hesabın var mı? giriş yap

  • ornek eklemekten cekinmeyelim:

    xv.-xvii. yuzyilar arasinda, cezayir beylerbeyligi'ndeki kolelikle ilgili bir kaynak ariyorsaniz mesela,

    cezayir kole filetype:pdf

    "cezayir beylerbeyligi" kole filetype:pdf

    cezayir kole xv. xvi. xvii. filetype:pdf

    gibi kombinasyonlari aratiyor ve cikan sonuclara, tek tek bakiyorsunuz. eger cok sayfa acildiysa, en az yirmi sayfa taramadan, diger bir arastirmaya gecmiyorsunuz.

    anahtar kelime, bir kelime grubu ise, tirnak icinde aratiyorsunuz.

    ornek:

    "kurtlar sofrasi"

    "balat'in gulleri"

    gibi...

    power point sunum ariyorsaniz,

    mesela,

    "sanayi devrimi" filetype:ppt

    yaziyosunuz.

    bi de, advanced kismini iyi bir inceliyorsunuz, daha baska neler yapabileceginizi gormek icin. turkce google'da ileri arama midir bunun adi? bilemedim simdi. yani bi sey aradiniz, bi takim sonuclar cikti, sayfanin en altinda, ileri veya advanced diye bir yer olmasi lazim. orayi iyi bir kurcalayin ki, diger ozelliklerden de faydalanabilesiniz.

    ///

    soru: ingilizce dersim için, teflon, naylon, polietilen için bilimsel makalelere ve kaynaklara ihtiyacım var. nerden bulabilirim?

    benim cevabım:

    teflon filetype:pdf site:*.edu
    nylon filetype:pdf site:*.edu
    polyethylene filetype:pdf site:*.edu

    bunnarı tek tek gugıllayın. hiç değiştirmeden aynen kopi peyst. çıkan sonuçlarda, her bir madde için en az 20 sayfa tarayın. tek tek bakın sonuçlara.

    ///

    (bkz: compadrito) basligina yazilan butun ovguleri, bu basit teknikleri kullanarak eristigim bilgileri paylasarak edindim. insanlarin bilgiye ihtiyaci var, tez icin, odev icin, sinav icin, merak icin; bu basit teknikleri bilmediklerinden, bilgiye erisemiyolar. buna da gonul razi gelmiyor...

  • şu adamın asaletine, karizmasına, ûslubuna bak bir de şimdilerdeki devlet adamıyım diye geçinen tiplerin varoşluğuna bak. arada milyonlarca km fark var.

  • nasıl bir kafa ile yazıldığından emin olamasam da okurken çok güzel kafa yaptığından kesinlikle emin olduğum bir philip k dick eseri. uyuşturucu kültüründen sosyolojik saptamalar yapmasına rağmen asla sıkıcı mesaj kaygıları yığınına dönüşmeyen, daha çok birey-toplum ilişkilerine tamamen birey gözünden bakarak konusunu çok iyi işlemiş bir kitaptır. dili ağır veya zor değildir, sadece son derece gerçekçi olduğu için o kafa yapısına ve düşünce tarzına yabancı olanları zorlama ihtimali vardır, ama öyle ya da böyle bir şekilde yazarın ve baş karakterin yaşadıklarını kısmen de olsa deneyimlemiş olanlar tünelin ucundaki ışığı göreceklerdir.

    film olarak ise doğrusu keanu reeves o karakter için yapılabilecek en mantıklı seçimlerden birisidir diyebilirim, çünkü ruhsuz suratı ve ifade yeteneksizliği ile boş bakışlı ve kafası karışık bir bağımlıyı ondan daha iyi canlandırabilecek fazla insan yoktur, en azından tanınmış hollywood çevresinde.

    unutmamak gerekir ki bazen eserlerde kullanılan yabancı dillerin amacı "dil zenginliği" katmak değil, olayın, karakterin veya genel olarak eserin bütününün anlatmak istediği yabancılaşma ve ruhsal kopmayı pekiştirmektir. haliyle almanca pasajların çevirilerinin türkçe basımında olmaması doğru bir karardır, böylece fred'in yaşadığı kopukluğu ve uzaklaşmayı daha rahat anlıyoruz. her zaman her şeyi bilip anlamak zorunda değiliz, bazen metinlerin karşılıkları ve/veya anlamları değil sadece varoluşları ve orada olma sebepleri, içerikleri değil de biçimleri, onların asıl amacını ve anlamını dikte eder. bu kitabın kanıtladığı bir diğer nokta ise philip kindred dick'in iyi bir bilim kurgu yazarından önce iyi bir "yazar" olduğudur.

  • olay beyoglu'nda bir kafede yasanmistir.
    olayin kahramanlari ayni masada oturan 3 arkadas ve yan masalarinda oturan bir zencidir.

    3 arkadas kendi aralarinda zenci arkadasi gostererek konusmaktadirlar,

    - ark1- oglum bu herifte bu kadar alet vardir simdi.(sag el sol dirsekten tutulmus halde diger arkadaslara gosteriliyor)

    - ark2- kesin bu kadar kalindir...(sag el sol bilegi tutmaktadir ve kalinligi isaret etmektedir)

    - ark3- oglum bu herif seni bisikse ne olur?

    -zenci-(yan masadan hafifce kafasini cevirerek cevaplar)

    --yipranir...

  • vizyonlu insanlar için doğru olan sanıdır...

    kıskançlıktan kırılcaksınız ama siz daha yan sokağa gidemezsiniz bu ekonomide.
    dünyayı gezdi insanlar, iş yerinde falan her tatilde avrupa, asya...

    vizyonla alakalı bir durum.

    -cep telefonu, bilgisayar falan okey ucuz değildi ama araba parası değildi mk.
    -içki serbestti, festivaller vardı, dünyaca ünlü konserler olurdu.
    -liselerimizden amerika'nın ivy league okullarına öğrenciler giderdi her sene.
    -her şey pahalıydı ama ay başı misal memur'un kasap ayıydı, ayda 1 olsa da et alınırdı evlere.
    -tavuk kanatları çöpe atardık amk şimdi kemiğini yersiniz açlıktan.

    hep fakir bir ülkeydik ama asla ve asla bugünkü kadar aç ve bugünkü kadar aciz değildik. öyle bir tweetle falan sana diz çöktürecekler yoktu.

    olm eti geçtim, kuruyemiş yiyemiyorsunuz lan gelmiş bize bok atıyorsunuz ahahaha...

    taksimde sabahlamak, beşiktaş'da takılmak, kadıköy sahilde gezmek falan %100 güvenli ve sıfır araptı olm...

    ya tatile herkes gidebilirdi demiyelim ama bugünkünden çok daha fazla insan giderdi.
    otele parası yetmeyen pansiyonda kalırdı, şimdi pansiyonlar butik otel diye resortlardan pahalı amk.

    tatile giden var mı baba parası olmadan harçlıklarla?
    olm bizim lisede babası apartman görevlisi olan çocuk vardı, devlet okulu hata olmasın.
    interrail yaptı universite 2'de para biriktirip.
    bugün 7 sülalesi birleşse gidemez, para çöp ve değeri yok.

    neyse yazarsam daha fazla, sinirken kendinizi silkersiniz diye susuyorum

    debe editi: arkadaslar amacim siyaset degil sadece gozlemlerim. daha guzel bir ulke mumkun, her kim yonetirse yonetsin. uzuntum buna, dunyayi geziyorum is icin, gelire gore en pahali gidanin turkiye'de olmasina uzuluyorum.
    bana kizmayin, yonetenlere kizin. oy verdiyseniz hesabini sorun, bu illa istifa demek de degil. tuttugunuz takimi elestirince rakip takimli olmuyorsunuz. sevgiler

  • başlık: kız arkadaşım sikimi film izler gibi izliyor

    @1 bi köşeye oturuyor öyle izliyor

    @2 kisa film seviyo demek kiz

    sonraki 12 sayfa @2 ye helal gardaşımlar bravolar tebrikler methiyeler....

  • ilk entryi yazanın aklına işlenmiş endişeyi gösteren durum.

    haberi bile "pkk sevici falan değilim" şerhi ile yazabilmek memleket genelinde olduğu gibi sözlüğün de ne hale geldiğinin göstergesidir.

  • kesinlikle kınıyorum. konuşmacıları tehdit etmek, sesini kesmek gibi topluma örnek olacak eylemler yerine su içmesi büyük ayıp gerçekten.

    edit: imla

  • 51 km.

    gidiş dönüş toplam 102 km.

    muhtemelen anadolunun bağrından istanbul'a bakan adam bize "g e r i z e k a l ı s ı n ı z" diyordur.

    edit: en beğenilenlerimde yukarılara doğru yükseldikçe üzerime alınıyorum ama :( arkadaş en son honda activa motosikletlere baktım; ne kadar yakıyor, işe bununla gitsem kurtarır mıyım diye... yok anasını satayım! şuncacık motorla bile şirketin verdiği yol parasının iki katı benzin tüketiyor olurum ayda. o derece uzak yani...

    temmuz 2016 editi: hehe!! işyerim taşındı, artık 41+41= 82 km. şimdi, "20 km için mi seviniyon yarraam?" diyecekler olabilir; evet yarraam 20 km için seviniyom. çünkü eskiden 6'da çıkıp 8:30'da evde olurken, şimdi 5'te çıkıp 6:30'da evde oluyorum.

    ağustos 2016 editi: ben de taşındım; artık 21+21=42 km. ıs ıs ıs ıs.

    gördüğünüz gibi mesafe giderek kısalıyor! umarım ilerleyen zamanlarda işyerimle ortak bir noktada buluşup sonra ters yönde tekrar uzaklaşmaya başlamayız.

    nisan 2020 editi: çokça soran oluyor son durum nedir diye; 2020 mart itibariyle ankara'ya taşındım, ev ile iş arası mesafe 8 km, araba ile ulaşım 7 dakika, toplu taşıma ile 25 dakika :)

    ankara rocks biçassss!!!
    viva la başkent!!

    ocak 2022 editi: yine taşındım! 2021 ağustosta kavaklıdere’den çayyolu’na geçtik. mesafe 15 km’ye çıktı ama sürede kayda değer değişiklik yok. arabayla 15-20 dakika, toplu taşımayla yarım saat. ben niye sürekli taşınıyorum aq?

    ankara hala rocks biçalar!!!

  • 4 gün ve aşağısından bahsedenlerin şov yaptığını düşünüyor ve bir hafta kâfi deyip aranızdan ayrılıyorum,selametle...
    not: pasaklı sensin. kendi diyen,kendi olur. damdan düşen kel olur tşk:)