hesabın var mı? giriş yap

  • ömür boyunca başka hiçbir yerde görülemeyecek hürmettir. öyle bir hürmettir ki insana kendini değerli hissettiren şeyler listesinde ilk üçe girer. "bi şey lazım mı abicim?, bi salata daha ister misin?, çay da alır mısınız abicim?". iki ay uzak kaldıktan sonra ilk defa gören annemden daha iyi bakıyolar. kebapçıdan bi çıkıyorum sanırsın bir paşa, bir şehzade.

    ben bu hissi pizzacıda "hamuru incecik olsun mu?" sorusunda yaşayamıyorum. veya bir lira farkla kolanızı ve patatesinizi king boy ister misiniz? benim gururumu böylesine okşamıyor. ama bir "hemen yeniliyorum abi ezmeyi" beni mest ediyor. şimdi yolu adana kebapçılarına düşmemiş, kebap diye bir kısım et parçaları yedirtilmiş olan kitle ne diyor olm bu? diyebilir ama durum bu. diyeceklerimi buraların meşhur bir sözüyle sonlandırıyorum. "o yediğiniz abur cuburlar boy boy, şimdi bi acılı adana olacak idi oy oy."

  • tarihi eserlerin reklamını yapıp ülkeye turist çekeceğine gördüğü yerde namaz kılmaya çalışan bir zihniyet...

    hiç cami yok ya ülkede.

    edit: ne sövmüşsünüz be:) tamam ulan kılın. hatta şehitler köprüsünü de cami yapın, yazın orada kılarsınız.

  • japon devletine resmi başvuru yapmış ve gerekli şartları karşıladığı tescillenerek japon vatandaşı olmuş bir kişinin işlediği suçtur.

    kafa almıyor sanırım bazı şeyleri?

  • kızabilir, kusabilir, sevmeyebiliriz ama şimdilik doğru bir karar. benim evim yok kardeşim, bırakın ben düşük faizle bir ev alayım sen ondördüncü evini sonra alırsın.

  • an itibariyle evde akşam çayının yanında canım tatlı çekti. çocukluğumdan beri amansız bir şöbiyet aşığı olarak, yemeksepeti'ne bir bakayım joker falan varsa sipariş vereyim dedim. joker çıkmadı maalesef. sonra baktım güllüoğlu var, 1 kg şöbiyet söyleyeyim dedim. evde 5 kişiyiz ancak yeter diye düşündüm. ve evet fiyatı görmemle şok oldum. 1 kg şöbiyet 160 tl.

    sonra oturdum maaşımı hesapladım. ayda 25-26 iş günü çalışıyorum. 25 gün çalıştığımda günlüğüm 160 tl ye ancak geliyor. 26 çalıştıysam 160'ı bile göremiyorum. yani orta sınıf maaşı sayılabilecek maaşımın 1 günlük kısmı ile akşam canımın çektiği tatlıyı alamıyorum. 9 saat mesai yaptım ve karşılığında bir kilo tatlı alamadım. emeği geçenlerin ağzından burnundan gelsin yedikleri içtikleri.

  • mutsuz bir evlilik bir insanın başına gelebilecek en kötü şeylerden biri.
    işin mi kötü, değiştirirsin. arkadaşların mı nankör, hayatından defedersin. ailende mi pislikler var, görüşme; neticede sen seçmedin onları, doğumunla gelen bir eklenti paketiydi hepsi.

    oysa evlilik öyle değil.. sırtına zibilyon tane umudu, hayali, planı yüklenip evleniyorsun biriyle. sen seviyorsun. sen seçiyorsun. sen yürüsün istiyorsun. aşkınız kabından taşıyor, çocuğun oluyor. ama olmadı mı olmuyor, yürümüyor.. isteyerek seçtiğin ve bir nikah memurunun önünde "evet" diyerek başladığın hayatı, bir başka salonda, bir hakimin karşısında "evet, boşanmak istiyorum" diyerek bitiriyorsun.

    bugün anneler günü.
    kızım babasında.
    sabahın beş buçuğunda, gözleri çakmak çakmak geldi yanıma.
    "gitmek istemiyorum, anneler günü bugün, seninle olmak istiyorum" dedi.
    baba günü bugün dedim.. gitmezsen üzülür dedim.. yarın acısını çıkartırız biz dedim..

    "kahretsin ki beceremedik geçinmeyi..
    yanlış insanlar seçmişiz evlenmek için..
    mutsuz olduk, mutsuz ettik..
    affet kızım, üzüntümüzü senin üstüne de bulaştırdık.." diyemedim.

    baba günü bugün dedim.