hesabın var mı? giriş yap

  • başlık: beyler kız meselesi ciddi yardım lazım

    entry 1: .... özet: başı kapalı kıza aşık oldum ama dindar değilim. bu işin sonu neye varır ?

    entry 4: bu işin sonu sürtünme yoluyla ilişki ardından haydar dümen'e varır.

  • görsel

    link

    edit: ilan sahibi şaşırtmadı ve ilanı silip topukladı. iyi ki ss almışım.

    edit2: bir kaç sözlük yazarı telefon açıp makara yapmış, bir ekşi sözlük yazarı avukat da kendilerini arayıp anayasanın konut dokunulmazlığına ihlal suçundan kendisine uyarıda bulunmuş ondan da ilan silinmiş olabilir.

    edit3: firma tekrar ilanı yayına almış ancak bu sefer alkolle eve girenleri arayacağız kısmını çıkartmış. yahu madem mantıksız niye koyuyorsunuz ilana.

    edit 4: firma tekrar ilanı kaldırmış. tutamıyoruz efendim ısrarla değişiyor ilan. en son herhalde "evi tutacak kişiyle karşılıklı rakı içilip sözleşme öyle imzalanacak" diyecekler sanıyorum.

    sahibinden adlı çılgın ev sahipleri sitesinde sevr anlaşmasına denk karşıma çıkan ilan içeriğidir.

    ayrıca 1 yıllık kira peşin, 2 depozito ve kalabalık olmayan çocuksuz aile seçimi ve tahliye sözleşmesi şartı ile beni benden almıştır.

    ne yani evin içini izleyen kamera mı koyacaksınız? ya da giriş çıkışlarda x ray cihazı mı koyacaksınız alkol var mı diye? ya da sizde beraber mi yaşayacaksınız karı kocayla?

    peki birisi şimdi şöyle bir ilan içeriği yazsaydı başına ne gelirdi?

    "evde namaz vb arap gelenekleri yapılmayacaktır bu bir tahliye sebebidir" ortalık ayağa kalkmaz mıydı?

    kalkardı yanlış çünkü.
    insanlara ev kiralıyor diye insanların sahibi değilsiniz.

    hammurabi kanunları daha insancıldır ulan.

    (bkz: altın emlak medikule)

  • 24 yaşında 4 çocuk babası. çocuğun elinde silah geziyor. harika bir doğal seçilim örneği.

    edit: herkes çocuğun silahı kaldıramayacağından bahsetmiş. doğrudur lakin bu olayın yaşanması için gereken tek şey tetiğin çekilmesi. çocuğun silahı alıp tek başına kafaya nişan alabilmesini beklemeyin zaten.

  • federico fellini'nin la strada'sı 20. yy film yapımcılığının başyapıtlarındandır. yavaş yavaş kürselleşen ve modernize olan insanlığın kaybolan masumiyetinin ve her birimizin seçmesi gereken yolların hüzünlü ve dokunaklı bir hatırası. italyan neo-gerçekçiliğinin tüm motiflerini barındıran birinci sınıf bir klasik.

    la strada, fellini'nin bir yönetmen olarak durdurulamaz yükselişini başlatır ki, bu filminden kısa bir süre sonra le notti di cabiria , la dolce vita ve otto e mezzo'yu tamamlayacak ve sinema tarihine damga vuracak yılların kapıları ardına kadar açılacaktı. fellini'nin filmi için yaptığı yorum ise onun hakkında her şeyi özetler nitelikte: "bütün mitolojik dünyamın eksiksiz kataloğu" diyor fellini.

    aslına bakarsak film fellini sineması için bir geçiş filmidir. daha sonra fellini ile klasikleşen sembollerin ve metaforların hakim olduğu kişisel gerçeküstü hayali filmlere geçişinin bir ön hazırlığıdır. fellini bu filmiyle ilk kez uluslararası beğeni kazanır ki aynı zamanda ''felliniesque'' diye tabir edilen filmlerinde sirk motifini kullandığı ilk filmidir.

    aklı dalgın ama altın kalpli masum bir genç kız olan gelsomina (giulietta masina)'nın hikayesine konuk oluruz bu büyülü filmde. gelsomina'nın annesi, yaşadıkları yoksulluğun pençesinde onu zampano (anthony quinn) adlı gezici bir sirk sanatçısına satmak zorunda kalır ki gelsomina ise italyan kırsalındaki sirk gösterilerinde zampano'ya eşlik ederken, hayatın ve aşkın acımasızlıklarını ve zorluklarını öğrenir.

    fellini, gelsomina'nın yaşadıklarını o kadar ustaca ortaya döküyor ki bir insanın işi gereği komik olması ile işinin dışında yaşadığı yürek parçalayıcı hüzünlü anlar arasındaki duygusal çizgiden seyirciyi hiçbir zaman dışarı çıkarmıyor. gelsomina'nın zihnini ve dünya hakkında nasıl düşündüğünü anlıyoruz ki evet o gerçekten masum fakat dünya üzerindeki gerçek kötülük yavaş yavaş onu parçalamaya başlayınca üzerindeki masumiyet aşınmaya başlıyor. film devam ederken onun iyi kalpli doğasının kararmaya başladığını görmek aslında kendi hayatlarımıza da birer pencere açıyor. bu bok çukuruna dönmüş dünyada masumiyetin beş para etmediğini anlıyoruz.

    gelsomina'nın karakteri sıcaklık, sevgi ve neşe doluyken, zampano dünyayı soğuk ve kalpsiz bir yer olarak görür. belki de bu filmin en yürek burkan tarafı, gelsomina'nın zampano'ya neşe getirme arayışıdır. gelsomina o kadar iyi niyetlidir ki zampano'nun değişebileceğine olan inancı hiçbir zaman tükenmez fakat zampano kendisine gösterilen sevgiyi görmezden gelmeye devam eder. içer sarhoş olur, istediği gibi davranmayınca onu döver, yeri gelir sokağa bırakır.

    zampano'nun gelsomina'ya davranış şekli korkunçtur fakat gelsomina her seferinde zampano'ya geri döner. işte tüm trajedi ve gerçeklik de burada yatıyor zaten. fellini bizlere dünyayı olduğu gibi gösteriyor ve her defasında seyirciyi gelsomina hakkında daha iyi bir şey için umut etmeye zorlamaktan korkmuyor.

  • başlık : az önce minibüsteydim

    arkadan bi kadın "şu parayı alırmısınız" dedi. aldım parayı cebime koydum, ne kadar iyi insanlar var bu dünyada

  • iv. murat koydugu yasaklara uyulup uyulmadigini bizzat kendisi kontrol etmeye merakli bir padisah oldugu için yine bir gün kiyafet degistirerek bir sandala biner. amaci sahil seridinde içki içilip içilmedigini kontrol etmektir. iv. murat'i tanimayan sandalci arada bir cebinden bir sise çikartip yudumlamaya baslayinca padisah sorar :

    - "nedir o içtigin ? "

    sandalci bekri mustafa'nin ta kendisidir; kendini kolay ele vermez.

    - "kuvvet surubu" der. "ben bundan iki yudum çekince kendimi aslan gibi hissediyorum. kürek çekmek viz geliyor".

    padisah tadina bakmak isteyince, bekri mustafa, nasilsa denizin ortasindayiz, bizi kim yakalayacak, diye düsünüp siseyi uzatir. padisah iki yudum alir almaz kükrer :

    - "bre zindik ! bu sarap. sarap içmeyi yasakladigimi bilmiyor musun ?

    bekri mustafa sasirir :

    - "sen kimsin ki içkiyi yasakliyorsun ?" der.
    - "ben iv. murat'im !.." yanitini alinca bekri mustafa küregi kaptigi gibi ayaga firlar
    - "simdi atarim seni denize, daha iki yudum aldin, kendini iv. murat sanmaya basladin. iki yudum daha alsan, dünyayi ben yarattim diyeceksin".