hesabın var mı? giriş yap

  • öncelikle:

    (bkz: bekledik bunu çok bekledik) !!

    beni müthiş heyecanlandıran oyun. inşallah beklentileri boşa çıkarmaz. cepten 3 defa bitirdiğim gameboy versiyonu sarmıyor artık.

    şimdi koca adam olup iş güç sahibi olduysak da o kendini pikachu sanıp damdan atlayan velet yüzünden tam da charizard'ın laf dinlediği bölümde yayından kaldırıldığı için hevesimiz kursağımızda kalmıştı. unutursak kalbimiz kurusun!

  • instagram başıma açtı türlü belayı. ben bu terörle instagram denen platformda yüzleştim a dostlar. feysbuk hesabımı uzun zamandır etkin kullanmadığım için twitter ve instagram denen platformlarda boy gösteriyordum. "babaanne hobisi" diye nitelendirilen kanaviçe, örgü, nakış gibi bilimum hobilerle ilgilendiğimden bir şekilde bu çevreden epeyce takipçi yaptım.

    yeni takipçi geldiğinde bazen kimmiş diye profilini şöyle bir görüntülüyorum, bio'da şunlar yazıyor:

    "kokoş gelin (burada gelin smaylileri var bolca),
    11 eylül 2013 gelini (umarım kap'a da bildirmişsinizdir bu tarihi),
    evinin hanımı (kocam beni çalıştırmıyor, ayrıca çok da zenginiz nihohoha),
    kocasının ilkgöz ağrısı (ilkgöz birleşik yazılmış, ayrıca en yüce aşk bizimkisi ve namusluluğa vurgu),
    mutfağında rengarenk bi bayan (çok da marifetliyimdir, sucuklu yumurta yapıp altına keçeden amerikan servisi koymayı aşçılık sanırım),
    (burada bolca kalp smaylisi) azra & tuğberk (burada bolca kalp smaylisi) + (bir kere de adınızın ayşe, mehmet olduğunu göreyim yaa.)"

    abartıyorsam allah belamı versin. şurada fotoğraf paylaşımı mümkün olsa da göstersem keşke.

    bazen de iyice gaza gelip paylaşımlarının altlarındaki yorumları okuyorum. aşık atışması yapıyorlar karı koca.

    bir yemek fotoğrafı var, borcam böyle. altında şu diyaloglar gelişmiş:

    -fırında kaşarlı makarnam pişmek üzere an itibariyle fırına girmiştirrrr
    +aşkım ellerine sağlık, senin elinden zehir olsa yerim (smayliler smayliler)
    -hadi soğutmayalım yemeğimizi (içinden kanlı ok geçen ah o smayliler)

    bir tanesinde de kadın kolye resmi paylaşmış nazar boncuklu.

    -aman nazar değmesin (kadın kendi kendine bunu söylüyor)
    +kim almış? (kocası bunu yazıyor.)
    -kocamın hediyesi :) (sevim koş, mal beyanı var)

    dostum siz aynı evde değil misiniz? niye birbirinizle buradan yazışıyorsunuz? çünkü siz çok mutlusunuz, çünkü en güzel aşk sizinkisi. çünkü onu pezevenklerin elinden siz aldınız. geçen vıcık vıcık aşktan bunalan bir arkadaşım feysbuka şey yazmış:

    “hepinizin karısı-kocası o kadar romantik, sürprizli ve şekilli; birbirinizi o kadar çıngıraklı seviyor ve gürül gürül beğeniyorsunuz ki bazen bizim beşik kertmesi olduğumuzu ve tarlalarla koyunlar yabancıya gitmesin diye zorla evlendirildiğimizi sanıyorum.”

    yoruldum, vallahi yoruldum. sizin o muhteşem hayatlarınız bende kalp çarpıntısı ve kıskançlık krizleri yarattı. evlenir evlenmez 89 parça porselenlerimi ve kıyısı pikolu dantellerimi instagram'da sergilemezsem daha gün yüzü görmeyeyim..

  • çok güzel insanlar. daha güzel müzik.
    türkiye'yi daha aşağı bir yere koymak için değil ama bazen bu insanlar gerçekten türkiye'de mi müzik yapıyorlar dediklerim. nekropsi'ye de aynı heyecanla şaşırıyorum mesela. sonra düşünüyorum da tam da türkiye'de oldukları için bu kadar güzel müzik yapıyorlar aslında bu adamlar. köprüyü geçmek'te diyor ya batının ve doğunun ayrı ve birbirine tahakküm eden ikilikler olduğunu düşünmek ne kadar da saçma, ne kadar iktidarca.

    edit: imla

  • pandemi boyunca günde 10 12 saat çalışmak zorunda olup çok az evde kalabildim.yasakları destekleyenleri asosyal olmakla itham eden ergen malları anlayamıyorum maalesef. bir şekilde daha, önce örneği görülmemiş bir bela ile mücadele ediyoruz. bütün dünyanın anası sikilmiş ama hayat devam etmeli diyen malları bu yeni normal sürecinde maskeleri atmış sağa sola salyalarını akıtan tiplerden anlayabilirsiniz. çünkü yeni normalin ne olduğuna dair fikirleri yok. her şey eskisi gibi olacak zannediyorlar. ama olmayacak maalesef yazın bitimi ya da salgının artmasıyla yeni yasaklar gelecektir. toplum sizin zevk algılarınızla yönetilmiyor maalesef.
    edit:basit bir gribal enfeksiyon diyen mi ararsın, falcı mısın diyen mi ararsın, sanarsın ki bütün dünya ülkeleri lockdown ilan etmemiş, herkes şen şakrak bi bizim ülke şizofren. çok fazla ergen var risk grubunda olmadığı için atıp tutan.
    en yakın arkadaşım 2 ay önce yendi bu virüsü ve halen inanılmaz nörolojik sorunlar ve ağrıdan duramadığı bağırsak problemleri çekiyor. iyileştikten sonra beyin kanaması ya, da kalp krizi geçiren tonla adam var. bunlar covid sayılmıyor.
    arkadaşlar bu bir grip değil bu bir bela. inansanız da inanmasanız da aşı bulunana kadar gerçek bu.

  • işini yapmaktadır. müşterisi 15 yaşındadır. sorun 15 yaşındaki çocuğun 55 yaşındaki adama ayakkabılarını boyatması değil, 55 yaşında ayakkabı boyayan bir adamı çilekeş gören beyindir. ekmeğini kazanıyor, helal yiyor, işinide söverek değil severek yapıyorsa kimseye bok yemek düşmez.

  • istanbul kadıköy'de öğretmenlik yapan bi arkadaşım var. geçen sene 1+1 daireye 1500 tl kira veriyordu bu sene ev sahibi çıkın oğlum gelecek diye çıkardı. bu da 1 arkadaş daha buldu ve 4 aylık yoğun arama sonrasında 1+1 38 yıllık bir binada daire buldu ve 8500 tl kira verecekler. adam ek ders dahil 12bin tl alıyor. şimdi öğretmen düşmanı gibi ekşicikere sesleniyorum. 40 yıllık döküntü binaya 8500 tl vereceksin ve yemeden içmeden sosyalleşmeden bi kitap alamadan tiyatroya gidemeden 12bin tl ile geçineceksin. hadi meydan senin dostum.

  • herkes niye öğrenci evi tribine girmiş onu anlamadım. milyonluk adamlar temizlikçi tutamayacaklar mı? topumuzun ruhu fakir, biri de teoman'ı bulaşık sırasına sokmaya çalışıyo çıkar donunu da yıkasın.