ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
narkoz sonrası ayılma replikleri
-
babam gözüne kestirdiği hemşireye:
-benim audi'm var.
yılanların mahallesinden sağ çıkan iguana
-
video bitene kadar kendisine dua ettiğim iguanadır.
orası nasıl bi' yer lan. elim ayağım titredi yeminle.
en çok kompleksli insan barındıran meslek grubu
-
eğer kendilerine başvurmadan önce yaptığınız şey google'da hastalık belirtileri aramaksa; doktorlardır.
biraz da haklılar tabi. nihayetinde doğru teşhisi kendimiz de koysak, tedavi için doktora ihtiyacımız var.
bir defa böyle gittim ben, işte "efendim ben gelmeden biraz araştırdım, muhtemelen böyle böyle bir şeyler var" filan dedim. demez olaydım. hem iyi bir fırça yedim hem de doktor hanım benim koyduğum tanıyı boşa çıkarmak için elinden geleni yaptı. nihayetinde google haklı çıktı tabi.
işte bu da haliyle doktorlarda komplekse neden oluyor.
boşanan koca işsiz de olsa nafaka ödeyecek
-
(bkz: #86442605)
okumaya üşenenler için emsal kararın özeti:
--- spoiler ---
erkek: boşanmada kusursuz
kadın: başka biriyle aşk yaşamış, gönül ilişkisine girmiş. dolayısıyla kusurlu.
erkek: işsiz
kadın: çalışıyor ve geliri var.
sonuç: aldatılan ve geliri olmayan erkek, aldatan ve çalıştığı için geliri olan karısına mahkeme sonuçlanıncaya kadar nafaka verecek.
--- spoiler ---
şu anda samimi olarak yazıyorum, aynı durumda ben olsam ve kendim işsizken, beni aldatan ve geliri olan eşime nafaka ödemek durumunda bırakılsam ben o nafakayı ödemem.
gerekirse hapse girer yine ödemem. e ben ödemeyince sürekli hapse gireceksem de bir süre sonra "la nasıl olsa hayatım kaymış, kadın zevkinde aleminde" diye düşünür kendi adaletimi kendim sağlarım.
kimse de bik bik etmesin bana.
recep tayyip erdoğan futbolcu olsaydı
-
(bkz: emre belözoğlu)
debe edit 1: (bkz: 2010-2011 sezonu şampiyonu trabzonspor)
debe edit 2 : (bkz: minik gülce için yardım kampanyası)
çiğköfteci ali ustanın hayata küsmesi
-
bu ülkenin özeti diyorlardı ya hani bu adam için gerçekten öyleymiş. eninde sonunda herkesi bu hale çeviriyor bu ülke.
seneye görüşürüz
-
az once cinli bir i$ arkada$ima yapmak suretiyle bir irki daha bu kli$enin icine bula$tirmi$ oldum pi$man degilim. cok ho$una gitti o da bana aynisini yapti. demek ki biz de ba$ta boyleydik.
çocuklarla girilen komik diyaloglar
-
kerem(5) ve annesi femme noir arabada müzik dinleyerek yolculuk etmektedir. the last shadow puppets - the meeting place çalmaya başlar.
kerem: anne niye sorry diyor sürekli?
femme noir: çünkü üzgünmüş keremcim.
k: onu anladım, niye üzgünmüş yani?
f: çünkü sevgilisinden ayrılmış.
k: niye ayrılmış peki?
f: söylemiyor şarkıda onu.
k: sevmiyorlar mıymış birbirlerini?
f: seviyorlarmış, o yüzden üzgünmüş zaten.
k: e seviyorlarsa niye ayrılmışlar?
f: bazen olur öyle. kavga etmişlerdir mesela.
k: e biz de seninle ediyoruz ama barışıyoruz. severken ayrılmak çok saçma.
kendime not: çekirdekten yetiştirip çift terapisti yapayım oğlanı.
yaran facebook durum güncellemeleri
-
"madem ışık sesten daha hızlı, nasıl oluyor da en öndeki aracın şoförü trafik lambasının yeşil yandığını arkadaki arabanın korna sesinden sonra görüyor."
yemeksepeti 3 milyon tl ceza ödeyecek
-
magdur olan kullanicilar, parayi alan devlet. ne sikim is anlamadim.
bir türk kadınının taciz günlüğü
-
okurken bile midemi bulandıran, bazen erkek olduğum için şanslı olduğumu hatırlatan günlüktür.
bir erkek olarak çoğu zaman etek veya kısa kollu giymiş kadınlar otobüse bindiğinde insanların yüzlerine bakıyorum. çoğunluk erkeklerin yüzleri. kadınları kesen onları baştan aşağı süzen lanet gözleri görüyorum. midemi bulandırıyor. bir seviyeden sonra otomatikleşiyorum. kadınlar yerine erkeklere bakıyorum. ortamda bakımlı, farklı giyinen kadını gördüğüm anda gözlerin etrafta geziniyor. insanlığın ne kadar berbat olduğunu her seferinde fark ediyorum. eğer adam çok yakınımdaysa gidip sadece suratına odaklanıyorum. dibinde suratına bakıyorum. ama o gözler beni değil de farklı şeyleri arıyor. suratına baktığımı fark etmiyorlar çoğu zaman. eğer beyni biraz farkındalık sağlıyorsa ve yaptığı eylemin lanetliğini anlıyorlarsa kafalarını çeviriyorlar, bir daha bakmıyorlar. psikolojik savaş böyle olur lanet herif..
her zaman olduğu gibi buraya saçma sapan entryler yazacak erkek yazarların bu gerçekleştirdiğim eylemi gerçekleştirmelerini istiyorum. birkaç kez bu eylemi yapınca insan şurada şu entryi okuyunca hissettiği hislerin katbekatını hissedecektir. eylem her zaman okumadan öndedir.
napolyon'un taç giyme törenindeki türk
-
napolyon'nun tablolarını incelerken rastlantı sonucu gördüğüm şahıs. meşhur taç giyme töreninin tablosu*.
bu da bizim elemanımız. napolyon'un arkasında töreni dikkatle izliyor *
bu olay bazı otoritelere göre avrupa'nın sekülerleşme sürecindeki en önemli sembolik olaylardan birisi. çünkü normalde papalar imparatorlara taç giydirirken napolyon tacı kendi kendine giydirmiş. ressam arkadaş da büyük ihtimalle böyle bir anı ölümsüzleştirmek istemiş. esas nokta şu: gerçekten de tören esnasında bir osmanlı mensubu bulunmuş mu yoksa tamamen ressamın hayal ürünü veya simgesel bir anlatımı mı?