hesabın var mı? giriş yap

  • türk sinemasının bir türlü hakkını vermediği başına birşey gelmesi halinde uğruna gözyaşı dökeceğim nadir aktörlerden biridir. hiç unutmam 2002 yılında küçük bir kaza yapmıştı , ona birşey olacak diye o kadar üzülmüştüm ki.. değeri gün gelecek daha iyi anlaşılacak.

    1936 istanbul doğumludur, asıl tam adı süleyman başturan'dır. çok yönlü sanatçılarmızdan biridir. çoğu kişi onu sadece beyaz perde'den bilir ancak turan, ayrıca şair,ressam, roman ve senaryo yazarıdır. çok küçük yaşlarda sinema ve resime duyduğu tutku nedeniyle kadıköyde halk evlerinden çıkmaz. ilk ve orta öğretimini kadıköyde yapar. haydarpaşa lisesinde ise gelecekte çok yakın arkadaşları olacak olanizzet günay vegöksel arsoy ile tanışır çok sıkı birer dost olurlar. liseyi bitirdikten sonra sinema ve resime tutkusu olması rağmen istanbul üniversitesi ingiliz filolojisinde eğitim almaya başlar ki 3. yılında da ayrılır askerlik zamanı gelmiştir ve yedek subay olarak vatani görevini yapmaya başlarken kore savaşı patlak verir. hani bir insanın yüzüne bakınca aşağı yukarı nasıl biri olduğunu anlarsınız ya işte ben süleyman turanın gözlerinden çok yardımsever ve her daim gönüllü biri olduğunu görmüşümdür ki geçmiş zaman beni yanıltmamıştır çünkü askerde gönüllü olarak türk birliğine katılarak japonya görevine gider.

    görev devam ederken askerler arasında yetenek yarışması düzenlenir, ordumuz askerleri yarışmaya ingilizce bir piyes ile katılır ve birinci olurlar, bu oyunla ilk sahne deneyimini yaşar. görev bittikten sonra memlekete dönmez ve uzun bir süre uzakdoğu ve amerikada yaşar. memlekte geri döndükten sonra para kazanmadan hayatın yaşanmayacağının bilincinde dergilere karikatürler çizer hatta veliefendi hipodromunda bilet bile satmışlığı vardır.

    bir gün tiyatro'da çok iyi bildiği oyunun oyuncularından olan selim naşit gelmemiştir ve rol saim alpago tarafından ona verilir. yetenek allah vergisidir ama eski dönemlerde bazı yarışmalarda (ki hala devam ediyor) fena bir şekilde torpil dönerdi. torpilin olmadığı yerlerde kişide yakışıklılık ve güzellik gerekliydi, süleyman turan kazanamayacağını bile bile yarışmaya katılır (yıllar sonra hürriyet gazatesinde ki röportajında okumuştum, juri ye not verir: "bu yol sinemaya girmek için seçtiğim en dürüst yol") ve hiç beklemediği bir şekilde finale kalır diğer finalistler ise ediz hunile ajda pekkan'dır.sayın bayan adlı filmle sinema hayatına bağladığında produktörlerden biri soyadındaki "baş" 'ın fazla olduğun söyleyerek turan olarak değiştirir.

    9. antalya altın portakal film festivalinde en iyi yardımcı erkek oyuncu ödülünü güllü adlı filmle almıştır. bir diğer ödülü ise altın koza film festivalindendir: yarın son gündür.

    senaryosunu yazdığı filmler: 1997 tarihli sevgili dayım ve 1982 tarihli baş belası'dır. oynadığı film ve tv dizilerinin sayısı yaklaşık 160'dır. en önemlileri ise: dikkat kan aranıyor (temel gürsu), güllü geliyor güllü (atıf yılmaz), yarın son gündür(yılmaz güney) ama onu tüm türkiye'nin tanıdığı karekter ise ne yazık ki yılan hikayesinde canlandırdığı komise kemal karekteridir.

  • ''hazırlık aşamasında kaldığı ve teşebbüs aşamasına ulaşılmadığı” vurgulanmış.

    yargıtaya saygı duymuyorum ve tanımıyorum dememize neden olacak abikli gudikli açıklama.

    merakım hep şu konu para olunca ;

    bak kredi çekmiş ama iyi niyetli ödeyememiş diyemeyen kapitalist düzen sevdalısı kurum indirime gitmezken neden konu insan olunca bir beyin felci yaşıyor.

    edi..

  • yeni kız arkadaşın resmi gösterilir:

    - bak anne, bu hedenin resmi
    - ne kadar bu kızın boyu?
    - 1.55 falan. niye sordun?
    - nerden buluyorsun bu yerden bitmeleri? yedi cüceler'i mi biriktiriyorsun böyle hepsi küçücük?
    - emrin olur, bir dahaki sefere basketbolcu falan bulurum
    - mutfağın üst rafına boyum yetişmiyor zaten
    - ha?...

    aynıyle vakidir.

  • 1- türkiye bugün şampiyon olmadı, finale çıktı.

    2- türkiye hep şampiyon olmuyor. 1-2 ay önceki şampiyonluk, milletler ligi'ndeki ilk şampiyonluğumuzdu.

    - olimpiyatlar'da ve dünya şampiyonası'nda madalyamız dahi yok.

    - eğer 3 eylül'de şampiyon olursak 1949'dan beri var olan avrupa şampiyonası'nda ilk defa şampiyon olmuş olacağız.

    - bir turnuvanın en başarılı takımı olmak için de bir iki şampiyonluk değil, o turnuvanın tarihinde en fazla şampiyonluk almış takım olmak gerekiyor. yani tüm zamanların en başarılı ülkesi olmak için yalnız bir nesil değil, nesiller yetiştirmek gerekiyor.

    3- voleybolda rekabet çok yüksek. türkiye'nin hem avrupa'da hem de dünyada çok zorlandığı güçlü rakipleri var.

    4- voleybol bir olimpiyat sporu ve tabiki önemli bir spor. internetteki kaynaklara göre dünyada en sevilen 5. spor ve 900 milyon takipçisi var.

    5- sporla dünya barışı arasında bir bağlantı var.
    - gelişmişlikle sporda başarılı olmak arasında bir bağlantı var.
    - kadın haklarıyla kadın sporu arasında bir bağlantı var.
    - başarının alkışlanması ve ödüllendirilmesiyle hakkaniyet arasında bir bağlantı var.
    mesele bunları anlayabilmekte herhalde.

  • (bkz: housekeeper)

    lan ne güzel topluyorlar yatağı, dümdüz. bi de afilli havlu katlayıp koyuyorlar üstüne. kuğu yapani bile gördüm havluyla. o derece. nefis.

  • halamlara gitmiştim gece orada kalacaktım. lakin giderken sigara almayı unutmuşum. mecburen enişteminkilerden bir kaç tane otlanacağım. ( çalacağım )

    sigara paketi eniştemin önündeki sehpanın üzerinde duruyor ve eniştemin hiçbir yere kımıldayacağı yok. lise 1'e giden ve o an ders çalışmakta olan kuzenimden yardım istedim.

    b: ozan ya ben sigara çalacağım da eniştem gitmiyor bir türlü. bir şey sormak bahanesiyle çağırsana. ( eniştem kendisine bir şeyler sorulmasından çok hoşlanır.)

    kuzenim tamam dedi babasını çağırdı. ben de paketten birkaç tane sigara aşırdım derken içeriden çaat diye bir ses geldi ve eniştem:

    " 2 kere 2'nin kaç ettiğini bilmiyor musun gerizekalı."

    hay senin sorduğun soruyu...

  • buraları şenlendirecek açıklama.
    amerika için tamam da, henüz 12.yy'a geçmemiş ortadoğu'yu ne yaparız moruk. herifin elinden keleşle toyotasını alsan karanlık çağ amk.