hesabın var mı? giriş yap

  • - doğal yağları karıştırarak kendi nemlendiricinizi yapmayı deneyin. aktardan bulabileceğiniz hindistan cevizi, jojoba, shea, susam vb yağlar mucizevi.
    - peeling için duş sonrası buhara maruz kalmış cilde esmer şeker + limon + zeytinyağı bileşeninin üzerine tanımam. nazik hamlelerle cildinize uygulayın.
    - peeling uygulamasından sonra pirinç unu ile gül suyu veya sütü karıştırarak yüzünüze sıvamanız ve kuruyana kadar bekleyerek yıkamanız, cilt tonunuzu eşitleyerek yüzünüzü aydınlatacaktır.
    - güneş kremi önemli, dermokozmetik bir güneş kremi edinmek lazım.
    - bol su içmek hayati önem taşıyor. ilerleyen yaşlarına rağmen güzel cilt sahibi kadınlara sorduğumda ilk verdikleri cevap "çok su içiyorum" oluyor.
    - ara sıra bepanthen ve çok az medacassol karıştırarak yüze sürmek faydalı. güneşin tahribatını gideren iyileştirici kremler.
    - direkt uygulamayın vs diyen var ama ben e vitaminini avucuma damlatıp yüzüme masaj ile yediriyorum. yıllardır faydasını gördüm zararını görmedim. eczacı arkadaşlar daha iyi bilir.
    - aloe vera bitkisi yetiştirebilirseniz kral olur, cilt için ödül gibi.
    - ara sıra yüzünüzü su ile seyreltilmiş elma sirkesiyle silebilirsiniz.
    - gül suyu, soda veya e vitamini damlatılmış suyu buz kalıplarına dökerek dondurup bu küplerle yüzünüze sabah uyanınca masaj yapabilirsiniz.
    - yüz yogasını duyanlar duymayanlara anlatsın. yüz kaslarınızın formunu koruması ve yapılan hareketlerle kan dolaşımının hızlanması sonucu taze bir görüntüye sahip oluyorsunuz. yüz yogası yapın.
    - makyajı zeytinyağı ile çıkardığım zamanlar sabahına çok yumuşak bir ciltle uyanıyorum.
    - ben yapamıyorum siz yapın ve şekeri bırakın.
    - yeşil sebze suları tüketmek önemli.

    mümkün mertebe kimyasallardan ve ambalajli bakım ürünlerinden uzak duruyorum fakat anarşist olmadığım bir dönem caudalie kullanmıştım. oldukça iyiydi. yine de altını çiziyorum, her şeyin doğal alternatifi mevcut ve petrol ürünü ile işlenmiş maddeleri ağzımıza yüzümüze sürmesek daha iyi. aklıma gelirse editlerim, güzel bir cilt her yaşta mümkün.

  • ablamın bir ortaokul arkadaşı vardı. 5 kardeşlerdi, durumları kötüydü. bir gün birlikte okula giderken annem ayakkabısını görmüş. yırtık ve giyilemeyecek bir haldeymiş. annem çok kafaya takınca bu durumu, babamla birlikte üçümüz bot almaya gitmiştik. ben 6 yaşındaydım. tutturmuştum bir de kazak alalım diye. sonra ablamla ve arkadaşıyla buluşup vermiştik hediyesini. ben "beğendin mi?" diye soruyordum ısrarla. kız inanılmaz mahçup oluyordu, çocukluk işte anlayamıyordum o durumu.

    yıllar sonra ablamın düğününe geldi, orada gördük. avukat olmuş, çok da güzel ve özgüvenli bir kadın olmuş. bana sarıldı ismimi hatırladı, şaşırdım. "unutur muyum seni bana seçtiğin kazağı çok beğenmiştim." dedi güldü. ablam söylemiş kazağı kardeşim seçmiş diye, gülmüşler aralarında çocukken. içim cız etti öyle diyince. bana ilham oldu. karakteriyle, azmiyle, hayatıyla.

  • bu durum bir süre sonra adamı iyice bezgin bekir yapar. her şey cep telefonunu açmaya üşenmekle başlar.

    - cep telefonun çalıyo açmıycak mısın?
    - annemdir, kalkınca bi ara ararım.

    - mesaj geldi sana galiba...
    - bankadandır boşver.

    - *telefon çalıyo, bakayım mı?
    - uğraşma yanlış numaradır.

    - kalk kalk, evde ayak sesleri var
    - sittiret kedidir

    - kapıyı yumrukluyolar duymuyo musun?
    - amaan kapıcıdır

    - baltalı bi adam var kapıda!!
    - boşver ev sahibidir...

  • bedenin sansürlenmesine karşılarmış. belli bir ücret karşılığında sanırım...

    ablacım madem karşısınız bedavaya göstersenize. hayır merak ettiğimden değil, argümanları saçma.

    beyin yakan sjw saçmalıklarının bir diğeri.

    ek: bir de demişler ki "bağışlar" yüksek lisans eğitimimizi destekleyecek. bu kadınlar dilenci değilim diye lafa giren dilenciler gibi mi yoksa düpedüz beden satıcısı mı bilemedim.

  • "bir insanda hep akıl var ve hiç duygu yoksa, bu, en büyük caninin özelliğidir... hep duygu var ve hiç akıl yoksa, kendi halinde bir budala demektir. akıl ve duygunun mükemmel bir dengelenmesi, ortaya harikulade aktörü çıkarır." cümlesini sarfetmiş olan harikulade aktör, yönetmen, sinema devi.

  • " barcelona'lı futbolcuların hakeme itiraz etmesi, yazılıdan 95 alıp da kağıdıma bakabilir miyim demekle aynı. "

  • amerika'da iki genç adam ot içerken yakalanır ve mahkemeye çıkarlar.
    yargıç, "sizler iyi insanlara benziyorsunuz, size hapse girmeden önce ikinci bir şans vermek istiyorum. bu hafta sonu dışarı çıkıp, insanları uyuşturucu kullanmamaları için ikna etmeye çalışacaksınız" der ve mahkeme pazartesi gününe ertelenir.

    pazartesi günü gelir ve yargıç ilk adama ne yaptığını sorar.

    -sayın yargıç, 17 insanı sonsuza dek uyuşturucuyu bırakmaya ikna ettim.
    + 17 mi? harika. bunu nasıl yaptın?
    -diyagram kullandım sayın yargıç. şunun gibi iki daire çizdim: 0 o ve dedim ki, büyük olan uyuşturucu kullanmadan önceki beyniniz, küçük olan uyuşturucu kullandıktan sonraki.

    bunun üzerine yargıç "bu takdire şayan bir yöntem" der ve ikinci adama döner "ya sen ne yaptın?"

    -sayın yargıç, 156 insanı sonsuza dek uyuşturucuyu bırakmaya ikna ettim.
    + 156 mı?!! bunu nasıl yaptın?
    -benzer bir diyagram kullandım sayın yargıç. şunun gibi iki daire çizdim: o 0 ve dedim ki, bu hapse girmeden önceki g*t deliğiniz...

  • yeni yeni kendimize geliyoruz.
    malatya'da 10.katta evimizde ailem ile mutlu mesut oturuyorduk.
    2 oğlumla odadaydım.
    hanım çayı demlemiş onu getirecek mutfakta.
    derken müthiş bir sarsıntı başladı.
    ben daha önceleri 2 büyük deprem yaşamış biri olarak, sakin kalmaya çalıştım.
    ama çok şiddetliydi ve bitmiyordu.
    artık buraya kadarmış dedim ve 2 oğluma sıkıca sarıldım. hanım geldi normalde bu durumlarda çok paniktir ama oda çok sakindi. birbirimize sarıldık.
    bir türlü bitmiyordu.
    gözünüzü kapatın ve 45 saniye sayın ne demek istediğimi anlarsınız.
    derken yavaşça durduk. ama biz 45 sn daha ayrılamadık.
    burada hep deprem başlığı açılır ya ben de çok kızardım.
    inanın ilk aklıma hemen birilerine haber vermek geldi.
    sözlüğe girdim bilgi aradım ama çok il için başlık açılmıştı.
    yani nedendir bilinmez ama gerçekten bunu düşündüm.
    dışarısı çok soğuk.
    insanlar dışarıda.
    inanılmaz bir bilgi kirliliği var.
    arabası olanlar şanslı.
    giriş katta dükkanı olan esnaflar kapılarını açmış insanlara çay ikram ediyorlar ve dünya gözümde 5 dk güzelleşiyor.
    kimse kimseye siyasi görüşünü sormuyor.
    mezhepçilik yapmıyor.
    başı açık -kapalı demiyor.
    kürt -türk demiyor.
    alevi sünni camiye birlikte gidiyor.
    2 çocuğum var sözlük.
    bugün tekrar anladım ki hayat çok kısa.
    sevdiklerinize sıkıca sarılın.
    yarına çıkacağımızın garantisi yok.
    gerçekten her şey boşmuş.
    edit: sizler ne iyi insanlarsınız.
    mesajlara tek tek cevap yazmaya çalıştım ama yetişemiyorum.
    atla arabaya gel diyen mi dersin.
    yardım lazımsa yollayalım diyen mi dersin.
    3-4 kez mesaj atıp çocukları soran mı dersiniz.
    herkese teşekkür ederim.
    herkes iyi yavaş yavaş normale dönüyor.