ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
cumhurbaşkanımızı ölümle tehdit ediyorlar
-
3500 koruması olan adamın ölüm tehdidi alıp yine mağdur olması olayı.
ingilizce anlamı olan türk ismine sahip olmak
-
bizim bir arkadaşın adı toygun amerikaya gittiydi gülme krizine girmişler adını gördüklerinde. (bkz: oyuncak tabanca)
6 ağustos 2020 dolar kuru
-
tam bir sene önce fransaya tasınmıs ve asgari ucert ile calışan biri olarak, bugün itibariyle biriktirdiğim para 80 bin tl'yi geçti. gurbetçiler neden akp'ye oy veriyor daha iyi anlıyorum şu an.
cüneyt özdemir'in youtuber'lara yavşak demesi
isp müşterisi tripleri
-
müş. benim sayfalarım gelmiyo
ben. şu an yurt dışı çıkışımızı sağlayan uydudan kaynaklanan bir sorun var efendim
müş bi ilgileniverseydiniz siz
ben. şey uydu uzayda efendim
müş haa tamam o zaman
kardeşe yapılacak işkenceler
-
marmaris'te fırtınalı bir gece, elektrikler kesik. kahramanlar, yattığı yerden çakan şimşekleri gören ben ve zaten korkmakta olan küçük kız kardeş...
a: hişş.. bana bak, birazdan gök gürleyecek, ona göre..
k: nasıl? yok yaa..
a: bak şimdi...
-- gümmbüüürrrrrr---
k: abi nasıl bildin yaa..
a: nıhahahahaa.. ben yapıyorum kızım onu..
k: yalan söylüyosun.
a: ben yapıyorum işte, bugün öğrendim. bak şimdi bi daha yapıcam..
k: inanmıyorum işte, yalancısın sen.
a: bak şimdi..
-- gümmbüüürrrrrr---
k: ühühühü..abi nası yapıyosun yaa..
a: yaparım kızım ben, gizli güçlerim var benim, yapiim mi bir daha?
k: ya yapma abi noolur, korkuyorum ben..
a: yook.. cezalısın sen, sabaha kadar yapıcam
k: niye yaa, ühühü naaptım ben, noolur yapma
a: benim kitapların yerini söylersin babaanneme ha? al işte bi daha yapıyorum, bu defaki çok pis
-- güümmbüüürrrrrrrrrr---
k: abi nolur yaaa.. ühühüehe..
a: bittin sen bittin
k: ühüühühüü..
a: kalk mutfağa git, ekmeğe şokella sür getir bana, çabuk.
k: ühühü, abi nasıl gidicem karanlıkta..
a: ben anlamam, çok sür şokellayı..
k: böhühehüehü, abi noolur yaa, çok karanlık..
a: çabuk, bak bi daha yapıyorum.
-- gümmbüüürrrrrr---
k: tamam ya gidicem, ühühühü, anneme de söyliycem seni..
a: hele bi söyle, bu sefer yıldırım düşürürüm kafana.
k: böhühühü..
nick'inden pişman olan yazar
-
neden pişman olduğunu ispatlamalıdır.
don't look up
-
güzel film, hayatınızı değiştirecek film olmayabilir ama zaman kaybı demek de zalımlık olur. o kadar da şaabmayın gençler.
--- spoiler ---
başkanın özel kalem müdürünün bizzat başkanın oğlu olması, nasa'nın başında anestezi uzmanının olması aslında çok paralel evren sayılmaz, birkaç bin km ötede olabilecek şeyler bunlar. abartı olsun diye yapmışlar ama abartı olmamış bizim için.
"kuyruklu yıldız aslında hiç yok" diyenler sanırım covid diye bir hastalık yok diyenlere ithafen eklenmiş.
look-up'ı don't look-up olarak değiştirerek bunun üzerinden hamaset yapan siyasiler var...
"size yukarı bak diyolar çünkü onlar size yukardan bakıyolar" falan gibi akp siyaseti var. gerçekten amerika da böyle mi lan?
bizim kadar varoş ve kalitesiz mi siyaset?
--- spoiler ---
çok gezen mi bilir çok okuyan mı
-
bu ikilemden kurtulmak icin cok kutuphane gezilebilir.
fazla mesai ücreti
-
ilk çalismaya basladigim hukuk burosunda bunu talep ettigim zaman office manager denilen dallama yuzume karsi gulmustu, iste o ucrettir bu. ben de kendisine halihazirda elalemin hakkini savunan biri olarak (bkz: avukat) hakkimi yedirmeyecegimi, nasilsa bir sekilde alacagimi, o sebeple guzellikle bordroya yansitilmasinin daha dogru olacagini soyledim. tebessum etti. ben de tebessum ettim.
baktim ay sonunda parayi alamadik, sonra hangi gun fazla mesaiye kalsam, ki 20 ay calistiysam, bugun yuzde 80'inde kaldim ben o mesaiye, o gun icin bir kitap (kaldigim saate bagli olarak bazen iki, kitabina bagli olarak bazen uc gunluk mesaiye 1 kitap) aldim ofisten. 20 ayin sonunda ayrildigimda 200'den fazla kitabi barindiran hayvani bir hukuk kutuphanesine sahiptim. hatta ofiste ilgimi ceken fazla kitap kalmayinca siparis ettirip, gelen kitaplari eve goturuyordum.
isin ilginci ben bunu yaparken bir kisi de "aga sen napiyon? nerde lan bu kitaplar?" demedi. kutuphaneye bakan bir tek ben vardim sanirim.
neyse, velhasil bu calisanin hakki olan bir ucrettir. ya efendi gibi verilir, ya da zorla alinir. zorla alinmasi kanunlara aykiri, adalete uygundur. boyledir.