da sonuçlandırılıyor. sizden önden direkt para almak yerine tazminat sonucu aldığınız paranın %25'sini komisyon olarak alıyorlar. çok yakın tanıdığım birisi bu site aracılığıyla ryanair ve aegean airlines'dan 280€ ve 250€ aldı. kısmetse ben de birgün "delay" yiyerek uçuşu bedavaya getirmeyi planlıyorum.

  • ve yine yeniden ekşi sözlük ve şurekası yazarların ip'lerini savcılığa verirken konu yazarlara lütfedip de "bilader senin bir dava olayın var, bilgilendireyim dedim" mesajı atmaya bile tenezzül etmemişlerdir.

    sonra gezersiniz tv'lerde leoparın kuyruğu diye.

    aferin lan sizi özgürlük savaşçıları sizi

  • bugün gördüğüm bir röportajında şöyle demiş:

    " - kitapta yer alan metinlerin ortak bir teması yok; adı gibi paramparça... ama ortak bir duygusu var, o da melankoli. neden?

    " + kitap olsun diye yazılmadıkları için parça parçalar. her parça kendini ayakta tutmaya çalışıyor. diğerlerine de destek olmaya çalışıyor biraz. ben tabii bunu bilerek yapmadım, az önce bahsettiğim şartlardan ötürü böyle oldu. ortak duyguya gelince onu tek sözcükle özetleyip melankoli diyebilir miyiz emin değilim. melankoli güzel bir sözcük, güzel bir tınısı var ama sözcüklere o kadar güvenmiyorum.

    " - siz melankolik misiniz?
    " + ben beşiktaşlıyım. "

  • bana hediye alınmasından pek hoşlanmadığım gibi başkasına hediye almayı da pek sevmem. ama sevgili eşimin ve oğlumun hediyeleri hayatımın bir parçası olduğundan bundan kaçış yok maalesef.

    hayatımın en ilginç hediyesini oğlumdan aldım. yıl 2015 ama bana 2009 yılı beşiktaş ajandası almış. hediye

    sayfalarına bir şeyler yazmış. yazılar

    hadi gelin beraber okuyalım. önce birinci kısım. bölüm 1
    tercümesi : beşiktaş takımına ezik derler. ben inanmam. en iyi takım o. fenerbahçe galatasaray bana göre ezik. bizim takım beşiktaş.

    sırada ikinci kısım var. bölüm 2
    tercümesi : bjk güçlü. gs fb ezik. hava atmayın lan. yoksa statta gollerim sizi.

    devam ediyoruz. bölüm 3
    tercümesi : 1903'te kuruldu beşiktaş. atatürk'te o takımdan. severdi çocukları sevdiği gibi beşiktaş takımını.

    ve final. bölüm 4
    tercümesi : kara kartal uç, gagala, çiz fb'nin gs'nin kürkünü. golleri bas kaleye ve kazan. ez onları.

    belli ki arkadaş çevresi ona beşiktaş'ın ezik olduğunu ifade etmiş o aralar. o da "ben inanmam" diyor. bizim takım güçlü diyor. hava atanları "gollemekle" tehdit ediyor aynı zamanda. görüyoruz ki tam bir atatürk sevdalısı. atatürk'ün istediği gibi saldırmış beşiktaş. ve finalde "gagala, çiz" diyor kara kartala. golleri kaleye basalım istiyor. sevgili oğlum te 600 km öteden bana hayat ışığı olmaya devam ediyor.

    çocuk olmak çok güzel dimi ekşi ?

    debe edit: hiç yapmadığım bir şey. en azından bir çıkar uğruna yapmadığımı belirteyim bu editi. çok sayıda güzel mesajlar aldım. herkese teşekkür ediyorum ilgi için. ama aynı zamanda olumsuz eleştiriler de aldım. sadece beşiktaş üzerinden sürekli edebiyat yaptığımı düşünen arkadaşlar var. onlara tavsiyem beni engellemeleri. bu işin çözümü budur. ama bilinmesini isterim ki benim hayatım gerçekten beşiktaş. haybeye yazdığımı düşünen arkadaşlar için : peder 1 ~ peder 2

    özellikle ikinci resimde gördüğünüz saha, şeref stadı ve orada baba diye bahsi geçen adam ise hakkı yetendir. diyeceğim şu ki benim pederin beşiktaş aşkının bir yansımasıdır burada yazdıklarım. beni böyle yetiştirmiş. yazdıklarım debe ya da fav için değildir. yukarıda yazdım. çok basit. engellersin olur biter. oğlum üzerinden keşke daha çok şey yazabilsem. ama o başka yerde ben başka yerde.

    son olarak, perşembe günü lokomotif moskova'yı gagalayıp, golleyip, kürkünü çizerek galip gelmek ümidiyle.

    video edit : beşiktaş canavarı
    güzel çalışması ve emekleri için latimera teşekkürler.

    limited edition : debe listesine 11.sıradan girmişiz. ilginiz için teşekkürler.

  • sıfırdan zengin olmanın yöntemini buldum arkadaşlar.
    banka müdürü arkadaşım var. şimdi bankaya gidiyorum. kendisine kuruş para vermeyeceğim. a4 kağıdına 100 milyon dolar teslim ettiğimi yazıp kaşeleyip imzalayacak.
    sonra bankaya gidip 100 milyon doları ödeyin diyeceğim. banka 100 milyon doları ödemeli. çünkü a4 kağıdına kaşe kahvehanede basılmadı. yurdum insanını fakirlikten kurtaracak olan bu yöntemi icat eden tarator hocaya sevgiler, saygılar.