hesabın var mı? giriş yap

  • rıza kayaalp'i türkiye cumhuriyeti vatandaşı olarak görmediğim için benim de dahil olduğum küme.

    çok açık söylüyorum, gezi direnişine karşı çıkan, ''ama otobüsleri yaktılayyyyy, kabataş'ta türbanlı bacıma işedilerrrr.' diyen herkesi vatan haini ve halk düşmanı olarak görüyorum.

  • mümkünse arkamdan kimsenin söylemesini istemediğim cümle.. ben ki uyurken kapalı televizyonun çük kadar kırmızı ışığından rahatsız olan adamım, öteki tarafta onca florasan, spot ışığında siksen yatamam.. deliksiz uyusun cümlesi daha makbuldür.. çünkü yaşamında gün yüzü görmedi bu müstakbel rahmetli..

  • feminist bir annenin entelektüel kızı olarak, hollywood’un erkek egemen yapısı içinde kendine ait bir alan yarattı katharine hepburn. bununla da yetinmeyerek hayata karşı duruşuyla “diğerlerinden” hep bir adım önde oldu. bir röportajında “kayda değer bir hayat yaşadım, ama annem ve babamla karşılaştırıldığımda vasat kalıyorum" demiş olsa da o hep farklıydı… kurallarını erkeklerin koyduğu bir dünyada kendi doğrularının peşinden gitti ve inandıklarından hiç ödün vermedi. parasız röportaj yapmayı reddetmesi, hayranlarından uzak durması, özel yaşamını gizli tutmak istemesi bu ödünsüz tavrının yansımasıydı hep. onu diğerlerinden ayrı kılan bir özelliği daha vardı şüphesiz, hayatı boyunca yaşadığı fırtınalar. bu fırtınaların en büyüğü spencer tracy ile “woman of the year” filminde rol almasıyla başladı. bu film stüdyosuna adım attığında, hep hatırlarda kalacak bir aşk hikayesine de adım attığının farkında değildi hepburn. sahne arkasında tracy ile büyük bir aşk yaşamaya başladı. fakat tracy 1928’den beri evliydi, üstüne üstlük koyu bir katolikti ve bu eşinden boşanmasını imkansız kılıyordu. ikili hiçbir zaman evlenemedi bu yüzden; ama ilişkileri tracy 1967 yılında ölene kadar sürdü. birlikte dokuz filmde rol aldılar. sinema tarihinin en mükemmel çifti olarak gösterilen hepburn ve tracy, halen hollywood’un en büyük ilham kaynaklarından biri. aşkları tüm olanaksızlıklara karşı direnmişti. " onun için her şeyi yaparım" diyordu katherine hepburn. spencer tracy de evli olmasına karşın 30 yıla yakın bir süre yalnızca katherine hepburn’u sevdi. ölürken de yanındaydı sevdiği kadın.

  • birisi turizm ve otel yönetimi okulunun tiyatro kulübünü kurmuş, diğeri de tiyatro bölümünde turistmiş gibi duruyor.

  • kadının biri kocasını 3 erkekle aldatıyormuş.
    hergün kocası evden gidince 3 adam eve gelir ve kadınla yatarmış.
    kadın yine böyle bir günün sonunda adamlardan birisine demiş ki;

    - 'sen yarın gelirken bir tepsi dolma yaptırıp getir'; diğerine,
    - 'sen de bir büyük kap ayran getir.' demiş.
    diğer adam çok fakir olduğu icin ona,
    - 'sen de... boşver, sen hiç bir şey getirme demiş.

    ertesi gün gelmiş fakat kadın bugünün günlerden pazar olduğunu unutmuş, eteği tutuşmaya başlamış.
    - 'eyvaah' diyerek kocasının yanına gitmiş.
    - 'sen bugün kahveye filan gitmeyecek misin? ben evde temizlik yapacağım deyip kocasını zar zor da olsa evden yollamış.

    kocası gittiği gibi 3 adam da eve gelmiş kadın demiş ki;
    - 'siz hemen gidin. kocam buralarda!' tam bunu söylerken zil çalmış.
    kadın 'eyvah' demiş, 'geldi galiba!' adamları sağa sola saklamış ve kapıya bakmaya gitmiş.

    kocasını karşısında gorunce 'ne oldu?' diye sormuş adam da
    - 'yahu karnım cok acıktı. bana dolma yapsana, canım çok istedi' demiş.
    kadın - 'allah'ım bir tepsi dolma olsa da yesek!' demiş.
    elinde dolma tepsisi olan adam çıkıp yanlarına gelmiş. kadının kocası şaşırmış.

    - 'sen kimsin yahu?!' diye sormuş. adam sakin bir şekilde;
    - 'ben allah tarafından geliyorum. karınız dolma istedi.' demiş. ve hemen çıkıp gitmiş.
    kadının kocası olayın şokunu atlatamadan...

    - 'yaa tamam da..' demiş bu sefer koca,
    - 'bu ayransız gitmez. sen bari bi ayran yap 'kadın büyük bir sevinçle;
    - 'allah'ım bir damacana ayran olsa da içsek' demiş. ayranı getiren adam çıkıp gelmiş.

    kocası tabii çok şasırmış. - 'sen de kimsin?' demiş.
    adam da diğeri gibi,
    - 'ben allah tarafindan gönderildim. karınız ayran istedi' diyerek çıkmış gitmiş.
    kocası hayretler içinde, kendi kendine 'bizim karı ermiş mi oldu ki?' diye söylenmiş.

    kadınla kocası yemekleri yemişler ama 3.adam hâlâ saklanıyormuş.
    1 saat geçmiş, 2 saat geçmiş. 3 saat derken adam dayanamayıp çıkmış yerinden.

    kadının kocası bağırmış,
    - 'ulan sen de kimsin?!!'
    adam:-
    -'ben allah tarafindan geliyorum. boşları almaya geldim...

  • "ayrıca milleti donuna kadar soyarken de utanmadık" diye devam etmesini bekledim, etmedi.

    ölse de kurtulsak artık.