hesabın var mı? giriş yap

  • bence mevzuat direkt şöyle olsun da kurtulalım. böyle adım adım olması biraz baydı:

    - eğer rte en fazla oyu alırsa cumhurbaşkanı seçilir.
    - eğer bir aday rte'den daha fazla oy alırsa seçim rte en fazla oyu alana kadar tekrarlanır.

  • yürüyüşlerde, kamplarda, kısacası doğa ile ilgili tüm aktivitelerde yanınızda taşıyabileceğiniz ve deprem çantanızda da taşıyabileceğiniz acil durum termal battaniyesinden biraz bahsetmek istiyorum.

    diğer bir isminin uzay battaniyesi olmasının sebebi nasa'nın marshall space flight center tarafından 1964 yılında abd uzay programı için geliştirilmiş olmasıdır.

    polietilenden oluşan ince plastik bir film ve yansıtıcı olarak metal kaplama maddesi içeren bu örtüler, 0,45mm kalınlığında olup altın ve gümüş rengindedir ve yayılan ısının %97'sini muhafaza eder.

    uzayda kullanım sebebi; polyimid(sarı rengi veren madde) maddesinin uzay ortamında dayanıklılık sağlaması, soğuğa(-260 derece) ve sıcağa(480 derece) karşı geniş sıcaklık aralığında kullanılabilmesi, kolay vakumlandığı için yer kaplamaması ve ultraviyole ışınlara ve radyasyona karşı dayanıklı olmasıdır.

    üretim şekli: saf alüminyumun yüksek sıcaklıklarda buharlaşmasını sağlayarak ince ve dayanıklı bir filmin alt yüzeyine vakumlanmasıyla yapılmaktadır.

    ana kullanım amacı: alüminyum termal battaniyesi ya da uzay battaniyesi, su geçirmez ve rüzgar geçirmez olduğu için birçok acil, ilk yardım ve hayatta kalma kiti içinde bulundurulur. bunun yanı sıra, düşük ağırlıkları ve küçük bir alana sıkıştırılabilmeleri, açık hava tutkunları ve acil çalışanlar arasında popüler hale gelmiştir. bu battaniyeler maratoncular ve dayanıklılık gerektiren diğer spor dallarında yarışmaların sonunda veya hava soğuksa yarışmadan önce beklerken de verilir. malzeme, iletken izolasyon malzemesiyle birlikte kullanılabilir ve deprem çantası, ilk yardım çantası kısacası hayatta kalma çantalarının içinde de bulundurulabilir.

    ilk yardımda, battaniyeler hipotermiye karşı önlem almak veya karşı koymak için kullanılır. üç aşamalı bir aksiyon bu amacı kolaylaştırır:
    - folyo hava geçirmediğinden dolayı konveksiyonu azaltır.
    - terleme nedeniyle oluşan ısı kaybı azaltılır.
    - yansıtıcı yüzey, termal radyasyon(cismin sıcaklığı sayesinde ilettiği enerji) nedeniyle oluşan kayıpları engeller.

    sıcaklarda güneşten korunmak ve gölge oluşturmak için kullanılabilir.
    kampa gittiğinizde çadırın üzerine örtülebilir.
    vücudumuzu sararak folyo ile havadan izole şekilde vücut ısısını içeride tutabilir, -20 dereceye kadar koruma sağlanabilir.
    altımıza sererek yerden gelen soğuğu izole edebiliriz.
    mahsur kalınan durumlarda fark edilmek için yansıtıcı özelliği sayesinde reflektör gibi kullanılabilir.

    ek bilgiler:
    -acil durum alüminyum termal battaniyenin yanı sıra abd ordusu da benzeri olan ''yaralı örtüsü'' kullanır. bu termal battaniyeye kıyasla benzer malzemeler ve güçlendirilmiş dış katman ile desteklenir, daha fazla dayanıklılık ile ısı sağlar fakat hacim ve maliyet açısından fazladır. yer belli olmasın diye kamuflaj rengi(yeşil) kullanılır.
    -çok soğuk iklimde bivouac çantalarının iç yüzeyinde astar olarak da kullanılır.
    -taliban bu battaniyeleri nato güçlerinden korunmak ve fark edilmemek için, termal kameralara ısı izi vermemek için kamufle olmak için kullanmıştır.

    diğer isimleri: uzak battaniyesi, alüminyum termal battaniye, yanık battaniyesi, hipotermi battaniyesi, termal folyo, ilk yardım battaniyesi, acil durum battaniyesi, güvenlik battaniyesi, mylar battaniyesi, hava battaniyesi.

    kaynak 1, kaynak 2

  • kitaplarını düşünüyorum. bir kez gittiğim konferansını, ve o konferansta "bu adamın öğrencisi olmak ne büyük şanstır" diye iç geçirdiğimi düşünüyorum. çıktığı televizyon programlarını düşünüyorum.

    bu adam şu an hapiste. melih gökçek başkentin belediye başkanı. şaban dişli, zahid akman dışarıda. kemal unakıtan muhtemelen yatakta. cleveland'dan, rabbinin gösterdiği hastaneden döndü. oğlu yumurta işlerinde ne durumda bilmiyorum. necmettin erbakan da hapiste değil. kadir topbaş istanbul büyükşehir belediye başkanı. recep tayyip edoğan türkiye'nin başbakanı. abdullah gül cumhurbaşkanı. haşim kılıç anayasa mahkemesi başkanı. hüseyin çelik milli eğitim bakanı.

    erol manisalı hapiste.

    hüseyin üzmez dışarıda, erol manisalı hapiste.

  • "cümbür cemaat gezip tozmalarda, en fazla 36 fotoğraf çekme/çektirme, o da bir kısmı önceden kullanılmadıysa tabi, hakkının olduğu kasvetli ve de sınırlı zamanlar" olacaktı. sığmadı.

    2 adet fotoğraf makinesi getirildiyse eğer, şanslı zamanlardı. kişi başına kaç poz hakkı düştüğü hesaplanır, mümkün mertebe o hesaba sadık kalınırdı. şımarıklık yapma hakkı, ortamın en küçüğüne verilirdi elbette. bazen en güvendiğin poz yanmış olur, kahrından geberirdin. zaten 34'ten sonrası çok sakattı. 36'nın patlamama ihtimali de çok zayıftı. bunlar tabi hep tecrübeyle sabitlik kazanıyordu. ergenliğin son dönemlerinde hangi noktalarda fotoğraf karesine dahil olacağın üzerine biraz üstatlaşmış olunurdu. kıymet bilmek denilen şey vardı.

    toplu fotoğraflarda maymunluk yapma ekolü de bu döneme rastlar. sırf o dönemden kalma fotoğrafları açığa çıktığı için bunalıma giren arkadaşlarım var. şu an gökhan güney falan dinliyorlar.

    bir de bunu video kaset dönemi vardır ki, dakikaları bölüştürmek ciddi bir matematik gerektirirdi. bununla ilgili bir örnek gelmedi aklıma.

    velhasıl güzel ve de çok hoş zamanlardı demeyi çok isterdim. ama sikim gibi zamanlardı. şimdi ne güzel, çek, beğenme, sil. ooh mis. kafan rahat. lanet olsun 36 poz'lu zamanlara. seni seviyorum 16 gb :)

  • ingilizce konuşurken, değil "interneyyşınıl" demekten çekinmek, "enternasyonal" bile diyebilirim. ağzıma o sırada ne geldiyse. allahın italyanı "internatzionaaalleeee" filan gibi bişey deyince sevimli oluyo, ben türkçe sesleriyle ingilizce konuşunca hıyar mı oluyorum. benim tek amacım en yakındaki ucuz oteli bulmaktır, varsın bana yol tarif eden kişi içinden mükemmel ingilizce telaffuzuyla "hıyara bak hotele otel dedi" diye düşünsün. düşünmüyosa da ne ala, yeter ki gönüller hoş olsun, insanlar kardeş olsun, hayat bayram olsun...

  • teşekkür ederim, beni hayata kazandırdığınız için.
    ilk başladığım okuldan atıldım ben. evet 1. sınıfta okuldan atıldım. okuma yazma öğrenemedim. ilk öğretmenim anneme çocuğunuz gerizekalı buna göre özel okullar var minvalinde birşeyler demiş. bu okuldan alın demiş. doktorlara gittim, testler yapıldı. gerizekalı olmadığım anlaşılınca sömestrda başka bir okula geçtim. ordaki öğretmen biraz özel ilgi göstererek okuma yazma öğrenmemi sağladı. hala çarpım tablosunu ezbere bilmem ama adını ilk 5te sayacağınız bir lisede okudum, başka okullardan burs aldım. mühendis oldum. şuan adını ilk 5te sayacağınız bir kurumsal şirkette çalışıyorum.

  • adamlar ''şikayet var'' diyerek evini basıp karına, sevgiline, bacına veya da anana tedbir amaçlı bilmediğin bir yerde 48 saat el koyarsa o zaman bende derim why so panic bro...

    zorunlu edit: ''why so panic'' entry'e dayanamayıp silip çok uzaklara kaçmış ama bizde hatırası mevcut, rahat olsun.

    ekran görüntüsü