hesabın var mı? giriş yap

  • xbox series s’imi seagate’in xbox logolu tasarladığı 2gb hdd ile kullanıyorum. x|s optimized oyunların internal disk ve hdd ile kullanımıyla alakalı bir kaç bilgi vereyim.

    öncelikle çoğu x|s oyun internal’da çalışıyor ve xbox series s’in depolama alanı maalesef x’e göre düşük olduğundan bunu da verimli kullanmak gerekli. her şeyde olduğu gibi bu durumun da istisnaları var. yani bazı x|s optimized oyunlar hdd’den de çalışıyor. bunu öğrenmek için;

    1-oyunu indirin (tamamen indirmenize gerek yok sadece kütüphanede gözükmesi yeterli.)
    2-kütüphanedeyken oyunun üstüne gelip gamepad’den görüntüleme tuşuna (view button) basın.
    3-sol tarafta dosya bilgileri var ona girin.
    4-çıkan uzun metinde sol aşağılara doğru “consoletype” göreceksiniz, eğer karşısında xboxgen9 yazıyorsa hdd’den oynanmaz, ancak xboxone yazıyorsa hdd’den de oynayabilirsiniz.

    not: bütün x|s optimized olmayan oyunları hdd’den oynayabilirsiniz.

    not2: eğer otomatik indirme yeri hdd olarak ayarlıysa (çoğu kişide internal hızlı dolacağı için böyledir diye tahmin ediyorum.) hdd’den çalışmayacak oyunlar için xbox zaten size uyarı veriyor.

    not3: bazı oyunlar store’da ve gamepass’te 2 versiyon oluyor, xbox one ve xbox series x|s optimized. benim için çok önemli bir oyun değilse genelde xbox one versiyonunu indirip hdd’den oynuyorum. (örn: fifa serisi)

    x|s optimized olup hdd’den oynanabilen oyunların bazıları:

    * ark survival evolved
    * desperados 3
    * halo mcc
    * mass effect: legendary edition
    * minecraft dungeons
    * ori and the will of the wisps
    * rocket league
    * sea of thieves
    * state of decay 2
    * star wars: squadrons
    * the division 2
    * warhammer: vermintide 2
    * we happy few
    * zombie army 4

  • ne çekilmez başımız varmış.

    berat kadar taş dusuyor, tercüman kadar taş düşüyor. arada salladığı çay poseti düşüyor.

    allah'ım sen başımı tüm görünür ,
    görünmez belalardan koru.

  • sanatçı arzularını kullanan kişidir. karakterlerinde, kurgusunda, eserinde her seferinde yeniden sahneye koyduğu şey arzusudur. nasıl bir arzudur bu? arzuyu sanat eserine çevirmek için kullanmak ve arzuladığı gibi yaşamak iki farklı şeydir. acaba sanatçı arzusunu karakterlerine/-de yaşatan, ortaya koyduğu yapıt aracılığıyla arzusunu canlı tutan kişi midir? bu soruya evet yanıtını veriyorum. sanatçı, yaşam düzleminde o ya da bu şekilde engellenmiş arzusunu başka bir düzleme taşıyarak kendini özgür hissettiği o alanda engellenmeyi gerçekleşmeye dönüştürebilir (büyülü gerçekçilik). ya da ilk engellenmişliğini eserinin yapısı içerisinde yeniden görünür kılar(aynı temayı onlarca defa sahneye koyan sanatçılar). ya da travmatik bir anı, anı parçasını, olayı başka bir biçimde yeniden sunar (dışavurumculuk). bir sanat eseri onu ortaya koyan sanatçının arzusuyla ilişkisinin yakınlığı ölçüsünde etkileyicidir.

    arzuyu gerçekleştirmekle onu kullanmak arasındaki fark sanatçının her daim ihtiyaç duyduğu besleyici yalnızlığı kavramamızı, yaratıcı yalnızlığı algılamamızı sağlayabilir. yaşamla yapıt arasındaki geçiş bölgesidir yalnızlık. çocuğun oyun oynarkenki yalnızlığından çok da farklı değildir. ölü ya da ertelenmiş yaşantı parçacıklarını fantazm düzleminde yeniden harekete geçirebilmek için gereken alanı yalnızlıkta bulur sanatçı ve bu yüzden yalnızlık yaşamsal bir şeydir onun için. yazar yalnızlığı sadece klişe olmaktan uzaktır.

    arzusunu ölümden koruyan kişidir sanatçı. içinde saklı kalan o çok değerli şeyi kullanışının toplum tarafından kıymete değer olarak alımlanışı sayesinde "sanatçı" adını alır. içindeki birikmiş arzunun hareketli hali olan eserini görücüye sunar, bu anlamda beğenilmek ister. sanatçı, arzusunu beğendirmeye çalışır ya da ortaya koyduğu arzunun beğenilmesiyle sanatçı haline gelir. karşılıklı bir süreç. oldukça kırılgan bir arzu dinamiği var burada çünkü arzusunu ortaya koyma biçiminin beğenilmesini istiyor. manik-depresif bir ruh hali: eserin üretim sürecindeki yaratıcı depresyon ve ortaya konan eserin beğenilmesinin doğruduğu manik hal. burada bir başka soru geliyor aklıma: ortaya koyduğu yapıtların ilgisizlikle karşılanması halinde sanatçının ruh haline ne olur?

    arzuladığımızı/la yaşamak için karşımızdakine açılıp da geri çevrildiğimiz birkaç seferin, o anlık reddedilişlerin ardından umutsuzluğa kapılıp bir daha denememe yolunu seçebiliyorsak, yani bir süreliğine de olsa vazgeçiyorsak, arzusunu en vurucu haliyle eserine yedirmek için yıllarca uğraşan bir sanatçının karşı karşıya kaldığı reddedilmişlik hissinin yıkıcılığı oldukça yoğundur herhalde.

    sanatçı, arafta yaşayan bir varlık. arafının yalnızlığında cehennemine bakarak üretiyor ve işler yolunda giderse cennete ulaşmaya çalışıyor.

  • sadece işci bal arıları soktuktan sonra ölürler ve genelde sokmazlar. demet hanımı sokan arı muhtemelen eşek arısıdır sarı olandan ve o orosbu çocukları istedikleri kadar sokarlar. zaten bu piçler genelde bal yapmayıp milletin balına çöken, etini falan yiyen şerefsizlerdir.

  • ıstanbul' da vergi indirimi kesmez, bisikleti ile işe sağ salim ulaşmayı başaran herkese ömür boyu maaş bağlanmalı. bu arabasını siki sanan puştlar yüzünden kaldırımda, sokakta hatta evinizin içinde bile ölebilirsiniz. bisikletle gezmek ise sırattan daha ince bir köprü.

  • bu katil velet müebbet alsa en azından 60 yıl vergilerimizle beslenecek yiyecek içecek ısınacak. onun yerine bu ve bunun gibi mahlukatlar ya nükleer tesislerde atık bölümüne verilsin, derin madencilikte zincirle bağlanıp çalıştırılsın, veya idam edilsin organları ihtiyaç sahiplerine gitsin leşi de bilimsel araştırmalarda kullanılsın.