ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
berfin özek'in asitli saldırganını affetmesi
-
bunda anlaşılmayacak birşey yok. benim anladığım tek şey kızcağızın bunu ölüm korkusu ile yaptığı. çünkü bu manyak infaz yasası ile çıkacak ilk işi de "vay sen beni hapislerde süründürürsün ha" diyerek kızı canından edecek. zavallım bence kendince canını kurtaracak bir önlem aldı. başka türlüsü düşünülebilir mi? nasıl korkuyordur şimdi o kız uykuları kaçmıştır. :(
10 ocak 2020 otobüslerde hayvan taşınması kararı
-
resmi gazete'de yayımlanan karara göre aşı karneli kedi, köpek ve kuş gibi evcil hayvanlar, yolcunun kucağında veya oturduğu koltuğun önünde kafeslerinde kilitli olacak şekilde otobüslerde taşınabilecek. daha önce taşıtın içinde yolcularla birlikte canlı hayvan taşınmasına izin verilmiyordu.
bu kararla otobüs yolculukları artık daha eğlenceli olacağa benziyor.
kaynak:
haber linki
karar maddesi
yaran inci sözlük entry'leri
-
ekşiciler ülke kursa ne olur
1. hindistan gibi 5.000 tanrıları falan olur bence. hangi rock grubunu aratsam tanrı diyolar amk
(fakir bide gurursuz ?, 09.04.2014 11:48)
2. nutellanın haklarını almaları lazım bir de yoksa ülke ekonomisi batar
bir de yıkılmayan sandalye
bir de evi olsun ister
bir de içmeyen kocası
padişah 15 dakikadan fazla gecikirse sefer düşer
-
osmanlı imparatorluğu'nun gerileme döneminde yeniçeriler arasında yaygın olan bir inanış. özellikle 17. yüzyıldan sonra padişah veya sadrazam 15 dakikadan fazla gecikirse seferin düşeceği inancı yeniçeriler arasında bir hayli yaygınlaşmış ve osmanlı imparatorluğu için çöküş kaçınılmaz olmuştur.
emin olmak için murat bardakçı'ya da soracağım. inşallah gözlerini belerterek cevap vermez, çok korkuyorum öyle yapınca.
kişinin hayali gerçekleşirken heyecan duyamaması
-
bir çeşit yaşarken ölmek...
bazen öyle şeyler yaşanır ki, en çok istediğiniz, yıllardır hayalini kurduğunuz şey gerçekleşirken bakmışsınız içinizde heyecan yok. yaşadıklarınızın, hayalinizle alakası olmasa bile kokusu, pusu size öyle bir sinmiş ki, sizi bir şekilde öldürmüş. eskiden düşüncesi bile heyecanlandırırken, birkaç gün sonra içinde olacağınız hayal su gibi üstünüzden akıyor. içinize geçmiyor, hücrelerinize işlemiyor.
babam yargıtay savcısı istersen seni aldırayım
-
%90 fake. birinin babası emekli memur diğerininki camcı.
hacettepe tıp'tan 3.97 ile mezun olan kız
-
halbuki o ortalamayla benim gibi 3 kisiyi mezun edebilirdi.
yazik etmis.
hiç gözünü lazerle çizdiren göz doktoru gördün mü
-
"lazerle bozuk gözleri çizdirmek o kadar iyi bir şeyse doktorların alayı hele hele göz doktorlarının alayı niçin gözlük takıyor" olacaktı. sığmadı.
dün canım çok sıkıldı. internette gezinirken meşhur göz hastanesinin reklamını gördüm. bilmem ne profesörü işte şöyle iyiyiz, böyle şahaneyiz, dünyada göz konusunda 1 numarayız falan. tıkladım. bir de ne göreyim. gözümü çizecek doktor gözlüklü. alla alla dedim. bu nasıl iş diye de ekledim içimden. görüyorsunuz, cidden şahane köşeye sıkıştırmalı soru.
derhal telefona sarıldım. aradım bu işletmeyi. dedim benim gözlerim şu kadar bozuk şöyle şöyle. "tabii efendim hemen çizittirelim" dediler. dedim "bir saniye, madem gözleri bozuk olanların hemen çizmesi gerekiyor ve lazerle çizim süpersonik bir şey, niçin doktorlarınız gözlüklü?" sanıyorum birkaç saniyelik bir sessizlik oldu. "eeöö" gibi sesler çıkakrdı hattın diğer ucundaki hanım. "hebele hübele" gibi şeyler söyledi. inanın hebele hübele çok daha mantıklı kelimeler. enayi yerine konmak biraz sinirlendirdi beni. dedim "bana müdürünüzü çağırın." "bağlıyorum bir saniye" dedi.
bağladı;
+ buyrun efendim nsaıl yardımcı olabilirim size?
- lazer iyi bir şeyse doktorlar niye gözlüklü?
+ eeööö efendim şimdi bu çok geniş kapsamlı bir konu
- vaktim var, dinliyorum
+ müsait olduğunuz vakit uğrayabilrseniz size çok detaylı bir şekilde anlatabiliriz?
- yarın 2'de oradayım?1
+ görüşmek üzere efendim
- dıt dıt dıııt dııııııt
***
işte böyle tersledim. yarın da o profesörün karşısına çıkacağım. resmen tek atımlık kozum var. mantıklı gerekçe sunarlarsa çizdiririm artık ne yapayım :/
edit: profesör'ü yazamamışım. meyve parcacikli kadin uyardı sağolsun.
yarım ekmek arası en güzel şey
-
soğuk kavurma birinci tercihim olur.
yeraltından notlar
-
dostiyevskinin en iyi kitabi diyebilirim. 'suç ve ceza' dan da daha iyi bence. çünkü gerçekten ruhen yeraltında yasayan bir insanin yazabilecegi ve anlayabileceği bir kitap bu. hani 'kim ne demiş' ile ilgilenmeyip, umrunda olmayan insanların hayatlarını dinlemeyip, anlamaya ve aklinda tutup hatırlamaya değer gormeyip de bin yıl once yaşadığı zerre kadar her boku hatirlamanin eziyetini yasayanlarin, etkilendiği tek cümlenin sahibini yillar sonra hatirlayanların kitabi bu. yalnızlığı, dislanmisligi, hakikaten hakikati kanla haykırıyor bu kitap.
umut sarıkaya'nın uykusuz'dan ayrılması
cuma namazından kaçar gibi çıkan topluluk
-
ilkokulda cuma gunleri istiklal marsi okunduktan sonra dagilirken kapiya kadar kosan cocuklari hatirlatan cemaat-i muslimin. biz turkler boyleyiz haci, isimiz biter bitmez topuklariz hemen ekstradan baska bir sey cikmasin diye, genlerimizde var.