hesabın var mı? giriş yap

  • bazen yoruluyorum laf anlatmaktan, o zaman ali aklıma geliyor kendimden utanıyorum.

    benim sözüm var sana delikanlı kardeşim.

    bu memlekette yaşanan pislik ortadan kalkmadan yahut ben son nefesimi vermeden susmayacağım.

    bir şey yapabiliyorum da diyemem bu organize şerefsizlik çetesinin patlayan foseptiği karşısında ama susmaya gönlüm razı değil.

    bir bardak suyum var onu döke döke temizleyeceğim, mis gibi yapacağım bu memleketi.

    huzurlu ol, buralar bizde.

  • ' keske her gun cuma olsa diye durum paylasan gerizekali arkadaslarim. her gun cuma olsa haftasonu tatili nasil olucak lan '

  • -hayattan beklentin nedir.
    -bir ev, bir araba, mutlu bir aile yasantisi, (omrumun sonuna kadar kiclarini yikayip bakmak zorunda kalacagim) sevimli 2 tane cocuk. yani genel olarak bunlar. (ne bekliycem mina koyiim. yeteri kadar parayi kaldirip istifayi basmak ve sizin gibilerin olmadigi yerlere yelken acmak.)

  • liseyi bitirir bitirmez emmoğluyla evlenmek için düğün hazırlıkları yapan aristokrat kızı nihal, sözüm sana;
    güzellik yarışmasına katılan kızlar bile ayıp olmasın diye soranlara üniversiteye hazırlanıyorum falan diyo.
    sen bi kere sınava girdin, onda da topuklu ayakkabı giydin zaten, beğenmedin yarısında çıktın. bitti mi olay?
    hareme cariye olmak için miydi o piyano, fransızca dersleri?
    koluna kitapları sıkıştır yeşil adidas eşofman altını giy, dirsekten bükmeli çantanı tak saçlarına fön çektir dershaneye git, olmadı bi iki test çöz göstermelik.
    hayır bi de iki işsiz yalı falan bakıyolar kendilerine. yanınıza alıcağınız süleyman efendiler bile sizden daha donanımlı lan.
    evlilik, düğün ve behlül dışında bi bok konuştuğun da yok o pelin iyi dayanıyo sana, ben olsam senle bakkala gitmem.

  • kağıt ve matbaa ile alakalı bir işte çalışmaya başladıktan sonra o kadar da hak veremediğim durum. kendi bütçem açısından evet pahalı buluyorum ama matbaacı açısından bakınca o kadar da pahalı değil. kağıt dediğin şey türkiye'de üretilmiyor malumunuz. türkiye'de sadece geri dönüşümlü kağıt üretimi var ve o da neredeyse tekel diyebileceğim bir kaç büyük firmanın elinde. siz saman kağıdı diye geçiyorsunuz belki ama o saman kağıdını adam euro ile satıyor, sadece havale ile çalışıyor ve buna rağmen tırlar kapısında sıra oluyor mal alacak diye. bunun telifi, vergisi, bandrolü, vs.si eklenince ciddi bir maliyet çıkıyor ortaya. çok büyük ve ünlü yayınevleri dışındakiler öyle çok yüksek kar marjıyla satış yapmıyor emin olabilirsiniz.
    benim size tavsiyem kasım ayında kitap fuarını kaçırmayın, şu anda da idefix'te bir ay süren bir kitap fuarı var. neredeyse yarı yarıya indirimler, deli fiyatlar var. bir de internette normal zamanda da çok daha ucuza bulunabiliyor kitaplar. dnr'ın kendi internet sitesinde aynı kitap mağazadakinden daha ucuza satılabiliyor mesela.