hesabın var mı? giriş yap

  • 90’lı yıllarda elektrik faturası iki ayda bir gelirdi. kimse de elektrik faturamız çok fazla diye inlemezdi.
    eğitim ücretsizdi örneğin özel okul yok denecek kadar azdı. özel üniversite yoktu.
    sümerbank diye bir yer vardı. vatandaş aklınıza gelecek her türlü kıyafeti hesaplı bir şekilde satın alabilirdi.
    sebze, meyve, süt, süt ürünleri falan son derece ucuzdu.
    bir siyasetçi bir şekilde yolsuzluğa karışırsa istifa ederdi.
    kimse cumhurbaşkanına hakaretten hapis yatmazdı.
    alkollü içecek fiyatları meşrubat fiyatlarına çok yakındı.
    öğrenci bütçenizle bir pubda bir şeyler içebilirdiniz ve bu sizin bir elektrik ya da doğalgaz faturanız kadar tutmazdı.
    televizyonda her şey sansürlenmezdi.
    liste uzar gider. hülasa şimdikinden bin kat daha modern ve medeni şartlarda yaşayan bir toplumduk.
    son olarak önceden ülkemiz mülteci cenneti değildi.

  • wells fargo'nun çektiği arjantin, venezuela gibi bitik ülkeleri bile büyük farkla geçip cehennemin dibini boyladığımızın resmi

    wells fargo, em*'lerin dış borçlarını incelemiş. 8'de 8 kırmızı yaparak batan ekonomilerin bile önünde sudden stop uyarısı almışız. "yerlilerin dth* hacmi" bir kıstas olsaydı arjantin'i ve venezuela'yı kesin geçerdik ama ayıp etmişler

    (bkz: 128 milyar dolar nerede)

  • son zamanlarda popüler olmuş gençlik aşısının hası. tabiki ana madde yine hyalüronik asit ama bunda ek olarak 58 madde daha var.

    asıl ismi nctf 135 ha . pazarlama ismi paris ışıltısı . isminin hakkını veriyor mu veriyor. gerçekten yüze ışıltı, gençlik katıyor ve ince kırışıklıkları gideriyor.

    derinin dermis tabakasına, özel mezoterapi iğne uçlarıyla uygulanır. uygulanan iğne ucu kalınlığı 32g. göz altı ve göz kapağına uygulanması için özel geliştirilen nanosoft denen iğne uçları mevcuttur.

    3 seans şeklinde 3 haftada bir olacak şekilde planlanır. gerek olması halinde ayda bir, 2 seans daha uygulanabilir. ama max etkiye 3 dozda ulaşılır.

    içindeki maddelerden dolayı cilt gerginleşir, ince kırışıklıklar kaybolur, parlak ışıltılı bir görünüm sağlar. göz altı morluklarında da en etkili uygulamalardan biridir. göz altı morluklarına etkisi çok iyi seviyededir. aynı zamanda boyun gerginliği, sarkmaları için de uygulanan bir işem.

    ne kadar ince iğne ucu kullanılsa da yüze uygulanan 80-100 enjeksiyon, bölgesine göre ağrı vermektedir. işlem öncesi uyuşturma yapılmaz, dezenfeksiyon uygulanır. dermis içinde küçük küçük papülcükler oluşturulacak şekilde uygulanır bu papüller 4-6 saate kendiliğinden kaybolur.

    uygulandıktan 10 gün sonra tam etki görülür. ilk seans uygulamasından sonra ciltte bir parıltı görülür ama tatmin etmez sizi. ikinci seansta cildin pürüssüzleştiği, parıltının arttığı, morlukların geömeye başladığı görülür. son seans, 3. senastan sonra ise ince kırışıklıklarda gözle görülür bir düzelme olduğu, morlukların gittiği, cildin gerilip pürüssüzleştiği, lekelerin bir miktar silindiği görülür. sizi görenler 'sen de bir değişiklik var ama ney?' sorusunu sorarlar. en güzel cilt bakım uygulamasıdır.

    ingiltere'de kliniklerde altın standart uygulamadır. dolgu da yaptırsan botoxta yaptırsan ilk önce nctf 135 ha uygulanır. böylece istenen genç görünüme daha kolay ulaşılır. ülkemizde ise fiyatının yüksekliğinden dolayı sadece belli kesimler tercih etmekte ve genelde daha uygun fiyatlı gençlik aşısı uygulanmaktadır. aynı etki daha uzun süre de ve daha kombine tedaviyle alınmaktadır.

    flakon içinde 3 ml ilaç çıkmakta. bazı klinikler sf ile sulandırıp miktarını arttırıp daha geniş alana uygulamakta lakin etkinliğini düşündürmekte maliyetini azaltmakta. ben dmae + organik silikon ile karıştırıp cilt gerginliği etkisini arttırarak daha güzel sonuçlar almaktayım.

    maliyeti yüksektir. magazin kesiminin en çok yaptırdığı uygulamadır. şehrine ve kliniğine göre farklı fiyatları mevcuttur.

  • bir tanıdığım, evlendiklerinden çok kısa süre sonra eşi işsiz kaldı ve uzun yıllar dikiş tutturamadı. kadın çalışıp evi geçindirirken adam da evi içeride her türlü çekip çevirdi, çocuğa da adam baktı. minimum 15 yıllık bir dikiş tutturamamadan bahsediyorum, boşanmadılar. çünkü adam evin içinde dikiş tutturdu. alma verme dengesi bir şekilde sağlandı eşler arasında. gold digger olmayan ortalama insaniyette bir kadın, kazancınız kadar ev içi emeğinizi hesaba katar. yoksa kadın hem evi ağırlıklı olarak geçindirip hem adamın donunu yıkayacak, gömleğini ütüleyecek evi çekip çevirecek, işten gelip yemeği düşünecek, o evlilik değil kölelik kusura bakmayın. kadınları maddiyatçılıkla suçlarken denklemin içine sarf ettikleri ev içi emeği koyduğunuzda birçok şey yerine oturacak.

  • yavrum z kuşağı zaten konuşarak iletişim kurmayı becerebilen bir kuşak değil ki. muhatabının yaşıyla alakası yok olayın.

    baştan sona anlamlı, özne-yüklem uyumu olan ve an az 10 kelime içeren bir cümleyi tek seferde kurabilen z kuşağı mensubu sayısı toplam 15 falandır.
    yormayın kendinizi böyle şeylerle kuzum.

    haydi tiktok'a, youtube'a falan devam edin siz.

    not: yspor

  • eda taşpınar'ın herhangi bir ısıya dayanıklı kıyafet, 100 faktör güneş kremi, sarınacak ıslak battaniye olmadan da, bakkala çikilop almaya gider gibi bir rahatlıkla yerine getirebileceği bir görev.

    döndüğünde ne renginde, ne de şeklinde bir değişiklik olacağını sanmam hanımablanın.

  • bu kadının oyuncu olup bu işten para kazanabildiği dünyada herkes her şey olabilir, bu ne yeteneksizlik arkadaş.
    tanım: gece gündüz sjwlik yapacağına niye kendini geliştirmiyor anlamadığım oyuncumsu, duyar makinesi feminist.