ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
thy'nin asker sevkiyatında hosteslerin olmaması
-
thy'den konuyla ilgili ilk resmi açıklama geldi: senin ananı bacını o uçağa hostes yapsalar, zoruna gitmez mi?
otuz beş yaş
-
cahit sıtkı tarancı'nın şiirinden çok yeditepe istanbul'un yusuf'unu getirir akla;
"35 yaşındayım. daha hiçbir şey yaşamadım ki ortasında olayım hayatın. ama kenarındayım, o kesin"
çoğu yaşa musallat olan cümledir esasen. ancak kaç ortalı ki hayatlarımız?
30 yıl sürecek karakış
-
(bkz: winter is coming)
sokak kavgasında en etkili savaş sanatı
-
(bkz: five point palm exploding heart technique)
mecburen iki defa sokak kavgasına karıştım. birincide 10 kişiye 3 kişiydik. delikanlılık yaptım bir araba dayak yedim. tam 3 gün yataktan kalkamadım. ikincide daha tecrübeliydim. ceketimi kafama çekip cenin pozisyonunda yere yattım. yine bir araba dayak yedim ama en azından yüzüm sağlamdı. eğer benzer bir olay 3. kez başıma gelirse bu kadar tecrübeden sonra ayaklarım kıçıma vura vura kaçarım. en etkili savaş sanatı hızlı koşmaktır.
askerde hindi eti diye yenen yaratık
-
evrimin kayıp halkasıdır. ulan bi' araştırsalar, insanlık tarihi yeniden şekillenecek ama nerdee.
sevgilinin ilk kez görüldüğü an
-
gaziosmanpaşa kafe şanzelizede gördüm o an onu. üzerinde barcelona desenli abidas eşoftman üstü ve o dimdik, aşırı jöleli saçları. değişik bir dans sergiliyordu. bakmaz dedim ama elledi.
3 yıldır evliyiz tek gözle yazıyorum.
türk gençliğinin starbucks'a döktüğü para
-
helali hoş olsun, harcayın aslanlarım benim. sümeyyenur'ların talhacan'ların benzin paralarına gideceğine harcadıklarınız, aslanlar gibi ecnebinin cebine gitsin. havalarda uçuçsun latteler, makiyatolar.
gerçekten hoşlanılan kişiyleyken saçmalamak
-
bir keresinde zombiler üstüne 10 dakikadan fazla konuşarak gerçekleştirdiğim bir salaklık.
millet bardak düşürür, kekeler, midesi bulanır filan. şirin bile gözükebilir çoğu insana,
ben ne yapıyorum?
zombiler...
eğlenceli geceden eve dönünce çöken mutsuzluk
-
yaptigim bir arastirmaya gore (ciddi ciddi insanlarla oturdum konustum "*nudge* ya bişi sorucam eglenceli bi geceden eve donunde bi mutsuzluk cokuor mu sana da" seklinde 15 kisiye sordum... sonra baktim yüzdeye vuramiyorum 5 kisiye daha sordum yuvarlak hesap oldu) insanlarin yüzde 75 i (yani 20 kisinin 15 i) eglenceli bir geceden sonra eve geldiklerinde eger hemen yatip uyumazlarsa, inanilmaz bir mutsuzlukla karsilasiyorlar..
boyle sanki içini pirçik pirçik bir şeyler edermiş gibi, inanilmaz bir yalnizlik, inanilmaz bir dram.. o an yaninizda savaş ay olsa, handy cam'i ile "nasil bir geceydi" diye sorsa, kisik sesi ile korkutsa, o derece..
nette arastirdim, boyle dandik bir seyin arastirmasini yapan bir tek kendimin oldugunu farkettim.. ota boka sendrom bulan insan oglu, bu tarz bir mutsuzlukla kimse hastaneye gitmedigi, direk yatip uyudugu için bir ad bulamamis..
ben buna izmir sendromu demek istiyorum arkadas.. maksat sehrimin adi yürüsün.. paris sendromu var, kudus sendromu var, stockholm sendromu bile var niye izmir sendromu olmasin.. bu da ilime, ilçeme bir hizmetimdir.
bir oturuşta okunan kitaplar
-
(bkz: içimizdeki şeytan)
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: çinlilerden misilleme geldi.
görsel:http://c11.incisozluk.com.tr/…07/5/179515_obd4f.jpg
ülkücü diye ahmet türk'ü dövmüşler.
dekolte bluz giyip göğüs çatalını elle kapatmak
-
ahlâksızca bir hareket; zira karşıdaki insanı rahatsız eden bir tavır bu. böyle bir olayda kendimi çok kötü hissediyorum; durduk yere bir nevi sapıkmışsınızcasına bir karşılık görmüş oluyorsunuz çünkü.
tıptan daha zor olan bölüm
-
ramiz dayının öldüğü bölüm çok zoruma gitmişti.