hesabın var mı? giriş yap

  • sınava öylesine giren birini geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç.

    edit: sınava öylesine giren *herkesi* geçmek için gerekli eforu sarf etmemiş birisinin hak ettiği sonuç. bundan şikayet eden kişiler okuduklarını anlayabilseler türkçede birkaç net daha yapıp birkaç bin kişiyi geçebilirler aslında. hem sağa sola hakaret edip sinirlerini yıpratmamış olurlar.

    aylar sonra edit: başlık başa kalmış.

  • muhtemelen biz türklerin biyolojik düzenini tanımaya çalışırken sıçacak telefon..

    gece 02.30'da üç çeyrek ekmek kokoreç gömen adamın biyolojik özelliklerini hesaplamaya çalışsan ne olur amk.

  • oyuncu profesyonelce uyguladığı oyun içi sertliğinin ve oyun içi çirkefliğinin yanında hakemin görmediği anlarda oyun dışı çirkefliğe de mi başvuruyor? öyleyse güney amerikalı.

    oyuncu profesyonelce oyun içi sertlik uygularken bu sertliği pozisyon içinde çirkeflikle de mi süslüyor? öyleyse avrupanın akdeniz kıyılarından, muhtemel portekiz veya italyan pasaportlu.

    oyuncu profesyonel olmanın verdiği sorumluluğun ve futbol kurallarının izin verdiği ölçüdeki sertliğin dışına çıkmıyor mu? öyleyse orta veya kuzey avrupalı.

    oyuncu bütün profesyonel görüntüsüne rağmen, aniden dellenip, tüm dünyanın izlediği bir maçta hakeme kramponunu sallama potansiyelini mi barındırıyor? o zaman anadolu çocuğu. sen, ben, biz. vakti zamanında tarhana içtiği belli. sıcak, içten ve samimi.

  • hastane ve fabrikalarda karşımıza çıkan ve katlar arasında hızlı evrak göndermeye yarayan pnömatik tüp sistemleri, aslında çok daha büyük düşünülmüş posta sistemlerinin minyatür örnekleri. 19 ve 20. yüzyılda bazı şehirler çok karmaşık ve uzun pnömatik posta sistemleriyle donatılmış. bunların bir kısmı 80'lerde faks ve 90'larda email'in yaygınlaşmasıyla iptal edilmiş, diğerleri de teknik sorunlara yenik düşmüş:

    1865'te berlin'de kurulan pnömatik posta sistemi* 1976'ya kadar kullanılmış, zirve yaptığı 1940 senesinde toplam uzunluğu 400 kilometreyi geçiyormuş.

    paris'teki 1866'da kurulmuş, 1934'te 467 kilometrelik uzunluğa ulaşmış. dünyadaki en uzun örneği bu. 1984'te faksın yaygınlaşması üzerine kapatılmış.

    viyana'da 1875-1956 arasında daha ufak bir örneği kullanılmış, uzunluk bilinmiyor. prag'da 1887'de kurulan 60 kilometrelik pnömatik sistem 2002'ye kadar sorunsuzca işlemiş, ama o sene gerçekleşen bir sel felaketine yenik düşmüş. prag'dakinin kontrol paneli şöyle: http://upload.wikimedia.org/…/f/fa/hlavní-panel.jpg

    bu akımı başlatan ilk örnek ise 1853'te londra borsası'yla londra telgraf istasyonu arasına kurulmuş, uzunluğu sadece 200 metreymiş.

    not: peki ben buraya nereden geldim? une femme est une femme'da alfred (jean paul belmondo) filmin bir yerinde "kız adamlara bir pnömatik gönderiyor" gibi bir şey diyor. altyazıda pnömatik için "acele posta" demişler. böyle bir şeyin varlığından haberim bile yoktu ama diyalogda pnömatik, altyazıda acele postayı görünce bir şimşek çaktı. yapmışlar gerçekten.

    edit: notta varlığından haberdar olmadığımdan bahsettiğim şey pnömatik posta değil, bunun şehir çapında kullanılması.