hesabın var mı? giriş yap

  • eski bir lc waikiki satış danışmanı olarak bela okuduğum kadındır. kabinlere ped yapıştıranlar, donu yırtılırcasına osuranlar, soğan gibi ter kokanlar .... insanlıktan soğuttular beni allahın belaları.

  • gecenin karanlığında karşı apartmanda beliren komşu kızının, onca soğuğa, zatürre tehlikesine rağmen saatlerce "bir kez olsun kıpırdamayışı" bile bir kuşkuya mahal bırakmadan kesilmesi. hem de en tarz, en kasıntı pozlarla. annenin "oğlum kafayı mı yedin? donacaksın orda gir içeri" çağrılarına karşılık vermeyeşin ardından sabah karşı balkonda duran şeyin kova içine ters dikilmiş vileda sopası olduğunu farketmek. (bkz: miyop) (bkz: karanlık)

  • sıkılacak insan villada yine sıkılır. yıllardır yaptığım şey bu. kimse de bu karı tek yaşıyor yollu herhalde demedi, pislikten tozdan hastanelere düşmedim, anamın evine hasret kalmadım. nasıl kafalar var anlamak mümkün değil.

    edit: destek mesajlarınız için teşekkürler. kutu dolup taşmış. ya samimisiniz ya yavşıyorsunuz hadi hayırlısı.

    edit: yoğun çalışmaktan bakamadım ama kutu patlamış, yıkmışsınız buraları ibneler. yüz milyonuncu defa yavşıyorlar yazılmış. vay a.q! ağzım da bozuk, burdan birine de vermem, ev de benim, keyif de benim. gömen de sağ olsun. hadi kaçtım.

  • günlerden bir gün arkadaşlarınızla diablo 2 oynamak için bilgisayar başına geçince şöyle bir bakayım diye ekşi sözlüğe girersiniz ve sol frame' de bir başlık görürsünüz. ilginizi çeker bu başlık ve açar okumaya başlarsınız. girilen genelde komik, kinayeli, serzenişli yazıların arasında bir yazı dikkatinizi çeker "vay benden başka böyle düşünen adamlar da varmış." dersiniz. nickine şöyle bir bakar aratır yazılarını okumaya başlarsınız. sizin gibi yeni bir yazardır, o da yazdığı ilk yazılardan biridir şans eseri tam o anda ekşi sözlüğe girip fark etmişsinizdir onu. sonra aklınızda kalır ismi, hergün onlarca yazarın yüzlerce yazısını beğenmenize rağmen bu yazarın adı aklınızda kalır. öyle badi butonunu falan kullanmayı bilmediğinizden her seferinde arama butonuna basıp yazdığı yazılara bakarsınız, sessizce takip edersiniz yazılarını. "ben buradayım seni takip ediyorum" temalı bir yazı yazrsınız arkadaşınıza. bir gün bir yazısı sizi çok şaşırtır aylarca seninle aynı kafadan olduğunu düşündüğün adam aslında bayandır. bu şekilde yıllar* geçer yazılarını okudukça kafa yapınızın ne kadar uyumlu olduğunu anlarsın. bir gün artık dayanamaz selam edersin, haliyle pek sıcak karşılamaz senin selamını ama bir şekilde sürer diyaloğunuz. sonra bir gün birden bir şekilde o da seni fark eder. görüşmek istersiniz ama kader buna izin vermez çünkü daha zamanı değildir. iş için bir çok defa onun bulunduğu şehre gitmene rağmen kah onun sınavı olur**, kah sen arabayla şarampole uçar ölümden dönersin* defalarca denersiniz ama bir türlü görüşemezsiniz çünkü daha zamanı değildir taşlar yerine oturmamıştır. konuşmaya devam dersiniz sürekli her gün zevleriniz ne kadar kesiştiğini ne kadar uymlu olduğunuzu fark edersiniz. kimseyle konuşamadığınız muhatab bulamadığınız şeyleri konuşur gece saat 10-11 gibi "5 dk konuşup yatayım sabah işe erken gidicem" derken ne olduğunu anlamadan saati sabahın 4 ü edersiniz. bir gün ne olduğunu o an anlayamadığınız bir sebepten kavga eder ve konuşmama kararı alırsınız. için için üzülseniz de belli edemezsiniz gurur herşeyden önemlidir çünkü. şuydu buydu derken tekrar konuşmaya başlarsınız ve size bir süre sonra konferans için oturduğun şehre geleceğini haber verir. korkuyla beklersiniz o günü bu kadar zamandır uğraşamanıza rağmen türlü felaketler ve kaderin oyunları sonucu görüşememişsinizdir. o gün sonunda gelip çatar ilk defa o gün telefondan sesini duyarsınız heyecanlanırsınız. ve onu, 4 sene boyunca yazılarını takip ettiğiniz hayal ettiğiniz, hayallerinizde göklere çıkardığınız kişiyi köprünün üzerinde size doğru yürürken görünce yanınıza gelip konuşmasını duyunca hiçte hayal ettiğiniz gibi olmadığını hayallerinizdekinden çok daha mükemmel olduğunu görürsünüz. şimdi onu o köprünün üzerinde hafif tebessüm ederek size bakarken görüşünüzden tam 4 ay sonra onunla evliliğe doğru adım adım ilerlerken bazen 4 sene önce sözlüğe girip sol frame de onun yazısını görüşünüzü hatırlar ve "işte hayatı değiştirecek mükemmel tesadüf böyle bir şey olsa gerek" dersiniz.
    (bkz: bu da böyle bir anımdır)

  • "alkol aldıktan sonra aklıma geleceksen kelle paça'dan ne farkın var?"

    adam ciddi ciddi aforizma yardırıyor.

  • kanuna göre bekâr, topluma göre boşanmış, anneme göre başına kalmış, kardeşlerime göre güçlü, arkadaşlarıma göre kafası rahat, kızıma göre ayakta, kızın babasına göre allah'a yakın, müdürüme göre sorunsuz.

    bence ise, dışı seni içi beni...

  • adam canlı yayında milletin ağzına 35 cm'lik büfe tipi salamı iteleyerek soktu, böyle konularda hayatta sırtı yere gelmez.