hesabın var mı? giriş yap

  • - 5 kisi kalenin kapisini acabilecek misiniz? yardim ister misiniz?
    - gerek yok, biz kendi yagimizda kavruluruz..
    - yapmayin soyle espriler arkadasim, geriliyorum ya..

  • tum pegasus ailesine ve turkiye'ye gecmis olsun.

    cok cok ucuz atlatilmis bir kirim. ucagin ciktigi yer hemen thy teknik basta olmak uzere diger sirketlerin teknik hangalarinin onu, hemen arkalarinda kargo sirketleri var, teknik'e bakima giden ucaklarin yakit tanklari genelde bos olur ama mazallah bir temas durumunda cok daha vahim sonuclar ortaya cikabilirdi, pilotlar cok sogukkanlikla ne olursa olsun guvenli bir alanda tutmuslar ucagi.

    kabin ekibi de cok guzel bir is cikarmis, kimsenin burnu bile kanamadan bosaltmislar, zaten trabzon'daki pistten cikma vakasinda da (bkz: pegasus) ekipleri iyi is cikartmislardi. hepsinin eline saglik.

    soyle basit bir paint yaptim kirimin pistin hangi tarafi ve kritik yeri gostermek amacli.

    saw 06 pist

    sabiha gokcen (bkz: saw) tek pisti olan bir meydan, malum 2.pist yillardir insaat halinde (yeni havalimani actik ama oraya bir pist acamadik, neyse) bu tek pistin yonu de dogulu batili sayilabilecek bir derece araliginda (06/24) yani istanbul'da dunku gibi sert poyraz estiginde bir nebze pist karsiliyor gibi gorunse de gust'li dedigimiz (bkz: hamleli) ruzgarlar her zaman tehlikelidir ucaklar ve pilotlar icin, ruzgarin anlik siddetini artirmasi veya azaltmasi, yine anlik refleksler isteyebiliyor ancak bazen oyle kritik anda olur ki bu refleks gosterseniz bile refleks gosterdiginiz aksiyonunun sonucunu alayacaginiz bir zaman yoktur.

    hamleli ruzgari merak edenler mtm genel mud. sitesinden okuyabilirler.

    olay aninda kule kayit konusmalari.

    pilotlarin ucagi tahliye etme kararini kuleyle paylasirken ki moralsizlik ister istemez yansiyor konusmalara, hangi kaptan ucaginin pist disina cikmasini ister ki. muhtemelen o ucustan sonra evlerine gidip, coluk cocuklariyla ilgilenecek, belki yillik izne tatile gidecekler veya baska normal insanlarin yapacagi akliniza gelebilecek her sey iste.

    yani biz de sizler gibi normal insanlariz. ailelerimiz, esimiz, cocuklarimiz var.

    bizi su kirli siyaset oyunlariniza alet etmeyin. bu yaziyi en sona biraktim cunku gercekten ici curumus bir insan guruhu var, biri akp yi savunur bak yeni havalimaninda olmadi der, digeri chp'yi savunur biz belediyeyi aldik da biraz duzelttik der, gercekten cok mide bulandiricisiniz arkadaslar kusurabakmayin.

    bu kazalar ucuz atlatiliyor, ya yarin bir gun daha kotusu olursa? icinde sevdikleriniz olursa, o zaman da yazacak misiniz gururla, bizim belediyemiz, bizim havalimanimiz vb.

    pilotaj hayatim boyunca turlu turlu ulkelere uctum, bir ulkede 2 sene yasadim ancak ben boyle bir kirim/kaza sonrasi birbirine dusmanligi tavan seviyeye cikmis bir millet daha gormedim, eskiden en buyuk gururumuz belki de kotu gunlerde birbirimize destek olmak idi, simdi bakiyorum birakin destek olmayi, elinde olsa millet birbirini parcalayacak.

    cok uzuluyorum, cok yazik.

    herkese gecmis olsun tekrardan, bir daha yasanmasin umarim 2020 nin ilk ve son kirimi olur.

    son olarak siz kotulere biraktim bu sozu:

    (bkz: kalbini yaz, kazdikca iyilik fiskiracak)

    duzeltme:

    ilk fotografin acisindan yanilmisim, sagolsun (bkz: rapira) uyardi, ben de tekrar duzenledim, ucak teknik tarafina degil diger tarafa yani apron ile pist arasinda p taksiyolunun o tarafindan pistten cikmis, hata icin ozur dilerim.

  • bel fıtığından ameliyat olmuş ,üç ay rapor verdiklerinden evde yatıyordum. eşim, akşam işten dönerken mukavva bir kutu getirip açtığında , daha bir haftalık yavru kedi, avucuma oturdu. adını kaşmir koyduk.
    o tarihten bu yana 20 yıl kadar geçti. birlikte yaşlandık. çok şey gördü . 1999 depreminde ataköy semtinde korkudan üç gün gizlendi. 6 aylıkken yatağımıza işedi. kastrasyon yaptırdık. siyam kedileri yün yemeği severlermiş. 2002 yılında yün iplik yuttu,veteriner zor kurtardı.
    evimizin bu küçük bireyi ,doğası gereği biraz vahşi ve huysuzdu. “ kırık kuyruk” denilen bir kısa kuyruğu vardı. bu yüzden görenler biraz şaşırıyordu. yabancı biri ile bağırarak konuşursak o da bizimle birlikte muhatabımıza bağırarak miyavlardı. nankör değil sadıktı.
    son bir yıldır ,diş taşı yüzünden zor günler geçirdi. taşları temizlemek için narkoz verilmesi gerekiyormuş, uyanamaz dendi-biz de öyle düşündük- taşlar temizlenemedi. kuru mamadan konserve mamaya geçildi. yaşlanma nedeniyle kemikler gücünü kaybetti,kaslar eridi. atlamayı bırakın zor yürür hale geldi. inatla çişini kumuna yaptı. temizliğine özen gösterdi.

    son üç gün yemedi,içmedi. enjektörle verilen sıvıyı bile tükürdü. sonra dünyayı terketti.

    50 yıl sigara içip bıraktığımda ne haldeysem, şimdi de aynı haldeyim. 20 yıl ,dile kolay…

    tanım : dün ölen kedimizin adı.

  • hücum yeleğinin ön ceplerinde bulunan iki el bombasıyla beraber, muhtelif dağ zirveleri. insan gençken ne kadar cesur oluyormuş.
    (bkz: komando)

  • ekmek arası dönerin alım satım işlemi esnasında usta tarafından müşteriye yöneltilen soru cümlesi. cevap evetse, aç arkadaşımız çok fazla dünyevi kaygılar taşımayan samimi bir soğan dostudur. hayır diyenlerin ise yakın gelecekte öpüşme ihtimali olduğunu düşünerek bu cevabı verdiğini söylemek mümkün. (kusura bakmayın, soğan sevmeyen bir insan olabileceği ihtimalini düşünmek istemiyorum) bir üçüncü yanıt ise “az olsun” dur. bu yanıt ise kişinin soğan sever bir insan olduğuna, sevgilisi olmadığına ve fellik fellik arandığına işaret eder. ha, bir de bu “az olsun”cuların oyu genelde merkez sağ partilere gider (ingiltere’de işçi partisi’ne). kısacası, soğan deyip geçmeyin...

    - soğan olsun mu??
    - bi saniye... alo nuriye... soğan olsun mu diyo usta... öpüşür müyüz bugün ona göre...hmm, tamam anladım... görüşürüz... kapattı... olsun usta, bolca koy...

    - soğan olsun mu?
    - bi an hiç sormayacaksın sandım... olmasın... öpüşelim mi??

    - soğan olsun mu?
    - yok, olmasın...
    - korunmayı unutma!!

    - soğan olsun mu?
    - az olsun...
    - üzülme aslanım, sana kız mı yok...

    - soğan olsun mu??
    - olsun olsun...
    - peki ya öpüşecek olsanız bugün biriyle??
    - sana ne yarraam!!!
    - gerçekten de yukarıda yazdığı gibi samimi bi insansınız...
    - ne sandın amck kafalı!!!

    - soğan olsun mu??
    - olsun...
    - akbaba olsun mu??
    - akbaba olmasın... hmmm, güzel şarkı sözü olur bundan...

  • kapalı kutu yani sıfır ve faturalı verdiğim bir ilan için belirlediğim fiyat 1100 tl iken ;

    - 450 tl veriyim ,çocuk sevinsin

    diye mesaj atan ölücülerdir.

  • yanındakiler muck muck yaparken, elele gözgöze birbirini mest ederken tavana ya da yerdeki çimlere dünyanın en ilginç şeyiymiş gibi bakma sanatını geliştirme hadisesi...kaçma isteği uyandıran durum, bazen yan masadan arkadaş edinmeye kadar varan dış kapı dış mandal olayı

  • sağlık sınırlarını zorlayacak kadar çok uçtuktan sonra bel ve boyun fıtığı olan, iki kez kulakları kanayan ve sürekli iklim değiştirmekten cilt alerjisi geçiren hostesinin sağlık sorunları nedeniyle iş akdini fesheden bir firmaya karşı yapılan hak arama mücadelesi.
    bok gibi para kazananların canı olmadığını düşünenlere gelsin.

  • bencilliği ile kendinden nefret ettirendir.
    çocuk bu ya hu, çocuk. okulu ayrı, beslenmesi ayrı, sağlık giderleri kılık kıyafeti ayrı... bir çocuğa ortalama bir hayat sunamadıktan sonra onu doğurmanın, büyütmenin ne anlamı var? 30 yaşıma gelmek üzereyim, kızım büyüdü, başta annem olmak üzere herkes 2. bir çocuğu neden yapmadığımı soruyor. kendi hayatımı, özgürlüğümü ve bana ait olan bir geleceği bir kenarı bırakarak (ki bunu anlamazlar zaten) şöyle diyorum; "kızımın hayat standartlarını düşürmek demek 2. bir çocuk. bunu ona neden yapayım?"
    çocuk rızkıyla gelir diyenlere ayrı sövüyorum.

    edit: al işte biri dedi bile. selam kardeş. biz de senden bahsediyorduk.

    edit2: bu entry bir gazete manşetine istinaden 4 ya da 5. entry olarak yazıldı. yoksullugundan dolayı bir bebeğin hayatını riske eden ebeveynler nedeniyle bu kadar öfkeli cümleler içermis oldu. üstteki entrylere ne olduğu konusunda bir fikrim olmasa da başlık başa kalmıştır. yine de (!) ; sorumsuzca çocuk yapacak ve o çocuğun hayatını riske edecek kadar bencil ve sorumsuz insanlar çocuk yapmamalı.