hesabın var mı? giriş yap

  • aslında krallık hakkı abisindeyken, sekizinci edward'ın daha önce boşanma yaşamış olan wallis simpson ile evlenmeye kalkmasından sonra katolik kilisesi boşanmayı tanımadığı için sekizinci edward görevinden istifa etmek zorunda kalmış ve altıncı george istemeyerek de olsa kral olmak zorunda kalmıştır.

    oldukça sinirli biri kişiliğe sahip olan altıncı george aynı zamanda kekemedir. bu yüzden kral olma görevini sevinçle karşılamamıştır. eşinin pozitif kişiliği görev süresince kendisine büyük fayda sağlamıştır. çok sigara içtiği için erken yaşta kanserden ölmüş, böylece elizabeth çok erken yaşta kraliçe olmuştur. (bkz: queen elizabeth ii)

    altıncı george tahta ölünceye kadar 16 yıl geçirmiştir. ikinci dünya savaşı'nda ingiltere'nin başında olan kral, evler ısınmıyor diye buckingham palace'ta ısıtıcıları açtırmayarak halkın gönlünü kazanmıştır. savaş sırasında diplomatik açıdan winston churchill ile en iyi ilişkileri kurmayı başaran da kendisi olmuştur.

  • hamit altıntop sakatlandığında halama akciğer kanseri teşhisi koymuşlardı.

    halam, onca kemoterapi gördü akciğer kanserini yendiğini öğrendim bugün, bu hamit hala iyileşemedi.

    bacağı komple koptu yeni bacak mı diktiler bu adama nasıl bir sakatlık bu amk.

    edit: adam yılda bi kere aklıma gelir entry yazarım, bileğini kırar. adını anmamı istediğiniz kaynananız filan varsa söyleyin yani.. biraz okkalı anarım adını direk mefta.

  • asansör tam yere çarptığında zıplamak gibi saçma birşey söyleyeceğim, hiç bilimsel olmayacak.

  • yanlış soru. çekiyor.

    bak şimdi, troll falan demeden anlatıyorum. kütle çekim kuvvetini f = g.m1.m2 / d^2 ile hesaplıyoruz. yani etkileşimde bulunan iki cismin kütlelerini evrensel çekim sabitiyle çarptıktan sonra, iki cisim arasındaki uzaklığın karesine bölüyoruz.

    evrensel çekim sabitinin değeri, mks sisteminde 6.67 × 10^(-11)

    google'dan ortalama ağırlıklara şöyle bir baktım. bir karpuzu uç değer sayılabilecek şekilde ortalama 7 kilo alalım ki çekim gücü en yüksek olsun. elmayı da büyük boy seçip ortalama 150 gram alalım. bu da kilogram olarak 0.15'e eşit.
    şimdi formülde, pay kısmında bulunanların hepsini çarparsak yaklaşık 7 x 10^(-11) çıkar. aradaki mesafeyi de küçük alalım ki sayının tamamı en büyük olabilsin. mesela aralarında 1 cm olsun. mks sistemi gereği metreye çevirirsek 0.01 eder. karesini alırsak ve ilk bulduğumuz değere bölersek elde edeceğimiz son sayı 7 x 10^(-7) olur. yani 0.0000007 newton. karpuzun elma üzerindeki kuvveti bu kadar. elma da karpuza buna eşit ama bununla zıt yönlü bir kuvvet uyguluyor. yalnız bu esnada ikisi de yeryüzü tarafından aşağıya doğru, daha büyük bir kuvvetle çekiliyorlar. dolayısıyla elmanın, dünyanın çekim kuvvetini yenerek karpuza doğru gitmesinin imkânı yok.

    evet, huzura erdin mi bunu öğrenerek sayın yazar?

    edit: bir arkadaş entry'de ciddi bir hata olduğunu ve kütle çekimini bir mıknatısın kolayca yendiğini söylemiş. aslında söylediği "kütle çekim en zayıf kuvvet" gerçeği, benim söylediğimi çürütmez, destekler. elektromanyetik kuvvet, kütle çekim kuvvetinden güçlüdür ama karpuz ve elma manyetik özellik göstermez. dolayısıyla kütle çekiminden daha ağır basan bir etkileşimleri yok. muhatap oldukları ve yenmeleri gereken makro boyutlu tek temel kuvvet kütle çekimi. bu durumda bileşke kuvvete bakarız. o da yer çekimi lehine olur.

    sürtünme zaten her türlü harekette hesaba katılması gereken bir şey ama başlığın konusu bu iki cismin birbirine çekim kuvveti uygulamadığı iddiası olduğuna göre daha derin hesaplar yapmaya gerek yok bence.

  • açılın, branşı italyan mutfağı olan eğitimli, 15 yıllık şef geldi makarna konusunda kendi püf noktalarını söylemeye.

    1- makarna sosunda kullanılan yağ, mutlak suretle zeytinyağı olmalıdır.
    2- kişisel önerim, kuru chilli biber, sarımsak ve maydonoz üçlemesini zeytinyağına ilave ederek harika bir natürel makarna elde edebilirsiniz.
    3- makarna yapacaksanız, çeşitlensin de istiyorsanız aynı zamanda; ana soslar ve türeyenleri konusunda mutlaka bilgi sahibi olun.
    4- makarnada sosun rengine takılmayın,damak tadınıza hangi şarap uygunsa sosu hazırlarken makarnaya çektirmeniz lezzet patlaması yaratacaktır. aynı şarabı, makarnayı yerken de tüketebilirsiniz.
    5- makarna mutlaka al'dente (italyanca dişe dokunur sertlikte) haşlanmalı. lakin haşlarken al'dente'den bir tık geride yani daha sert almanızı tavsiye ederim, siz kalan işlemleri ayarlayana dek kendi iç sıcaklığı ile pişmeye devam edecektir çünkü.
    6- haşlama suyunu kesinlikle dökmeyin, sosunu hazırlarken kullanın. makarnanın tüm lezzeti o suyun içindedir.
    7-haşlarken kesinlikle yağ eklemeyin, suya tuz eklemeniz lezzeti artırır lakin yağ sakın ha. kaynamaya başlayan suya tuz ekleyin, hazır kaynamaya koyulan suya tuz eklemeniz suyun kaynama süresini uzatacaktır. iyi karıştırmayı tercih edin yapışmasın diye. yağ eklenen makarna sosunu üzerinde tutmaz ve sosun içerdiği yağı da kusmasına sebebiyet verir.
    8- makarna kesinlikle yıkanmaz, yine aynı sebep tadı inanılmaz zayıflar ve sos tutmamasına sebep olur. bırakın sudan çıktıktan sonra üzerindeki nişastamsı dokusu kalsın.
    9- sebzeli makarna sevenler kök sebzeleri kullanarak orta sertlikte soya sosu ile sebzelerin aromasını bir tık öne çıkarabilirler.
    10- etli makarna sevenler etleri makarnadan bir gün önce makarnaya uygun boyutta doğrayıp, veya bütün pişecekse de marinasyona alarak etin makarna içindeki tadını öne çıkarabilirler.
    11- makarnasında parmesan sevenler size bir kötü haberim var. türkiye'de ithal olarak getiren büyük firmalar dışında kolay kolay "gerçek" parmesan bulamazsınız. yediklerinizin %95'i parmesanın italyan kültüründeki kardeşi olan ve bazı farklılıkları bulunan (bkz: grana padano) peynirdir. ortalama 3 yıl olgunlaşma sürecinden geçerek dağıtıma çıkar. kişisel tavsiyem, latteria grana padano kullanmanız olacaktır. hem fiyat performans ürünü, hem de gerçek bizon sütünden yapılan parmesana yakın damakta bir tat bırakıyor. makarnanın sosunu bağlamakta ve topping dekoru olarak kullanmakta muazzam oluyor.
    12- ev tipi anam babam usulü denilen makarna sevenler, mutlaka salçanın içine kavururken bir miktar toz şeker ilave edin. şeker diğer tüm tatların patlamasını sağlar.
    13- tuz karabiber çok kullanmamaya dikkat edin soslarda. sosları ana malzemelerinin tatlarına güvenerek yapın. makarnayı yerken, öğütülmüş veya değirmende anlık çekeceğiniz deniz tuzu ve tane karabiber kullanın. sosun içine koyulan tuz ve karabiber ile yerken eklediğiniz tuz ve karabiber bambaşka oluyor farkı gerçekten hissediyorsunuz.
    14- deniz mahsulü içeren makarna sevenleri unuttum. kişisel deniz mahsulleri makarna miksim kum midyesi, karides, kalamar, ahtapot, iç midye ve levrekten oluşuyor. bunlara ahtapot mürekkebi ve kremadan oluşan bir sos yapıp, renklendirmek için kırmızı sebzeler ve yeşil tonlar için de taze otlar kullanarak olayı kendi açımdan arşa çıkarıyorum.

    ayrıca son olarak, yıllardır makarna yaparım soslarda kullandığım villa doluca beyaz şarap ucuz ve makarnaya o kadar yakışan bir şarap ki (sos yapmak için) bunu da özel tavsiye olarak eklemeden bitirmek istemedim.

    tüm makarna severleri gözlerinden öperim. diğer püf ve sorularınız için yeşilim açık arkadaşlar. afiyetler olsun.

    edit: imla hatası.

    edit2: yüzlerce mesaj aldım, hepinize güzel cümleleriniz için teşekkür ederim. farklı tatları makarnada kombinlemeyi çok sevdiğimden genelde alışılagelmişin dışında, mutfak kültüründe sign plate dediğimiz kişiye özel tariflerim var. hayatı makarna/peynir/şarap tüketerek bir de kaliteli müzik dinleyerek yaşayan tüm güzel insanlara bilgi, birikimim ve tariflerim açıktır.

  • popüler bir efsaneyi ortadan kaldırmaya çalışayım. okumuş olabileceğinizin aksine, kara delikler emme konusunda berbattır.

    kütlesi üç güneş kütlesi olan küçük bir kara delik ile aynı kütleye sahip sıradan bir yıldızı karşılaştıralım şimdi soruyorum; bu ikisinden hangisi maddeyi daha verimli bir şekilde yakalayacak?
    “tabii ki kara delik” dediyseniz üzgünüm.

    nedenini açıklayayım.
    güneşimizin üç katı büyüklüğündeki bu sıradan yıldız, diyelim ki 2-3 milyon kilometre veya 1,5-2 milyon mil çapa sahip olacak ki bu gerçekten çok büyük.
    bu yıldıza yaklaşan, başıboş kuyruklu yıldızlar, asteroitler, toz parçacıkları, hatta başka bir gezegenle tedirgin edici bir karşılaşmayla yörüngelerinden çıkan gezegenler veya aylar hepsi sonunda yıldızın yüzeyiyle çarpışıp içine düşebilir. bunun olması için yıldızın merkezine yaklaşık 1,5 milyon kilometreden fazla yaklaşmaları gerekmez. başka bir deyişle, yıldızı bir hedef gözü olarak düşünürseniz, çok çok çok büyük bir hedef gözüdür ve hassas nişan almasanız bile vurulması kolaydır.

    ama kara deliğe bakın; bu üç güneş kütleli kara deliğin olay ufku yarıçapı 10 kilometreden azdır.
    kara deliğin yanından daha büyük bir mesafeden geçen hiçbir şey kara deliğin içine düşmeyecektir. elbette, bir gezegen yeterince yaklaşırsa, gelgit kuvvetleri tarafından parçalara ayrılacak ve gezegendeki maddenin en azından bir kısmı kara deliğe düşecek, ancak bunun için bile gezegenin oldukça yaklaşması gerekiyor.
    elbette kara delik büyüdükçe olay ufkunun yarıçapı da artar. böylece vurmak daha kolay olur. ancak aynı zamanda,olay ufkunun yakınında gelgit kuvvetleri azalır. bu da olay ufkundan geçen nesnelerin parçalanmama şansının çok daha yüksek olduğu anlamına gelir.

    şimdi samanyolu'nun orta bölgesinde gizlenen kara deliğe bakın.
    yaklaşık 4 milyon güneş ağırlığındadır. bu da yaklaşık 12 milyon kilometrelik bir olay ufku anlamına geliyor. güneşimizle karşılaştırıldığında bu büyük (neredeyse 20 kat daha büyük) ama büyük şemada son derece küçük bir hedef.
    samanyolu'ndaki çoğu yıldız, bu kara deliğe birkaç bin ışık yılından daha yakın olma tehlikesiyle karşı karşıya değildir. yani birkaç on katrilyon (birkaç 10.000.000.000.000.000) kilometre.

    süper kütleli kara delikler mutlaka olacaktır birçok gökada merkezi bölgelerinde bulunan değil tüm galaksileri yemek. üzgünüm galaktik dinamikler böyle çalışmıyor.