ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
işler güçler
mc donald's tarzı patates pişirme rehberi
-
toplaşın sevgili sözlük dostları.
bu skimsonik lezzete ulaşmak için epeydir uğraşıyorum ve sonunda başardım.
viral reklam meklam değil, herkes faydalansın.
evet, sağlıksız, katı yağın eritilmesi ile pişiyor ama en azından bu tadı evde isteyenler bilsin, öğrensin.
yağ : ihtiyacımız olan frita ya da horeca marka yağ.
patates : metroda satılan 6 * 6 boyutlarındaki donuk patates. bu diğer donuk patateslerden daha ince ve yağ çekmesi daha az. mc donald's dakilerle aynı boyutta.
bildiğin teflon tavaya yağı atıyoruz. yağ aslında margarin gibi katı bir yağ, ısınınca eriyor.
pişme görüntümüz şöyle.
fazla pişirmiyoruz, 3-4 dakika kızgın yağda pişiyor, açık sarı renkte alıyoruz patatesi dışarı. hafif tuzluyoruz.
sonuç.
afiyet olsun.
at fav'a, dua edicen bu sağlıksız besini pişirmeyi öğrendim diye.
edit: görseller leyla olmuş, tekrar yükledim.
pınar altuğ
-
bu istikrarını koruyabilirse aşağı yukarı 2 yıl sonra sıra bana da geliyor hayırlısıyla...
öpüşürken düşünülen şeyler
-
- oha öpüşüyorum.
(ilk öpücüğümde aynen bunu düşünmüştüm.)
15 ekim 2014 kobani'nin düşmesi
bu kar tutar mı'nın ingilizcesi
-
(bkz: you know nothing jon snow)
kolay olmasına rağmen yaparken üşenilen şeyler
-
donanımı güvenli kaldırmak.
acun ılıcalı ve şeyma subaşı boşanma protokolü
-
mondros ateşkes antlaşması gibi protokoldür.
hiç gözünü lazerle çizdiren göz doktoru gördün mü
-
"lazerle bozuk gözleri çizdirmek o kadar iyi bir şeyse doktorların alayı hele hele göz doktorlarının alayı niçin gözlük takıyor" olacaktı. sığmadı.
dün canım çok sıkıldı. internette gezinirken meşhur göz hastanesinin reklamını gördüm. bilmem ne profesörü işte şöyle iyiyiz, böyle şahaneyiz, dünyada göz konusunda 1 numarayız falan. tıkladım. bir de ne göreyim. gözümü çizecek doktor gözlüklü. alla alla dedim. bu nasıl iş diye de ekledim içimden. görüyorsunuz, cidden şahane köşeye sıkıştırmalı soru.
derhal telefona sarıldım. aradım bu işletmeyi. dedim benim gözlerim şu kadar bozuk şöyle şöyle. "tabii efendim hemen çizittirelim" dediler. dedim "bir saniye, madem gözleri bozuk olanların hemen çizmesi gerekiyor ve lazerle çizim süpersonik bir şey, niçin doktorlarınız gözlüklü?" sanıyorum birkaç saniyelik bir sessizlik oldu. "eeöö" gibi sesler çıkakrdı hattın diğer ucundaki hanım. "hebele hübele" gibi şeyler söyledi. inanın hebele hübele çok daha mantıklı kelimeler. enayi yerine konmak biraz sinirlendirdi beni. dedim "bana müdürünüzü çağırın." "bağlıyorum bir saniye" dedi.
bağladı;
+ buyrun efendim nsaıl yardımcı olabilirim size?
- lazer iyi bir şeyse doktorlar niye gözlüklü?
+ eeööö efendim şimdi bu çok geniş kapsamlı bir konu
- vaktim var, dinliyorum
+ müsait olduğunuz vakit uğrayabilrseniz size çok detaylı bir şekilde anlatabiliriz?
- yarın 2'de oradayım?1
+ görüşmek üzere efendim
- dıt dıt dıııt dııııııt
***
işte böyle tersledim. yarın da o profesörün karşısına çıkacağım. resmen tek atımlık kozum var. mantıklı gerekçe sunarlarsa çizdiririm artık ne yapayım :/
edit: profesör'ü yazamamışım. meyve parcacikli kadin uyardı sağolsun.
çocuk bisikleti alacaklara tavsiyeler
-
bu başlık ukte olarak verilmiş. dolduralım o halde. yaz geldi çocuklarımıza bisiklet alacağız. ama nasıl bir çocuğa nasıl bir bisiklet?
çocuklarınıza cicili bicili süslü bir bisiklet almak yerine, onun yaşına fiziğine ve güvenliğine uygun bir bisiklet almanız daha doğru olacaktır.
yaşlara göre tavsiye edilen tekerlek büyüklüğü (jant) ölçüleri:
2-3 yaş : 12 jant
3-5 yaş : 14 jant
4-5 yaş : 16 jant
5-7 yaş : 20 jant
6-9 yaş : 24 jant
10 + yaş : 26 jant / 27,5 jant / 28 jant /29 jant
ayrıca:
her şeyden önce güvenlik için kask ve eldiven kullanılmalı.
bisiklet ne kadar hafif olursa çocuğun öğrenme aşaması o kadar zevkli olur.
ağır bisiklet çocuğu bıktırır.
çocuk seleye oturduğunda ayakları yere basabilmelidir.
ayaklarını pedala koyduğunda ise dizleri direksiyon elciklerine (gidon) değmemelidir.
direksiyon çocuğun kol ölçülerine uygun olmalı ve rahat kullanılabilmelidir.
ihsan oktay anar
-
“benim asıl kimliğim yazarlık değildir. yarın belki bütün elyazmaları, notları, kütüphanemi terkederek ortalama bir kemancı olmaya çalışırım. fakat kemana da bağlı kalamam. yani bir insanın kendini yazar, öğrenci, genel müdür kimliği içine sıkıştırmasını ve bununla kıvanç duymasını anlayamıyorum. dünya o kadar büyük ve seçenekleri o kadar fazla ki keman çalmak bize zevk veriyorsa niye yazar olarak kalalım, bu dünyaya eğlenmeye geldik.”
(bkz: e dergisi)
aynı soyada sahip alakasız ünlüler
türk kızları vs iran kızları
-
yıllar önce bir yazar muhteşem bir tespit yapmıştı.
"iran kızları görünüm olarak orta doğu, kafa olarak avrupalıdır. türk kızları ise görünüm olarak avrupalı, kafa olarak orta doğuludur."