hesabın var mı? giriş yap

  • kopya çekeceğimi bildiği için, sınav esnası sürekli yanıbaşımda duran hoca uzaklaşsın diye osurmamdır. ve hakikaten kokuyu aldıgında yüzünü ekşitip masasına gitmişti. şu an düşünüyorum da bundan daha vahim bir anı olamaz. okulun pilav günlerinde yüzüne bakıyorum ben bu adamın.

  • komutana maeve binchynin yalnız kadınlar sokağı* kitabını okurken yakalanan askerin yaşadıkları:

    - asker!
    - emredin komutanım!
    - napiyosun oğlum?
    - kitap okuyodum komutanım.
    - ne kitabı lan?
    - roman komutanım.
    - adı yok mu bu romanın?
    - yalnız kadınlar sokağı komutanım.
    burada komutan biraz durup düşünüyor ve sonra daha sakin bir ses tonuyla:
    - nerdeymiş bu sokak lan?
    - onu bulmak için okuyorum komutanım.

  • 17 yaşındaki timur cihantimur'un arabayla çarparak öldürdüğü oğuz murat aci’nin babası özer aci:

    "çocuğun okula da aynı araçla gittiğini ve olaydan birkaç ay önce aynı bölgede 5 kez hızdan ceza yediğini öğrendik."

    18 yaşından küçük bir katil. 5 kere hızdan ceza yiyor. aile, şımarık veletlerine "bak keyfine" demeye devam ediyor. peki bu arabayı, ehliyetsiz şekilde kullanan ve defalarca araca ceza kesilen aileye kimse hesap sormadı mı? devlet nerede? emniyet ne yapıyor?

  • son 100 yilda inanilmaz hizli bir sekilde artan ve son zamanlarda artis ivmesi dusen, buyuk ihtimalle 8 veya 9 milyarda tepe yapip bundan sonra dusmeye baslayacak olan nufustur.

    1400'lu yillarda dunya'da tahminlere gore 350-400 milyon civari insan yasiyormus. sonraki yuz yilda savaslar, kitlik, hastaliklar nedeniyle nufus hizinin artisi frenlense de dunya nufusunun 500 milyona yaklastigi tahmin ediliyor. 1500 ile 1800 yillari arasinda 1 milyara yaklasan dunya nufusu daha sonra gelisen teknoloji, endustriyel devrim ve tarim urunlerine ulasimin daha kolay olmasi sayesinde katlanarak artmis. son 100 yilda 5 kat artan dunya nufusu su anki hizla artmaya devam ederse her 14-15 yilda 1 milyar kisi daha artmis olacak.

    tabi bunda en buyuk rolu oynayan seylerden biri de tip biliminin gelismesi. eskiden ortalama bir insan omru 40 yilken gunumuzde bu 80 yila dayanmis durumda. zaten insan omrunde gorulen uzamalar olmasaydi onumuzdeki 10 yil icinde dunya nufusu azalmaya gitmeye baslardi.

    dunya nufusunu sabit tutmak icin her kadinin ortalama 2.1 yani ikinin cok az uzerinde cocuk sahibi olmasi gerekiyor. burada 2.0 yerine 2.1 kullanilmasinin sebebi her dogan bebegin yetiskinlige veya dogurganliga ulasamamasidir. peki gunumuzde ortalama dogurganlik ne durumdadir?

    dunya'daki 200 kadar ulkede 3-4 ulke haric hemen hemen hepsinde dogurganlik orani muthis bir sekilde dusmektedir. ornegin meksika'da 1960'da ortalama bir kadinin dogurganlik orani 6.78'ken bu rakam 1980'de 4.70'e, 2000 yilinda 2.66'ya dusmus ve 3 yil once itibariyle 2.22'de, yani nufusu sabit tutma cizgisinde.

    brezilya'da 1960'da ortalama bir kadin 6.21 cocuk sahibiyken gunumuzde bu rakam dramatik bir dususle 1.81'e geldi, yani nufusu sabit tutma cizgisinin altina dustu. brezilya'nin nufusu artmaya devam ediyor ama bunda en buyuk rolu insanlarin daha uzun sure yasamasi aliyor. bir zamanlar dunya'da nufusu en hizli buyuyen ulkelerden biri olan brezilya eger kadin basina dusen sayisini yukseltemezse nufusu bir sure sonra sabitlendikten sonra dusmeye baslayacak.

    gelismis ulkelerde isler daha da dramatik. abd'de ortalama bir kadin 1.88 cocuk sahibi oluyor ve bu dusuk rakam bile gelismis ulkeler icinde en yuksek oranlardan biri olarak goze carpiyor. abd'nin 1960'lardaki cocuk sahibi olma orani 3.65'teydi. bugun gelisen tip sayesinde ortalama omrun 85 yil civarinda dolastigi ulkede disardan goc olmamasi durumunda nufus buyuk olcude sabitlenecekti ve 10-15 yil icinde dusmeye baslayacakti.

    kanada'nin cocuk dogurma orani 1960'dan beri 3.81'den 1.61'e dusmus durumda ve onumuzdeki 10 yil icinde 1.50'nin altina dusmesi bekleniyor. kanada'nin nufusunu dusmekten kurtaran sey ayni abd'de oldugu gibi ortalama omurlerin uzamasi ve disardan alinan goc. cocuk dogurma orani 3.45'ten 1.93'e dusen avustralya da ayni durumda.

    avrupa'da isler daha da karisik. almanya'da cocuk dogurma orani 1.38 ve bunun da onemli bir kismi gocmenlerden geliyor. almanlar'daki cocuk sahip olma orani 1'e yakin. hollanda ve belcika'da bu oran biraz daha saglikli ve 1.70 seviyesinde ama iki ulke de nufusu sabit tutma cizgisinin altinda ve yine bu iki ulkede de gocmenler onemli bir rol oynuyor. ingiltere'de bu oran 1.90, fransa'da 2.01 fakat geleneksel olarak ortalamanin uzerinde cocuk sahibi olan gocmenleri saymazsak iki ulkede de oranlar 1.65 civarinda geziyor.

    gorece daha az gocmen alan italya, yunanistan, ve ispanya gibi guney avrupa ulkelerinde yillardir kotu giden ekonominin de etkisiyle cocuk sahip olma oranlari 1.35 seviyelerine gelmis durumda ve bu rakamin daha da dusmesi bekleniyor.

    gelelim asya kitasina. bugun dunya'daki insan nufusunun onemli bir kismi asya kitasinda yasiyor ve gelismis ulkelerin nufusunun dusmesini engelleyen en buyuk unsur da asya'dan avrupa, kuzey amerika ve avustralya'ya gerceklesen gocler. yani asya su anda dunya'nin insan fabrikasi veya insan ciftligi denilebilir. yine de asya kitasinda bile dogum oranlarinda muthis bir dusus var. ornegin onumuzdeki yillarda nufus olarak cin'i gecmesi beklenen ve zamaninda dogurganlik orani 6'nin uzerinde olan hindistan'da dogurganlik orani bugun 2.5 seviyelerinde seyrediyor ve onumuzdeki 10-20 yil icinde 2'nin altina dusmesi bekleniyor.

    dunya'nin nufus olarak en buyuk ulkesi olan cin'de yillardir devam eden tek cocuk politikasi yuzunden dogurdanlik orani yillardir 1.60 civarinda sabitlenmis durumda. eskiden cok hizli nufus artisiyla dikkat ceken tayland ve vietnam gibi ulkelerde dogurganlik orani 1.50 civarinda seyrediyor.

    asya kitasinda dogurdanlik orani konusunda en buyuk sikinti yasayan ulkeler yine kitadaki en gelismis iki ulke olan japonya ve guney kore. japonya'da bu oran 1.40 ve guney kore'de 1.30 civarinda ve iki ulkede de oranlar sabitlenmis degil, yani dusus devam ediyor. topraklarinin onemli bir kismi asya'da olan bir baska ulke de 1.59'luk oraniyla dikkat ceken rusya. bu ulkede nufus dususu basladi bile.

    normalde dogurganlik orani ortalamanin cok uzerinde olan islam ulkelerinde bile bu trendi gorebiliyoruz. ornegin iran'da 1960'da 6.93 olan dogurganlik orani su anda 1.93'te ve ulkenin tarihinde ilk kez bu rakam 2'nin altinda seyrediyor. yine bir zamanla hizli nufus artisiyla dikkat ceken bir baska musluman ulke olan malezya'da dogum oranlari 6.19'dan 1.98'e gerilemis durumda.

    gunumuzde dogum oranlarinin 3'un uzerinde oldugu tek kita afrika ama orada da dogum oranlari hizla dusuyor. ornegin kenya'da bir zamanlar bu ortalama 7.65'ken gunumuzde 4.46'ya gelmis durumda. onumuzdeki 50 yilda dunya nufus artisinin onemli bir kismi afrika kitasindan gelecek.

    bu dramatik dususun sebebi insanlarin yasam stillerindeki degisiklikler. eskiden ciftliklerde yasayan ve genelde tarimla ugrasan aileler mumkun oldugunca cok cocuk sahibi oluyordu cunku sahip olunan cocuk sayisi isletilebilecek toprak miktariyla dogru ortantiliydi ve guc demekti. zaten tip o zamanlar pek gelismemis oldugu icin dogan cocuklarin sadece yarisi yetiskinlige erisebiliyordu. gunumuzde insanlar cok daha kucuk evlerde yasiyorlar ve cok cocuk sahibi olmak gucten cok maddi zorluklar getiriyor. yine eskiden dogum kontrol konusunda bilgisiz olan insanlar artik bu konuda daha bilincliler. gecen bir belgeselde izledigim kadariyla 2000 yili itibariyle hindistan'daki kadinlarin sadece %30'luk bir kesimi dogum kontrol denen bir seyin varligindan haberdarmis ve bugunlerde bu oran %50'lere gelmis.

    insanlar artik evlilige de pek sicak bakmiyorlar. dunya'da hemen hemen her ulkede evlenme yasi giderek artiyor. bundan 100 yil once gelismis ulkelerde 14-15 olan evlenme yasi bugun 30'a dayanmis durumda. gelismekte olan ulkelerde bundan 50 yil once 14-15 olan evlenme yasi bugun 26-27 civarinda geziyor. eskiden dunya uzerindeki yetiskin insanlarin %99'u evlilik gecirmisken gunumuzde bu oran cok daha dusuk. ozellikle bugun buyumekte olan nesillerde evlilik oraninin %50'lerde dolasacagindan ve ortalama cocuk oraninin 1 civarinda olacagindan bahsediliyor.

    peki butun bunlar kotu mu? kesinlikle hayir. dunya zaten tikabasa insanlarla dolu ve ozellikle son 200 yilda insanlar dunya'nin yedi sulalesini sikip atma konusunda cok buyuk ilerleme kaydettiler. dunya'daki ormanlik aranlarin yarisindan fazlasi bu sure icinde imha edildi. hatta soyle bir istatistik vereyim, insanlik tarihinde insanligin son 50 yilda dogaya verdigi zarar bundan onceki 100 bin yilda verilen zarardan daha fazla. yine dunya'da son 50 yilda tukettigimiz dogal kaynaklar insanlik tarihinde gelmis gecmis tum kullanilan kaynaklardan daha fazla. son yillarda insanlarin yaptiklari yuzunden nesli tukenen hayvan cesidi binlerle sayiliyor. insanlarin nufusunun azalmasi veya en azindan sabitlenmesi dunya'da yasayan diger canlilarin lehine olan bir gelisme, zira dunya'daki binlerce canli turunden insan harici etrafina bu kadar zarar veren baska bir canli turu yok.

    dunya'daki temiz su kaynaklarindan tutun da nefes alinacak temiz havaya, tarim kaynaklarindan ormanlara kadar hersey insanlar tarafindan dibine kadar somuruluyor. ornegin bugun ortalama bir insanin bir yilda tukettigi kagit miktari ulkeden ulkeye degisse de her biri 10 metre uzunlugunda 3-6 agaca esit. bugun dunya'daki tum insanlari organik besinlerle besleyelim desek dunya'daki tum topraklar, tum ormanlar ve tum bos alanlar bile buna yetmiyor. tek basina bu bile gezegeni haddinden fazla doldurdugumuzu kanitliyor.

    bir yandan denizlerdeki baliklar tukeniyor ve balikcilar giderek daha da derine dalmak zorunda kaliyor cunku yuzeydeki baliklar bitmis durumda, diger yandan ormanlar azalarak bitiyor. endustri devriminden once dunya'da 5.9 milyar hektar ormanlik alan varken 1990 itibariyle bu 4.2 milyar hektara dusmus ve gunumuzde 4.0 milyar hektar civarinda. bundan sonraki her 10 senede bir 100 milyon hektarlik bir orman kaybi gozlemlenecegi dusunuluyor. eskiden dunya'daki tum karalarin %50'si ormanlarla kapliyken bugun bu rakam %30'da ve eskiden bastan asagi ormanlarla dolu olan bir cok ulke bugun col olma tehlikesiyle bas basa.

    siz "3 cocuk yapin" diyen delileri dinlemeyin. dunya'da son 100 yilda cok buyuk zararlar verdik ama artik bu yavas yavas azalacak gibi gozukuyor. nufus artisi bir sure daha devam edecek ama modern yasamla beraber cocuk sayilari dustukce dunya hem insanlar hem de hayvanlar icin daha yasanilabilir bir yer haline gelecek. bugun dunya ve uzerindeki canlilar icin yapabilecegimiz en iyi sey mumkun oldugunca az tuketim yapmak, mumkun oldugunca az cogalmak ve dogayi kendi haline birakmaktir. dogayi kendi haline biraktiginizda o bir yolunu bulup kendi kendini tamir edecektir.

  • ota boka trip atmak ve bunun şirin olduğunu düşünmek. bknz : belki de zaten iq'su düşük olan insan.

  • başlık:facebook sizde de değiştimi lan

    1.sik gibi olmuş bu ne amk
    (heyecan var biraz ?, 07.04.2014 22:40)

    2.kişiye özel tasarlamışlar.
    (dersimli gandi ?, 07.04.2014 22:41)

  • ağır akışı yüzünden bir türlü seyredemediğim dizilerdendir muhteşem yüzyıl. ama öyle ya da böyle bilgileniyorsunuz medyadan, internetten. acaba ilerki bölümlerde şehzade mustafa'nın öldürülmesinden sonra halkın doğan erkek çocuklarına şehzadeye olan sevgilerini belirtmek için "mustafa" ismini vermelerini gösterecek mi ? öyle ki o dönem istanbul'a gelen yabancı bir gezgin istanbul'daki her 4 erkeğin 3'ünün isminin mustafa olduğunu yazmıştır. hatta bu gelenek o kadar uzun yıllar sürmüş ki, 1881 yılında selanik'te doğan bir erkek çocuğa da bu isim verilir.

    ve gün gelir bu çocuk kanuni'nin saltanatından mustafa'nın intikamını alır.

  • -pardon ben borcam almaya gelmistim ama..
    -25 yil once bir borcam uretmistik beyefendi, ondan sonra uretmedik.. o butun turkiye'yi dolasiyor..
    -nasil? anlamadim..
    -soyle soyleyeyim.. en son ne zaman borcam gecti eline?
    -evlendigimde hediye gelmisti..?
    -sen ne yaptin ona?
    -kutusunu acmadan kaynimin nisanina hediye olarak goturdum..
    -simdi taslar yerine oturdu mu kucuk sincap. hadi beni yalniz birak...

  • kilosu 18895 lira 35 kuruşa gelen bir aleti satın almaktır.

    ortaokulda coğrafya öğretmenim demişti ki bir ülkenin gelişmişliği bir malın kilosunu kaça sattığı ile ölçülür. sonra bol bol örnek vermişti. ham pamuk satarsanız 2,10 dolar, onu iplik yaparsanız 2,38 doalr, ipliği havlu yaparsanız 9,23 dolar, gömlek yaparsanız 31,25 dolara gelir kilosu diye. (kutsal bilgi olsun diye güncel rakamları buldum)

    biz kilosu 31 dolara gömlek satamazken, adamlar kilosu 8628 dolara telefon satıyor beyler. bize de tespit sıçmak kalıyor.

  • akıldan şu düşünceleri geçirendir:

    -emeklidir.
    -işsizdir.
    -öğrencidir.
    -izindedir.
    -sporunu yapıp, kahvaltısını edip işe öyle gitmiyordur heralde.
    -kesin işsizdir.
    -hem benden geç işe gidip hem de daha çok kazanmıyordur di mi lan?
    -lütfen kazanmıyor olsun lan.
    -o da işten çok geç çıkıyordur kesin.

    neyse ki işe vardığınızda düşünecek daha iğrenç şeyleriniz olacak.