hesabın var mı? giriş yap

  • muş'ta mecburi hizmet yaptığımız yıllar. muş'un yerli halkı, hakikaten değişik geliyordu, özellikle başlarda..şehrin zaten bir tane büyük caddesi var, o yolun ortasında(tam ortası), çalışır halde araba bırakıp, kaldırımda bir tabureye oturup çay içen insanı sadece orada gördüm mesela..

    neyse efendim, muş nasıl bir yer sorusuna da cevap olacak yaran olayımız şöyle..
    bir arkadaş bu meşhur caddede araçla seyrederken yolun ortasında bir yaşlı amcanın durduğunu görüp, amcanın geçmesini beklemeye başlar. amca elindeki bir şeyi yolun tam ortasında inceler..bir dakika geçer, yok..iki dakika, yok.. korna çalar, yok..

    sonunda arkadaş sinirlenir, çıkıp 'dayı ne yapıyorsun yolun ortasında, çekilsene!' diye bağırır.

    amca bütün sükunetiyle döner ve şöyle der: farzet ki odunum, etrafımdan dolaş!

  • buyuk bir sirketin ust duzey yoneticilerinden biri bir gun new york
    uzerinde balonla dolasmaya cikar. aksilik bu ya, pusulasini asagiya
    dusurur ve kaybolur. inmek icin uygun bir yer ararken bir gokdelenin
    tepesinde sigara icen bir adam gorur ve alcalir. "pardon. ben
    neredeyim acaba?" diye sorar. "yerden 500 feet yukseklikte bir balonun
    icindesin"der adam.
    yonetici sinirlenir: "sen muhendissin degil mi?" diye sorar.
    "evet." der adam. "nereden bildin?" "cunku basim belada ve sana bir
    soru soruyorum. verdigin cevap 100% dogru fakat hic bir isime yaramiyor."
    "sen de yoneticisin degil mi?" "evet sen nereden bildin?" "cunku
    yerden 500 feet yukseklikte bir balonun icinde kaybolmussun. pusulan yok,
    berbat durumdasin. fakat bu simdi benim sucum oldu."

  • şey değil mi bunlar ya ubercileri müşteri gibi çağırıp, köşede sıkıştırıp döven; havaalanı saldırısı olduğunda milleti soymaya çalışıp insanlığı ayaklar altına alan topluluk?

    hmm itfaiyeli bi söz vardı hatırlayamadım şu an.

    edit: bir üstteki arkadaşla hemen hemen aynı entariyi giymişiz. ben yazarken o entry yoktu. bence çok güzel olmuş, ne kadar yazılırsa o kadar hatırlamış oluruz.

  • hokus pokus ve abra kadabra gibi ifadeler arkasında hiçbir güç olmayan şakacı bir sihirbazın basit sözleri gibi görünebilir. ancak bu kelimeler son derece eskidir ve başlangıçta mistik güçlere sahip güçlü bir büyücülük sözleri olduğu gerçektir.

    ms. 2 yy'da romalı doktor serenus sammonicus, hasta bir kişinin iyileşmesi için boynuna bir muska takması gerektiğini söyler, abrakadabra kelimesinden türetilen üçgen bir formülle yazılmış bir parşömen parçasını, hastalığı vücuttan atması için muska niyetine kullanır.

    görsel

    abra kadabra ile ilgili başka bir teori; "konuşurken yaratacağım" anlamına gelen aramice "avra kehdabra" deyiminden geldiğidir. büyücülük, sihir bağlantısı yine var.

    hokus pokus'un, latince kutsal bir cümle olan "hoc est corpus meum" ifadesinin saptırılmış hâli olduğuna inanılır. (bu benim bedenim)

    şimdi bu kelimeleri kullanan kişilere bakıldığında ortada çok büyük bir saçmalık var.

    sihirbaz kelimesi ingilizce wizard. wys kökünden türemiş. bilge kişi demek.

    cadı kelimesi ingilizce witch. wicce kelimesinden türemiş. kadın sihirbaz, kadın büyücü demek.

    erkek olan sihirbazlar/büyücüler krallar dahil halkı eğlendiren kişiler iken kadın olan sihirbazları yakmıştır ortaçağ gerici zihniyeti. halbuki kelime kökenlerine bakılırsa iki taraf da aynı işi yapıyormuş. kadın olmak çok zor.

  • tayyip erdoğan tarafından söylenmiştir. valla kusura bakmayın dostlar. adam bu sefer haklı.

    debit: "tayyip haklıdır" diyip debe'ye girdim. güzel bir sosyal deney oldu. demek ki bombalar bu işe yarıyor.