hesabın var mı? giriş yap

  • gücünü halkın iradesinden, sandıktan aldığı içindir. sen bizim dinimizden değilsin ki bi' kere. nereden anlayacaksın?!

  • erasmus ne içindir?

    ülkelerin sahip olduğu bilginin yayılması ve kültürel kaynaşma.

    erasmus'a niçin gidilir?

    başka ülkedeki bilgi, beceri ve tekniği kendi ülkene getir. farklı kültürleri tanı ve o kadar da farklı olmadığını öğren, yabancı dil tecrübesi edin.

    bu mal ne anlamış?

    erasmus, devletin parasıyla boş beleş gezme işidir.

    kişinin ekonomik yararı nedir?

    bu işin parası zaten ödemiş (her ülkenin belli kurallar çerçevesinde havuza attığı para vardır.), sen gitmezsen yedekten başkası gidecek veya bütçesi seneye aktarılacak.

    sonuç nedir?

    iyi yapmış.

  • herhangi bir suçunu göremedim ben. geri zekalı kadın yola atlamış bakmadan. konu kadın, çocuk olunca hiç ne olduğuna bakmadan şova başlamış birkaç at hırsızı da. geçmiş olsun.

  • günümüzde gürültü kirliliği "ülke nüfusunun sağlığı ve refahı için büyüyen bir tehlike" olarak görülmektedir.
    avrupa çevre ajansı, halk sağlığına en zararlı çevresel etmenlerden birisi de gürültüdür ve hava kirliliğinden sonra ikinci sırada yer aldığını bildirmektedir. uluslararası gürültünün biyolojik etkileri komisyonu'na göre, hükümet düzenlemelerinden sağlık hizmetleri uygulamalarına kadar sektörlerde, gürültünün oluşturduğu tehditler "genellikle hafife alınmaktadır".
    gürültü kirliliğinin yalnızca işitme kaybına, kulak çınlamasına ve sese karşı aşırı duyarlılığa neden olmadığını, aynı zamanda kardiyovasküler hastalığa neden olabileceğini veya şiddetlendirebileceğini gösterdiler. 2 tip diyabet, uyku bozuklukları, stres, hafıza bozukluğu ve dikkat eksikliği dahil olmak üzere zihinsel sağlık ve bilişsel sorunlar, çocuklukta öğrenme gecikmeleri ve düşük doğum ağırlığına neden olduğu düşünülmektedir. bilim adamları bunama da dahil olmak üzere gürültünün diğer olası bağlantıları araştırılmaktadır.
    araştırma ayrıca gürültü kirliliğinin iklim değişikliği ile nasıl bağlantılı olduğunu da ortaya koyuyor. küresel ısınmaya katkıda bulunan pek çok etmen gürültü üretiyor, bunların en önemlileri ulaşım, fosil yakıt çıkarma ve işlemedir. yapılaşma ve ormanları katletmek, doğal ses tamponlarını ortadan kaldırırken doğal karbon emme rezervuarlarını da yok etmektedir. klimalar ve jeneratörler gibi insanların iklim değişikliğiyle başa çıkmasına yardımcı olan teknolojiler gürültü sebepleri arasındadır. tersine, ağaçlandırmayı arttırma gürültüyü bastırmak için fırsatlar sunar.
    devamlı gürültüye maruz kalmanın avrupa'da her yıl 48.000 yeni kalp hastalığı vakasına sebep olduğu ve 6,5 milyon insanın uyku problemi yaşadığını gösteriyor. harvard pilgrim sağlık enstitüsü nüfus tıbbı departmanında nüfus profesörü olan peter james, çevre kirliliğinin amerika birleşik devletleri'ndeki yetersiz ölçüm ve izleme nedeniyle bir sorun olmaya devam ediyor. bu da problemi saptayıp belirlenmesini zorlaştırmaktadır.
    james, "abd, 1980'lerden beri gürültü kontrolüne veya gürültü araştırmalarına gerçekten fon sağlamadı" diyor ve ekliyor: “bu büyük bir sorun. sağlığımızın sağlığını nasıl koruyacağımızı gerçekten tespit edebilmemiz için buna karar vermemiz gerekiyor. gürültüye maruz kalma durumlarını düzeltme sorumluluğunun bireye ait olduğunu söylemek mümkün değil."
    bir kişinin özellikle kardiyovasküler hastalığı varsa veya risk altındaysa, stres nedeni olarak gürültüden bahsediyorsa, kesinlikle kişisel gürültü azaltma stratejileri ve stres azaltma teknikleri ve bu gibi hastalıkların ortaya çıkmasını önlemler üzerine odaklanılmalıdır.
    şu durumda çevresel etmenlerden kendimizi sıyırmanın psikolojimiz üzerinde nasıl etki ettiğinden bahsetmem gerekiyor. düşünün ki yorucu ve stresli bir günün ardından kendinizi huzurlu ve güzel bir doğal ortamda buluyorsunuz. orada tek duyduğunuz kuşun cıvıltısı, yaprakların hışırtısı ve derenin sesi.
    doğa seslerinin insan sağlığı üzerindeki faydalı etkileri eski çağlardan beri bilinmektedir. eski yunanlılar doğayı severdi ve bu onların mitolojisinde yer almaktadır. antik yunan mitleri ve doğa, tanrı, insanlar ve tabiat ana'nın ayrılmaz bir birlik oluşturduğunu kanıtlayarak, doğası gereği bağlantılıdır. dolayısıyla doğa bir yaşam kaynağıdır ve bu kaynağın kendine has bir sesi vardır. peki bu ses insan sağlığına nasıl fayda sağlıyor?
    müziğin temel unsurları doğada da bulunan ses ve ritimdir. bunun nasıl olduğunu merak ediyorsanız, çok basit. doğada, kuşların cıvıltısı veya göl suyunun huzurlu sesi gibi sesler hayvanın sesidir. öte yandan, doğada her şey bir ritimdir. örneğin yağmurun kendi ritmi vardır. ritim ayrıca okyanus dalgalarında, hatta gün doğumu ve gün batımında da gizlidir. ayrıca müziğin ritmi gezegenin hareketine ve mevsimlerin döngüsüne de yansır. sonuç olarak, doğa ve müziğin bir olduğu ve doğanın müziği etkilediği anlaşılmıştır. doğanın görkemi, klasik müziğin farklı dönemlerinden pek çok besteciye (handel, haydn, vivaldi, beethoven, schubert, debussy vb.) ilham kaynağı olmuştur. bilhassa romantizm döneminde (1798-1837) tabiatın ruhun aynası olduğu görüşü hâkimdi. gerçek şu ki, yoğun müzik arayışında olan teorisyenler ve besteciler, ilham, yeni yöntemler ve nihayetinde yeni sesler bulmak için doğaya ve onun seslerine yöneldiler. pek çok besteci doğadan (böcek ve hayvan sesleri, doğal olaylar) ödünç aldıkları ses kalıplarını müzikal formlara dönüştürdüler.
    her ortam çeşitli sesler içerir. insanlar çoğu zaman bu sesleri tam olarak algılayamazlar çünkü dikkatleri çevrenin görüntüsüne odaklanır. bir çok araştırmacı, insanların ses ortamını yorumlama biçimini ve bu yorumun davranışları üzerindeki etkilerini inceledi. araştırma sonuçları, doğa seslerinin insanların psikolojik gelişimini etkileyebileceğini ve duygularının kalitesini temsil edebileceğini göstermiştir. ancak, tüm doğa sesleri insan zihnini aynı şekilde etkilemez. doğada her sesin özelliklerine ve dinleyicinin onu nasıl aldığına bağlıdır. biyolojik açıdan bakıldığında, ses insan beyni tarafından tasarlanır, vücudunda çalınır, duyu organları tarafından algılanır ve sonra beyni tarafından yorumlanır. kuş cıvıltısı veya akan su sesi gibi sesler, bir güvenlik, rahatlama ve mutluluk duygusu taşır. ayrıca, doğanın sesleri insan beynini özel bir şekilde etkileyerek bir deneyimi vurgular, dinlendirir, yormaz.
    yaprakların hışırtısı, yağmurun sesi, akan suyun sesi, kumsaldaki dalgaların sesi, kuşların cıvıltısı...
    tüm bu sesler yaratıcının ve doğanın insanoğluna bir armağandır.

    kaynak:
    the effects of noise on health
    the powerful effect of the sound of nature on human health

  • kanada'nın hamilton kentinde üniversite öğrencilerinin yaptığı sosyal deneyde öğrencilerden biri müslüman kıyafeti giymiş diğer öğrencinin otobüse binmesini rol icabı engellemeye çalışıyor. bir kaç yerde tekrarlanan deneyde her seferinde insanlar müslüman çocuğu savunuyor, hatta en sonunda birisi tacizci genci yumrukluyor. geçen hafta ottawa'da bir askerin müslüman bir fanatik tarafından öldürülmesinin ardından müslümanlara bakış açısında negatif bir değişim olmadığı gözleniyor. hatırlatalım hamilton öldürülen askerin memleketi ve düşük gelir seviyeli insanlardan oluşuyor. ırkçılık kanada'da bir kez daha barınamıyor.

    haber ve video

  • minimum 2500 tl den aşağı kimse çalışmazsa bu gubikler bu paraları teklif dahi edemez.

    iş gücünü küçümseyip hayatının büyük bir bölümünü çok düşük ücret karşılığı iş verene satanların sebep olduğu durum.

  • böylesine karanlık bir filmin kulağa hoş gelen ilginç ayrıntıları da mevcut. gelin onlara bir bakalım.

    robert pattinson "the batman" filmi için deneme çekimlerine gittiğinde aynı zamanda christopher nolan'ın tenet (2020) filminin de provalarında bulunuyormuş. batman rolünün deneme çekimlerine gitmeye nolan'dan izin alırken ailesiyle ilgili acil bir işinin çıktığı yalanını söylemiş. ancak nolan'ın, pattinson'ın batman için deneme çekimlerine gittiğinden haberi varmış. hatta pattinson resmi olarak batman rolüne kabul edildiğinde bunu hiç kimseye söylememesine rağmen nolan gelip batman rolünü aldığı için onu tebrik etmiş. aslında bunda şaşılacak bir şey yok; çünkü nolan warner bros. ile daha önceki filmlerinde de yakından çalışmış bir isim. onlardan bilgi almış olması pek muhtemel.

    filmde bruce wayne karakteri, ünlü müzisyen kurt cobain'den esinlenerek yaratılmış. yönetmen ve senarist matt reeves ilk sahneyi yazarken bir yandan da nirvana dinliyormuş. zaten filmin tanıtım fragmanında da nirvana'nın something in the way parçası kullanılmıştı.

    batman'in maskesinin altında gözlerinin etrafı için siyah makyaj kullandığını apaçık gösteren ilk film bu olmuş. aslında önceki batman filmlerinde de batman gözlerinin etrafını siyaha boyuyor olmasına rağmen o filmlerde batman maskesini çıkarır çıkarmaz bu makyaj kayboluyordu. normalde bir çekim hatası olmasına rağmen nolan bile bu makyajı korumayı tercih etmemişti. fakat reeves, komik duruyor olsa da gerçekçiliği bozmamak adına makyajı ilk defa bizlere açıkça göstermiş oldu.

    reeves, the riddler karakterini oluştururken zodiac lakaplı kimliği hala bilinmeyen ünlü seri katilden az da olsa esinlenmiş.

    colin farrell penguen makyajı ile tanınıp tanınmayacağını görmek için starbucks'a kahve içmeye gitmiş ve beklendiği üzere kimse onu tanımamış.

    zoe kravitz ve robert pattinson, oynadıkları rollerin önceki sahipleri olan michelle pfeiffer ve christian bale'den aynı tavsiyeyi almışlar: "giyeceğiniz kostümün tuvalete gittiğinizde çıkarılmak zorunda kalmayacağından emin olun!".

    matt reeves'in kafasında, senaryoyu yazarken batman rolü için hep robert pattinson varmış. pattinson'ın good time (2017) filmindeki performansını beğenmesinin ardından bu rol için başka herhangi bir ismi hiç düşünmemiş.

    matt reeves filmini yaratırken "batman: ego", "batman: year one" ve "batman: the long halloween" çizgi romanlarından esinlenmiş.

    pattinson deneme çekiminde ilk olarak val kilmer'ın batman forever (1995) filminde giydiği kostümünü denemiş; ancak kostümün kafası olmayınca george clooney'nin batman & robin (1997) filmindeki kostümünü giymek zorunda kalmış.

    filmde batman'in ilk olarak gözüktüğü metro istasyonu sahnesinde batman'in ağzından dökülen "i am vengeance!" sözü pattinson'a aitmiş, yani doğaçlama sonucu ortaya çıkmış.

    filmin henüz çekim aşamasındaki geçici ismi (working title) "vengeance" imiş.

    penguen rolü için jonah hill ile görüşülmüş; ancak kabul etmemiş. söylentiye göre kendisi the riddler rolünü oynamak istemiş.

    filmin yönetmeni matt reeves ile tim burton'ın bu film sonrası ilginç de bir ortak noktaları oluştu. biliyorsunuz reeves bu filmden önce planet of apes üçlemesinin ikinci ve üçüncü filmleri olan dawn of the planet of the apes (2014) ve war for the planet of the apes (2017) filmlerini yönetmişti. aynı şekilde tim burton'ın da kariyerinde hem batman (1989) ve batman returns (1992) hem de planet of the apes (2001) filmleri bulunmakta.

    bu arada filmde, karakterlerin ağzından sadece bir kez batman kelimesini duyuyoruz. riddler'ın batman'e bıraktığı kartların üzerinde batman yazıyor olmasına rağmen batman sözcüğü karakterlerin ağzından sadece bir kez çıkıyor. onu da batman'in kendisi, gordon'a "bu işin sonu geldi sanırım" dediğinde gordon "neyin" diye soruyor ve bunun üzerine batman, "batman'in" diye cevap veriyor. ancak bu konuda yanılıyorsam beni düzeltin lütfen.

    son olarak, elleri ve ayakları batman ve gordon tarafından kelepçelenen penguen'in ismine yakışır şekilde yürütülmesi de gözlerden kaçmadı hani.

  • dindarız diyenlerin müslümanız diyenlerin ülkede yaptıklarını gördükçe onlara benzemekten korkmaları normal değil midir