hesabın var mı? giriş yap

  • insanların zaman yolculuğunu, yenilenebilir enerjiyi tartıştığı; insan ömrünü uzatabilmek için kafa patlattığı bir zamanda -muhtemelen- yaşıtı olan bir hemcinsiyle -yine muhtemelen- sevgili kavgası yapan kişidir.

    aslında yaşamanın amaçsızlığını, uğrunda yaptığımız onca uğraşın boşunalığını göstermektedir.

  • iphone 8’de ota ile sorunsuz kuruldu, belki telefonum ağzına kadar uygulama ve veri dolu olmadığından olsa gerek, indexing yaptığını hissetmedim zira telefon zaten hızlıydı, daha da hızlı olmuş.

    gerçekten kamera uygulaması bariz biçimde hızlı açılıyor. diğer uygulamalarda da (açılış süresinde) hızlanma var. uygulama arasındaki geçişler (animasyonlar) hızlanmış. klavye de nihayet çok hızlı açılıyor. paylaşım butonuna bastığınızda pop-up geç açılıyordu, düzeltmişler. genel olarak tüm animasyonlarda akıcılık artmış, önceden sanki arada kare atlıyor gibiydi (frame drop). ekranı soldan sağa doğru kaydırarak geri gitme fonksiyonu da daha akıcı ve hatasız çalışıyor. genel olarak sanki ekran 60 değil de 120 hz’miş gibi hissettiriyor.

    saydıklarım iki ayrı iphone 8 ve ipad air 2 için geçerli.

  • para çokomel eğrisi, aslında tüketicilerin gelirleri ile pazarda bulunan ürün çeşitleri açısından yapabilecekleri harcamalar arasındaki ilişkileri gösteren engel eğrisinin özel bir formudur. tüketim miktarını belirleyen diğer değişkenler sabitken çokomelin tüketimi ile gelir arasında başlangıçta doğru orantı söz konusudur. yani gelir arttıkça tüketilen çokomel miktarının da aynı ölçüde atması gerekir. ancak çokomelin birim başına sağladığı fayda tüketim düzeyi arttıkça belli bir noktadan sonra düşeceği için, belli bir düzeye kadar tüketicinin cebindeki para miktarı ile tüketilen çokomel miktarı aynı oranda artarken, söz konusu düzeyden itibaren yavaş yavaş tüketim azalmaya başlayacaktır. bu nedenle para çokomel eğrisi de şu şekilde olur:
    görsel

    söz gelimi, ilk çokomel yenildiğinde, hatta ağıza üç beş tane çokomel tıkıldığında bir tatmin sağlarken,7'inci çokomelden itibaren artık şeker ve diğer bileşenlerin fazla tüketilmesi sonucu insanın midesi bulanmaya başlar. bu nedenle belli bir noktadan sonra tüketilen çokomel miktarı da gelir arttığı halde azalacaktır. çünkü tüketici parasını tek bir ürüne harcamak yerine, belli bir ürün sepeti oluşturma eğilimindedir. grafiğimizde gelir bağımsız değişkendir ve bu bağlamda x ekseninde gösterilmiştir. tüketilen çokomel miktarı ise gelir ve fayda gibi faktörler tarafından belirlendiği için y ekseninde yer almaktadır.

    gelir düşük olduğunda mantıken sadece bir ürün satın alınabilir ve burada çokomelin gelir esnekliği birim esnektir. gelir zaman içerisinde arttığında ilave olarak başka ürünlere de yönelinmesi söz konusudur, yani ilk ürünün gelir esnekliği yavaş yavaş azalacaktır. grafiğimizde çokomel'in düşük mal olduğu varsayımı söz konusudur. eğer sözü edilen ürün düşük mal olmasaydı engel eğrisi gelir arttıkça daha az dikleşen bir yapı gösterecekti. grafiğimizde ise belli bir noktadan sonra aşağı doğru eğilerek curve yapmaktadır. burada ürün sepetimizin içine üçüncü bir mal eklediğimizde ilk malın tüketiminin yerini tamamen alabilmesi de söz konusudur. bu durumda eğrinin şekli de varsayımlara bağlı olarak değişecektir. bunun nedeni faydanın değişen subjektif bir unsur olmasıdır.

  • hz. muhammed gibi kutsal kabul edilen sahislara edilen hakaretlerin tck'daki "toplum barisini bozmaya elverislilik" kriteriyle suc olarak kabul edildigini ve bu konuda mahkemelik olup ceza almaniz icin kendisinin ya da bir varisinin dava acma gerekliligi olmadigini,

    ataturk'un ise bonus olarak onu koruyan kendine ait yasasi oldugunu, kendisinden "bu adam" diye bahsetmenin hakkinda dahi verilmis ceza karari oldugunu,

    o yuzden bu kategorilere giren hakaretlerin basinizi kolaylikla belaya sokabilecegini

    biliyor muydunuz?

    --eksi sozluk genel kultur bakanligi, "turkiye gercekleri" serisi cilt 1

  • gençliğini rüştü asyalı'ya benzettiğim, ne olursa olsun dünya tarihini değiştirmiş gerçek bir deha. hatta dünya'daki liderlik ingilizlerin omuzlarından amerikalılara doğru kaymışsa, bu durumun en büyük sebeplerinden birisi de bu adamdır.

    her senaryo sonunda olduğu gibi kadri kıymeti bilinmemiş ve onca hizmeti unutularak tek kalemde silinmiştir.

    bir bilim adamı gibi görünmüyor gerçekten, daha çok film yıldızlarını andırıyor.

  • beyaz yakalının, orta sınıfın mesken tuttuğu beach club'lar artık ultra zenginlerin tekelinde.

    orta sınıfın alım gücü, çomar (aile) ve zombi çomardan (kalabalık, yerli ve milli veya çok uluslu erkek grupları) izole yaşamaya / eğlenmeye yetmiyor.

    beyaz yakalı artık çomarla aynı ortamlarda bulunmak, aynı denize girmek, anı yerde yemek içmek zorunda.

    ülkede iki sosyo ekonomik sınıf kaldı: ultra zenginler ve diğerleri.

    denize donla giren, avazı çıktığı kadar bağıran 6 bebesi olan tiplerle aynı ortamlarda bulunmaya alışsanız iyi olur.

  • ulkenin birinde dunya capindan feministleri bir araya getiren bir organizasyon yapilmi$. amaclari ce$itli seminerler yapip tecrubelerini birbirlerine anlatmakmi$. birisinde soz alan ingiliz kadin anlatmi$:
    - "bir gun kocam gelince "bula$iklari artik ben yikamiycam, sen yika" dedim. 1. gun bir degi$iklik gormedim, 2. gun gormedim, 3. gun yikamaya ba$ladi" demi$.
    alman kadin:
    - "bir gun kocam gelince "cama$irlari artik ben yikamiycam, sen yika" dedim. 1. gun bir degi$iklik gormedim, 2. gun gormedim, 3. gun yikamaya ba$ladi" demi$.
    turk fadimeye sira gelince o da $unlari soylemi$:
    - "bir gun kocam gelince "yerleri artik ben temizlemiycem, sen temizle" dedim. 1. gun bir$ey gormedim, 2. gun gormedim, 3. gun yava$ yava$ gormeye ba$ladim" demi$.

  • bu millete bayılıyorum ya.

    abi siz kendinizi tam olarak ne sanıyorsunuz millet olarak? hani akp'liler diyor ki "almanya bizi kıskanıyor" da siz de bu kafaya girerseniz o latteye yakın zamanda 640 tl de verirsiniz. hatta o latteler bu ülke topraklarından da uzaklaşır yakında...

    işin gerçeği şu. biz millet olarak akp gibi bir partiye, tayyip gibi bir elemana 20 senelik yetki verdik. tek gerçek budur abi. benim yorumum, senin yorumun değil. 20 sene bunlar var başımızda. gerçekler bunlar.

    siz elin cunta rejimiyle yönetilen afrikalı vatandaşına, o vatandaş "ya şöyle güzel son çıkan telefonları, bilgisayarları alayım, avrupa'ya tatile gidelim" dediğinde gerizekalı gözüyle bakmaz mısınız? demez misiniz "lan elinde keleş, boynunda altından zincir, ot içip cümle kuramayacak tipler tarafından yönetiliyorsun istediğin şeylere bak" demez misin?

    o yüzden başa dönüyorum: sen 20 senedir akp rejimi ile yönetilmeyi kabul edip bir de yukardaki afrikalı gibi refah içinde yaşamak düşüncesini mi geçiriyorsun içinden? kimsin abi sen?