hesabın var mı? giriş yap

  • zaman ve mekan : cumhuriyet ilanı sonrası uluslararası davetlilerle dolu pera palas balo salonu.

    kişiler : yugoslavya kralı ve atatürk

    sahne : yemek yenmiş ve şömine başında sohbet edilmekte.

    olay :

    yugoslavya kralı : ... bidibidi hede hödö.. ve işte mirim sizin bu zaferden önce ingilizler, yunanlar, fransızlar hep gelip bize yalvardılar sizde türklere karşı savaşa girin diye.. ama biiiizzzz... girmedik..

    atatürk : (yerinden kalkar.. kralın yanına kadar gider.. elini sıkar.. ve gözlerinin içine baka baka...) "verilmiş sadakanız varmış, geçmiş olsun ekselansları" der.

  • zehirlere karşı olan bağışıklığı açıklanamamıştır. "bir allahtan korkar" denilebilecek sanırım tek canlıdır, densizdir, cengaver ruhludur, çöllerin kabadayısıdır vesselam.

  • "bir zeka, herhangi bir anda varolan tüm parçacıkları ve onlara etki eden tüm yasaları bilebilirse geçmiş ve gelecek bütün berraklığı ile gözleri önüne serilir.". - petek dinçöz.

  • babadan inşaat sektöründe olan adam, kendi kazandığı parayla istediği saati alır. mühim olan rüşvetle almasın, halkın vergisini hakkını yemesin.

    edit: özel mesajla küfreden bunu kenan sofuoğlu’nun lamborghinisiyle kıyaslayanlar oldu. vekilin lamborghininin vergisini ödemediğini hatırlatalım.

    düzeltme: vekilin derken, kenan sofuoğlu’nun şahsını kast ettim ancak sanki milletvekillerinin vergi ödemediği gibi bir anlam çıkmış. yurt dışından aldığı aracı yabancı olan eşinin üstüne kaydettirip vergiden kaçınmıştır.

  • retrocausality, sonucun kendini oluşturan sebeplerden önce çıktığını savunan anti-nedensel hipotez.
    retrocausality, geleceğin şimdiki zamanı, şimdiki zamanın geçmişi etkileyip etkileyemeyeceği gibi konuları ele alan fizik elementlerine dayanan bir düşünme deneyidir. zaman yolculuğu hakkındaki felsefi düşünceler ve retrocausality evrensel olarak eş anlamlı terimler olmasalar da aynı meseleleri ele alırlar. retrocausality hakkındaki bazı tartışmalar uç ya da sözde bilim olarak sınırlanırken, mantık çerçevesindeki bazı temel fiziksel teorilerin retrocausalitye yol açtığı düşünülmektedir. neden-sonuç arasındaki ayrım fizik alanındaki en temel seviyede yapılmadığı için,bu fizik için problem teşkil etmektedir.

    - felsefi olarak -
    nedenselliği anlama felsefi çabaları aristoteles'in dört nedenine kadar dayanıyor olmasına rağmen zaman oku'nun terse döndürülebileceği görüşü esasen daha günceldir. 18. yüzyıl filozoflarından david hume'un da ele aldığı gibi, bağlantılı iki olay incelendiğinde nedenin sonuçtan önce gelmesi sebebiyle retrocausality'nin kendisiyle çeliştiği düşünülüyor. nedenlerin kendi sonuçları tarafından boşa çıkarılabileceği görüşünü ele alan geçmişi etkileme yeteneği, dede paradoksu gibi bazı paradoksları da yaratıyor.
    1950'lerde michael dummett, bu tarz tanımlamalara karşı olarak, nedenlerinden önce gelen sonuçlar hakkında bir felsefi görüşün olmadığıyla ilgili bir yazı yazdı. bu argümanlar antony flew tarafından reddedildi ve daha sonrasında max black'in "dolandırıcı argüman" ı, sonuçları gözlemleyen kişinin geleceği etkileyen nedenleri oluşmadan engellemeye çalışacağını bu yüzden retrocausalitynin imkansız olduğunu savundu. black'in konusunu açtığı meselelerle ilişkili olarak özgür irade ile ilgili daha kompleks tartışmalar newcomb paradoksu tarafından özetlendi.
    konu ile ilgili son zamanlardaki felsefi çalışmalar, ışık hızından daha hızlı hareket eden takyonların ve kuantum mekaniğinin zamandan bağımsız yönleri gibi konuları içeren modern fizik konusuna adapte oluyor. kopenhag universitesi'nden jan faye makroskopik zaman yolculuğuna getirilen mantıklı bakış açılarının retrocausalityi önleyemeyecebileceğini savunuyor. bu mümkün olsa bile normal nedensel ilişkilerden kaynaklananlardan farklı bir sonuç elde etmeye yeterli olmayabilir.

    - fiziksel olarak -
    varolan fizik genellikle retrocausalitye başvurmaz. buna rağmen parçacıkları hesaba katan teoriler veya zamanda geçmişe yolculukla ilgili bilgiler öne çıkan bilim insanları tarafından ortaya atılmaktadır.

    > anti-madde
    parçacık fiziğinin modern anlayışının gelişimi ile beraber retrocausality elektromanyetizma ve anti-madde gibi konuları içeren alışılmışın dışındaki şartlara model aracı olarak kullanıldı.
    john archibald wheeler and richard feynman tarafından ortaya atılan wheeler–feynman emici teorisi maxwell denklemleri tarafından kesin sonuçlarla ortaya atılan yakınksak eş merkezli dalga yoksunluğunu(?) açıklamak amacıyla yok edici girişimin zamansal formunu ve retrocausalityi kullanır. bu dalgalar neden-sonuçla alakası olmayan sadece normal dalgaları tanımlamak için kullanılan farklı bir matematiksel yöntemdir. kullanılmalarının nedeni de, yüklü parçacıkların klasik elektromanyetizmada olduğundan farklı olarak kendileri üzerinde etki oluşturmama ihtimalleridir.
    feynman ve öncesinde stueckelberg elektronun zamanda geriye hareketiyle ilişkili olarak pozitrona bir yorumlama getirdi. zamanda geriye hareket eden elektronlar pozitif elektrik yüke sahip olabilirlerdi. wheeler tüm elektronlar tarafından paylaşılan özdeş özellikleri (hepsi kompleks ,kendilerine ait kesişen hayat çizgileriyle beraber aynı elektronlar) açıklamak için bu konuya başvurdu. yoichiro nambu daha sonra tüm parçacık-antiparçacık çiftlerinin kreasyon ve imhasına bunu uyguladı ve "çiftlerin olası kreasyon ve imhası aslında imha veya kreasyon değil ama hareket eden parçacıkların geçmişten geleceğe veya gelecekten geçmişe doğru yönlerinin değişimi." olduğunu belirtti. zamanda geriye gitme görüşü bu günlerde diğer betimlemelere eşdeğer kabul ediliyor ama neden ve sonuç gibi mikroskobik fiziksel tanımlamaların makroskobik terimlerle uzaktan yakından ilgisi bulunmuyor.

  • olm ne güzel köpek lan. çocuğu koruyor ama dövenin de tanıdık olduğunu bildiğinden pasif direniş gösteriyor. tutup kolunu falan parçalar istese ama mesela hafifçe ısırıyor falan.

    çogzel lan.