hesabın var mı? giriş yap

  • ilkin rebecca solnit'in kullandığı ve feminizm literatürüne eklediği bu kavramın özetleyici nitelikteki tanımı şu: "endlessly pontificating white male syndrome", türkçesiyle "daima kendisini yücelten beyaz erkek sendromu". bire bir karşılığı ise "erkek söylemi/açıklaması" olabilir, zira man ile explain'in birleşiminden oluşmuştur.

    buradaki kritik hususun erkeğin beyazlığı olduğunu düşünüyorum, zira ortodoks feministlerin bu kavram üzerinden getirdikleri eleştiriler daha çok egemen sistemin merkezine dönüktür, o merkezde bulunan da "beyaz erkek"tir. siyah erkekler ise kendi özgürlük mücadelelerini vermiş bir kesimi, yani, ezilen başka bir kesimi temsil eder: ezilenlerin dayanışmasıdır bir nevi.

    bir şeyler yazdım, buyrun:

    (2) patriyarşi öldü mü? (mansplaining kavramı)
    http://jimithekewl.com/…du-mu-mansplaining-kavrami/

  • ilay (5) ile günün değerlendirilmesi` :reported speech`

    romica: saçlarını görenler ne dedi?
    ilay: ayyy ne güzel saçlar bunlar, kim ördü tek tek?
    romica: sen ne dedin?
    ilay: teşekkür ederim, annem yaptı...
    romica: onlar ne dedi?
    ilay: annen çok güzel yapmış, aferin ona!
    romica: sen ne dedin?
    ilay: teşekkür ederim...
    romica: onlar ne dedi?
    ilay: ben teşekkür ederim...
    romica: ooo sallıyorsun sen valla, oyalıyorsun beni, muhabbet etmeye çalışıyorum kızım...
    ilay: neden?
    romica: çünkü sen benim en yakın arkadaşımsın...
    ilay: puha, amma saçmaladın! ben senin arkadaşın değilim, çocuğunum...
    romica: hem çocuğumsun hem de arkadaşımsın...
    ilay: nasıl?
    romica: birlikte konuşuyoruz, şaka yapıyoruz, gülüyoruz, oyun oynuyoruz, şarkı söylüyoruz... bir sürü şey paylaşıyoruz, arkadaşız işte...
    ilay: çok komiksin...
    romica: allah allah komik değilim ya, doğru söylüyorum, arkadaşız işte, en yakın arkadaşım sensin hatta!
    ilay: valla mı?
    romica: valla! dizine yatayım mı? saçımı okşa biraz...
    ilay: yat bakalım küçük anne! biliyorsun bazen beni kızdırıyorsun ama yine de severim seni...
    romica: benden duyduklarını tekrar ediyorsuuunn...
    ilay: arkadaşlar her şeyi paylaşır... türkçeyi de!

  • bir rizeli olarak çoğunuzdan bir tık daha fazla söz söyleme hakkını kendimde görerek belirtmek isterim ki beter olun.ne araziniz kalsın elinizde, ne toprağınız. o cahil özgüveniyle size laf anlatmaya çalışan bilinçli insanlara yıllardır gösterdiğiniz partizan ve agresif tavır sizin sonunuzu getirsin umarım. taşınız da toprağınız da cengiz'in köpeği olsun. olsun ki sizin kafanız yine basmazken belki çocuğunuz, torununuz akıllanır. zerre acıyorsam size namerdim. 1-2 arazi ver bunlara bak gör yarın günün ilk ışıklarıyla kendileri çalıştırırlar o iş kamyonlarının kontağını ki iş çabuk bitsin.

  • bütün psikolojisi bozuk tiplerin, topluma faydası olmayan kıytırık insanların, minik beyinleri ile savunmaya geçtiği kadın. onu savunmuyor olmanın adı kıskançlık değil. bu çok daha ciddi bir mevzu.

    yeter ki soyunsun vergi kaçırsa da olur tayfa fikir beyan etmesin. sen enayi misin üç kuruş maaşına vergi adı altında kıyım yapılıyor. doğal gaz faturasına ağlayanlar gelmiş burda merve taşkını savunuyor.

  • son dönemlerde izlediğim en güzel şaka.
    anneleri giydirmiş gibi sırayla gelmeleri,
    hiç kasıntılık yapmadan şakaya gülmeleri tebessüm ettirdi.

  • -sen de şok’a giriyor musun?
    +market olarak mı? yoksa?
    diyaloğu ile kuruna kur dedirtmiştir.

  • ''neden hayatında biri yok diye soranlara:
    hani bazen durakta belli bir otobüsü beklersiniz ya;
    on dakika, on beş dakika, yirmi dakika beklersiniz gelmez.
    bu arada başka alternatifler de geçer ama binmezsiniz.
    ne de olsa “beklemişsinizdir o kadar”, boşa gitsin istemezsiniz.
    sormayın artık bana!
    herhangi biriyle değil, beklediğime “değecek” olanla devam etmeliyim bu yola!..
    durakta yaşlanmak olsa da işin ucunda..'' *

    siz yine de beklemeyin.

  • bıktık artık her uzun boylu kadının ayakları ile ilgili entry okumaktan. dünya tarihinde hiç kimsenin aklına gelmemiş bir benzetme ile en yaratıcı tespiti yapıştırıyorsunuz.

    fırıncı küreğiymiş...

    fizik kuralları gereği uzun boylu bir kadının küçük ayakları olamaz, hem at gibi kadın istiyoruz diyorsunuz hem de küçük ayak arıyorsunuz. insan oğlum bunlar insan, ayakta duracak, yürüyecek...