hesabın var mı? giriş yap

  • yeğen* ve diğer yeğen* arasında geçmektedir, o sıra ikisi de 4 yaş civarıdır:

    a: serkan hadi top oynıyalım
    s: olmaz ben babama yardım ediyorum (babasının okuduğu gazetenin altına elini koymuştur, taşımasına yardım ediyordur)
    a: hiç bile de!
    s: ediyorum işte!
    a: halaaa! serkanın babası bi gazeteyi bile taşıyamıyooooooo!
    s: al sana *çat* (serkan babasına laf söyletmez)
    a: (normalde kafasını tutup ağlaması beklenirken, şöyle bi afallar. bi kaç saniye durur öylece) bak baban sen elini çekince de okuyo hadi gel top oynayalım
    s: tamam.

  • bugün rüyamda görerek çok etkilendiğim bir durumdur.

    o kadar ilginç geldi ki...
    onu küçükken yaşadığım evden aldım şu an yaşadığım eve getirdim.
    odasını gösterdim. saçlarını taradım.
    bunlar sanırım küçükken özlemini duyduğum şeylerdi.
    bir an gerçek olmasını diledim. küçük yaşta annesiz kalmanın yarası sanırım hiç geçmiyor.
    rüyamda kendimin annesiydim.

    *sözlüğü ankete çevirdinizciler ötede dursun lütfen.

    *sadece bu başlığı okuma zahmetinde bulunanların kendi çocukluğunu evlat edinseydi onunla neler yapacağını merak ettim.
    saygılar selamlar

  • - 30 yil daha bekleyelim direkt marsa gidelim uzaya cikmaya gerek yok
    neil armstrong akp bagcilar ilce kollari basgani

  • yakın gelecekte osmanlıcalarını da göreceğimiz çocuklar.

    kimseyi seyreylemedim ben
    zat-ı aliyenizden daha evla
    kimseye meşk eylemedim ben
    zat-ı aliyenizden müstesna

    (bkz: asdhashdha)

  • yahu zaten sözlükte bin tane şöyle kadın, bunu yapan kadın, onu giyen hatun vs başlık var, erkeklerin usanmadan kadınları yerdiği. hayır bunlar yetmiyor, bir de kadınlar kadınları yeriyor.

    bütün makyaj yapmayan kadınlar bu başlığa uğramış, yapanlara illaki bir laf sokmuş gitmiş.

    makyaj sevmiyorsan, saçma buluyorsan yapma gitsin. hangi motivasyon size makyaj yapan kadınlara yalancı deme, içi dökülen bina yakıştırması yapma ihtiyacı hissettiriyor. merak ediyorum gerçekten yargıladığım için değil.

  • kendini hiçbir şeye ait hissetmeme duygusudur. ne bir siyasi partiye delicesine bağlısındır ne de bir dine. he sorulursa verilecek cevapların vardır bunlara ama çoğu zaman verdiğin cevaplara kendin bile inanmazsın. memleketinin olmamasıdır. doğup büyüdüğün yer, senin için sadece doğduğun yerdir. hatta bazen o bile değildir. üniversite için başka şehire gelirsin memleketini özlemediğini fark edersin. aile sadece; seni doğurup büyüttüğü için, bunca zamandır seninle birlikte olduğu için önemlidir. 2-3 tane arkadaşın dışında hepsi aynıdır senin için. öyle fazla farkları yoktur.

    dinde olduğu gibi kendini bir millete de ait hissetmezsin. yanlış olmasın, hepsine verilecek cevabın vardır mutlaka ama huzurlu değilsindir verdiğin cevaplardan.

    iyi mi kötü mü bilmem ama ben böyleyim. ne din, ne millet, ne siyasi düşünce, ne parti, ne şehir... hiçbir şey... kötü yanı insan kendini bir şeylere ait hissetmek ister, bir şeylere sahip olmak ister. boşlukta gibisindir, sanki ölsen dünya dünya senin eksikliğini hissetmeyecek gibi. iyi yanı ise; her bağlılık aslında bir zayıflık değil midir? kafan rahattır çoğu zaman. sorun edecek pek bir şeyin yoktur. bir şeylere ait olarak nasıl yaşanacağını bilmediğin için mutlusundur da aslında. böyledir işte.