hesabın var mı? giriş yap

  • yarışmacılardan birinin marketten aldığı hazır sufleyi yaptığını sandığım skandal. meğer olay bambaşkaymış ve televizyonda gördüğü her şeyi gerçek sanan insanlar hala aramızdaymış.

  • bay rte ve davutoğlu'nun derin stratejisi sayesinde türkiye cumhuriyeti uyguladığı sözde dış politika ile başta ortadoğu, kuzey afrika , kafkaslar bölgesinde delicesine güç kaybederken iran 'ın fırsatı kullanıp içinde bulunduğu durumdan son hızla çıtığının resmidir.

    çok değil bir kaç sene içinde bugün hayal bile edemeyeğiniz haberler duyacaksınız iran _ amerika _ avrupa üçgeninde.

    geçmişler olsun.

    nasıl bir derin strateji ise elin oğlu imkansız denilen durumlardan müzakere ve diplomasi ile çıkıyor biz çatışmadır, silah'dır, bomba'dır, mülteci 'dir , savaş riski'dir battıkça batıyoruz ve hala dibi bulamadık.

  • sevgilisinden yeni ayrılan bir kız arkadaş:

    " bööle de açaydım bacaklarımı, gitme diyeydim !!!! "

  • barınamıyoruz hareketi‘nden gençler yüksek yurt, kira ve apart ücretlerine karşı bugün 22.00 itibariyle kadıköy bedia muvahhit sokak’ta toplanarak orada yatacaklarını duyurdular. hemen akabinde polisler tarafından uzunca süre tehdit ve taciz edilen gençler yılmadılar, polisi yıldırdılar.

    dayanışmaya da birçok kimsenin gelmesi sonrası gençler polislerin baskılarını kırıp yoğurtçu parkı’na geçtiler. #barınamıyoruz hashtagi ise kısa sürede twitter gündeminde 1. sıraya oturdu.

    süreç barınamıyoruz hareketi twitter adresinden takip edilebilir.

    tanım: birçok şehirden gencin katılması beklenen mücadele pratiği.

    20 eylül edit: bu gece itibariyle kocaeli izmit ve izmir’in de eklenmesiyle 3 ilde gençler sokakta yatıyor.

  • şu anda onun şehrinden kendi şehrime giden bir otobüsün 21 numaralı koltuğunda yazıyorum bunu. onu başka bir şehirde bırakıp tekrar beni kimsenin beklemediği o eve gidiyorum...virusten dolayı 3 aydır onu göremedim... geçen cuma biraz umut ve koskoca bir korku ile yanına geldim. acaba beni unutmuşmudur diye korktum... çok korktum... bu dünyadan yok olup gitmeye razıyım... yeter ki beni unutmasın... mutfakta yerde oturmuş bebeklerin o mutfak eşyaları ile oynama rituelini gerçekleştiriyordu... kızım dedim... bana baktı bir an... elindeki eşyaları düzenli ve sakin bir şekilde bıraktı elinden. ayağa kalkıp bana yürüdü ellerini uzattı. kucağıma aldım. başını omzuma koyup defalarca baba dedi... sonra bana evdeki insanları tanıtmaya başladı. anne anne, dede , teyze.... diye.. sanki ben onları tanımıyorum gibi... sonra bana odasını gösterdi oyuncaklarını. sonra otur dedi oyuncak oynayalım... bir odada 6 7 kisi otururken ben ayağa kalkınca baba otur diyor. giderim yine diye... otur... maalesef 4 gün sonra otur dese dahi oturmadan yola çıkmak zorunda kaldım... dün gece onu ben uyuttum annesinin 4 aylıkken uyuturken dinlettiği ninniyi açtım... gülümseyerek uyudu... 25. mayıs tarihinde vefat etmişti annesi.. üzerinden 1 25 mayıs daha geçti...

  • kakao ürünleri ile şeker ve/veya tatlandırıcı; gerektiğinde süt yağı dışındaki hayvansal yağlar hariç olmak üzere diğer gıda bileşenleri ile süt ve/veya süt ürünleri ve katkı ve/veya aroma maddelerinin ilavesi ile tekniğine uygun şekilde hazırlanan ürünü ifade eder.

    kakao , 4-8 metre boyunda ebegümecigiller (malvaceae) familyasından çikolata yapımında kullanılan bir bitki türüdür. doğal yetişme alanı güney amerika olmakla beraber, tropiklerin genelinde yetiştirilmektedir.

    kakao aztekler tarafından içecek yapımında kullanılmış, aztek mitolojisinde de yer almıştır. aztek mitolojisine göre kakao ağacı cennette yetişen “ iyilik ve kötülük ağacının” yeryüzündeki temsilcisidir.

    kakao taneleri o kadar değerlidir ki alışverişte dahi kullanılmıştır.

    aynı dönemde dünyanın diğer ucunda cenovalı bir denizci keşfedilmemiş topraklara yapacağı yolculukları sabrısızlıkla beklemektedir. işte bu denizci ve ünlü kaşif kristof kolomb dünyanın geri kalanını kakao çekirdeği ile tanıştaracak isim olacaktır aynı zamanda.

    ispanyolların amerikaya gelişinden sonra kakao ile tanışan halklar kakaoyu çeşitli maddelerle karıştırıp çikolata yapmayı başardılar. çeşitli baharatlar katarak sıcak içecek olarak tükettikleri kakaoyu, zamanla sütle ve kakao yağı ile karıştırarak karşı koyulamayacak lezzeti oluşturdular.

    kaynaklarda, ilk çikolatanın ingilterede yapıldığı, ilk sütlü çikolatanın ise isviçreliler tarafından yapıldığı yazmaktadır.

    kakao çekirdekleri temizlendikten sonra kavrulur ve kabuklarından ayrıldıktan sonra öğütme işlemine geçilir. öğütmeden sonra elde edilen ürün “kakao kitlesi”dir. kakao kitlesi preslenerek kakao tozu ve kakao yağı olarak ayrılır. çikolata üretimi için çikolata kitlesi, çikolata yağı, şeker, gerekli ise süt karıştırılarak ve inceltilerek konç denilen makinalara gönderilir bu makinalarda aroma geliştirme ve emulsiye edici ajan ilavesi yapılır. daha sonra şekillendirme yapılarak çikolata soğutularak ambalajlanır.

    içerdiği maddelerin oranına göre bitter-sütlü ve beyaz olmak üzere üçe ayrılır:

    bitter çikolata : bileşiminde en az %18 kakao yağı ve en az % 14 yağsız kakao kuru maddesi olacak şekilde en az % 35 toplam kakao kuru maddesi içeren çikolatadır.
    sütlü çikolata : bileşiminde en az % 2,5 yağsız kakao kuru maddesi olacak şekilde en az % 25 toplam kakao kuru maddesi içeren, ayrıca en az %14 süt kuru maddesi ve en az % 3.5 süt yağından oluşan, kakao yağı ve süt yağı toplam miktarı ise en az %25 olan çikolatadır
    beyaz çikolata : bileşiminde en az %20 kakao yağı ve en az %14 süt kuru maddesi içeren ve en az %3,5’i süt yağı olan çikolatadır .

    içerdiği çeşni ve dolgu maddesine göre de sade-çeşnili-dolgulu olmak üzere üçe ayrılır:

    sade çikolata, çikolata tipinin adı ile isimlendirilir. örneğin, bitter çikolata.
    çeşnili çikolata ise, çeşni maddesinin ve çikolata tipinin adı ile isimlendirilir. örneğin, fındıklı sütlü çikolata.
    dolgulu çikolata da dolgu maddesinin ve çikolata tipinin adı ile adlandırılır. örneğin, fondanlı bitter çikolata

    afiyet bal şeker olasıdır. kaynak belirtmek isterdim ancak çok adet olduğundan yapamam. bitirme tezimi yeniden yazar gibi oldum bi an.

  • 1 liralık mısırı 30 liraya itelerken cebine indirdiklerini benimle yemediklerine göre batmaları da zerre umrumda değil.

  • gsm operatörlerinin rekabeti kızıştırmadığı yıllardı. babalar çocuklarına aylık 100 kontör alır, gerisini düşünmezdi. oğlum aşık mı olmuş, ergen miymiş bakmazdı. aynı operatörde olanlara mesaj atmak 1-2 kontörken farklı operatördekilere mesaj atmak imkansıza yakındı.

    şimdilerde ise rekabet çetin. her yöne 9767000 bin mesaj hakkını 10 liranın altına almanın mümkün olduğu gibi, whatsapp gibi bedava mesajlaşma imkanı sunan uygulamalar da var. msn'i, facebook'u hiç saymıyorum bile. bu sebeple şimdiki ergenler çok şanslı. bi kızdan hoşlanınca "inşallah telefonu telsim'dir" gibi zavallı dileklere ihtiyaçları yok.

    ben şu anki imkanlarla ergen olsaydım, orta 2'deki platonik aşkım duygu'nun elini mutlaka tutardım. eminim.