hesabın var mı? giriş yap

  • ders: ilköğretim fen bilgisi

    soru: kurbağaların dolaşım sistemi nasıldır?
    cevap: zıplaya zıplaya dolaşırlar.

    (bu cevap birebir gerçektir ve fen bilgisi öğretmeni olan babamın yaptığı bir yazılıda verilmiştir. babam gösterdiydi de altıma sıçtıydım gülmekten.)

  • fahrettin koca'ya 2 eylül 2020 basın toplantısında patronunun giresun mitinginin corona önlemleriyle bağdaşıp bağdaşmadığını sorabilen yol tv muhabiri yürekli ve namuslu gazeteci. memlekette namuslu gazeteci o kadar az ki bir tanesine denk geldiğimizde biraz olsun yüreğimiz soğuyabiliyor. her ne kadar sağlık bakanı patronuna karşı duyduğu derin korkaklıkla yine milletine ihanet edip soruyu "cumhurbaşkanımızın maske-mesafe meselelerinde ne kadar hassas olduğunu hepimiz biliyoruz." minvalinde geçiştirse de önemli olan bu soruyu sorabilmekti. sağlık bakanının renginin atması bile çürümüşlüğün tarihe geçen kanıtı oldu. çok sağ ol özge hanım.

  • debe editi: destekci arkadaslara tesekkur ederim, fumeci, ticaret bakanligi ve kadikoy belediyesi ucgeninde isi cozmeye calisacagim, gelisme oldukca burayi editleyecegim.

    istanbul'da goztepe medical park yanindaki fabrika satis magazasinda yasanan hadise.

    aslinda olayi daha da ilginclestiren kisim su; itimat gramaji belli olan ambalajli fumeci smokehouse urunlerini satiyor ve urunlerin uzerinde zaten acik acik gramaj ve barkod yazarken bu urunu alip tekrar tartidan geciriyorlar.

    bu duruma itiraz ettigimde kasaplar dahil zaten her yerde boyle oldugunu iddia ettiler. tarttiklari tabagin darasinin hesaba katildigini, ufak gramajlarin es gecildigini soylediler. ufak gramaj diye bahsedilen sey yaklasik 10 gram, aldigim sarkuteri urunu ise 97 gram.bu da görsel.

    bir kiloda az gibi gozukse de bu miktarda hesaba arti %10 civari yansiyor. paketli urunu almayip kestirmek istedigimi soyledigimde yine fark etmeyecegini, bu sekilde tartilacagini iddia ettiler.

    fumeci smokehouse urunlerini kendisinden daha pahaliya tabii ki satabilirler, buna bir itirazim yok ancak gerek hazir ambalajli urunun tekrar tartilmasi gerek sifirdan kestirsem bile ayni gramajin eklenecegini iddia etmeleri bana biraz ahlaksizlik boyutunda geldi, yine de emin olamadim.

    tuketici hakem heyetine basvurmayi ve fumeci smokehouse ile iletisime gecmeyi dusunuyorum. tecrubeli yazarlarin yesillendirmelerine ve konuya dair aydinlatmalarina da acigim.

    pesin edit: "baska yerden alsaydin madem, neden buradan aldin" diye soranlar olabilir. magazada cigirtkanlik yapip "fotosunu cekiciim bunun sizi sikayet ediciim" demek istemedim, aldim ve pasa pasa evime gelip cektim.

    edit 2: fumeci'nin urunlerini carrefour ve itimat'tan daha kucuk diyebilecegim baska yerlerden de temin ettim, kimse tartmadi, uzerindeki barkodu okuttular.

    edit 3: tuketici hakem heyeti yerine zabita ve belediyeye basvurmam tavsiye edildi. dogru, su an 10 liramin pesinde degil 10 liralarin pesindeyim. 175'i aradim, bu tarz seyler icin e-devlet uzerinden haksiz fiyat artisi sikayet bildirimine yonlendirildim o da henuz yanit vermiyor. ayrica fumeci'ye de yazdim. gelismeleri yazacagim.

    edit 4: fumeci satis muduru ile irtibata gectim, cok ilgili davrandi uzun uzun konustuk oncelikle kendisine tesekkur ederim. pazartesi itimat ile konuyu goruseceklerini belirttiler, yapilanin yanlis oldugunu onayliyorlar.

    edit 5: fumeci'nin sahibi denildigi gibi benimle bugun irtibata gecti, itimat ile gorusulup pakedin tartilmadan direkt okutulmasi uzerine anlastiklarini ve 2 gun icinde gecilecegini anlattilar. yani mevzuyu fumeci kanadindan cozduk. bugune kadar satilanlar ve iceride bana yapilan ukala muamele de yanlarina kar kaldi. fumeci urunlerini de bundan sonra gider sadece yerinden alirim sanirim.

    edit 6: itimat'in sahiplerinden bir beyefendi benimle sahsi telefonu vasitasiyla iletisime gecti, yasanan duruma dair uzgun olduklarini, universal barkod sistemiyle hazir paketlerin de tartilmadan kasadan gececegini ve hatta kendi tespit ettikleri kaymak vb. urunlerin de artik net agirliginin hesaplanarak verilecegini tarafima iletti.

    destek olan herkese tesekkurlerimi sunuyorum. lutfen olayi normallestirmeye calisan pastane, baklavaci ve kuruyemiscilere gecit vermeyin, hakkinizi arayin.

  • daha 37 yaşında ve nereden baksan 13-14 senedir reklamlarda oynuyor şarkı yapıyor.

    ace reklamlarındaki ayşe teyze'nin rekorunu geçecek bu hızla giderse. her reklamda sesini duymaktan gına gelse de "o da ekmeğinin peşinde" naparsın. (kocası serdar erener projeler yabancıya gitmesin diyor sanırım yıllaaaardır :)

    35 yıl sonra turkcell reklamlarında 3. nesil özgür kızın nenesini oynamasını bekliyorum şahsen. bizim zamanımızda turkcell çok pis geçiriyordu, dağ bayır geziyorduk der mi acaba?

    bu arada dışarıdan inanılmaz yaratıcı imaj vermeye çalışan reklam sektörünün de ne kadar tırt olduğunu görmemize vesile oluyor sağolsun.

    - müdür yeni zırtbank reklamı gelmiş napalım?
    - nil'i çağırın da iki laylay yapsın

    - patron fasafiso süt ürünleri yeni otlu peynir için kampanya istiyor
    - okan'ı arayın gelsin de iki baarsın, önden iki paket samsun gönderin de gırtlağının akordunu yapsın

  • o değil de böylesine eski evlerin fotoğraflarına bakması bile ayrı bir keyif. resmen titanic'in battığı yıl inşa edilmiş bu ev.

    sitedeki bilgilere gelince:
    o bölgedeki evlerin 19.000 ile 26.000 dolar arasında değiştiği bilgisi var. yani emlak sitesi 22.656 dolar piyasa değeri olması lazım diyor bu evin.

    ev 1997'de 14.500 dolara satılmış.
    2001 yılında 63.000 dolara,
    2006'da 43.000 dolara,
    2007'de de 30.500 dolara tekrar satılmış,
    10 yıl sonra 2017'de yeniden satılmış,
    2018 haziran'ında 9.888 dolardan satılığa çıkarılmış ve o tarihten bu güne üç kez fiyatı indirilmiş. indirile indirile 2.888 dolara kadar düşmüş.

    yani sadece bakımsız oluşu da değil gibi değersizleşmesinin nedeni. içine zamanında para harcanmış gibi. kapıları, trabzanları, parkeleri yaptırılmış. ya komşular pek iyi değil, muhitte bir sıkıntı var ya da evde genel bir problem olabilir.

    ek: evet arkadaşlar muhtemel nedenini açıklamışlar.

  • insanin ilerde karsilasacagi durumlari idare edebilmek icin gereken hamlelerin kaynaklarini duzenleyip hayata gecirebilme yolunda kendi kapasitesine olan inancıdır. bir işi başarmanın temelinde inancın olduğunu söyler. hedefe ulaşmak için gerekli kişisel aktiviteleri etkileyen en önemli faktörlerden biridir, kimi araştırmacılara göre en önemlisidir. öz yeterliliğin öncelleri ise hayali tecrübe, geçmiş deneyim, psikolojik canlandırma ve ikna kavramlarıdır.

    albert bandura 1983 yılında yaptığı sosyal öğrenme teorisi araştırmasında bulmuştur bu kavramı. daha sonra pek çok araştırmacı öz yeterlilik üzerinde çalışmıştır. günümüzde de halen üzerinde çok çalışılan bir kavramdır.

  • mahir cayan'in hapishaneden tunel kazip kactiklarinda cikan topragi ne yaptiklarinin sorulmasi uzerine soyledigi

    'topraksiz koyluye dagittik'

    cumlesi sanirim bu kategoriyi fazlasiyla hak ediyor.

  • team to raikkonen: "please keep the tyres warm and..."
    raikkonen: "yes yes yes yes... you don't have to remind me"

    team to raikkonen: "alright alonso is... ..."
    kimi raikkonen: "just leave me alone"

    2012 abu dhabi gp'sinde takımla konuşması "susun lan bi" şeklinde olan yarışcı. kralsın kimi.