hesabın var mı? giriş yap

  • tatil dediğimiz olay kişiden kişiye değişen bir zevk olup neden milletin birbirini gömdüğünü anlamadığım eylem.

    ben belki bu yaşıma kadar bir sürü yer gezdim artık bütün gün yiyip içip denize girip yatmak istiyorum kime ne alüminyum?

    biri de demiş ki:

    “şu saatte şu olacak, bu olacak. kafama göre hareket etmedikçe o benim için tatil değildir.”

    eleman her şey dahil oteli nazi kampı falan sandı galiba. olm yine istersen dışarı çıkabiliyorsun la kimse seni zorla bir yerde tutmuyor.*

  • parasını enpara'da değerlendirmek isteyenlere duyurulur. döviz kuru yükseldiğinde online hizmetlerini "teknik arıza" adı altında kapatmakta ve döviz kuru düşünceye ya da dengeleninceye kadar erişimi engellemekteler. dolayısı ile ne sisteme giriş, ne de işlem yapabiliyorsunuz. böyle ucuz oyunlar oynayan bir yapı haline dönüştüler ki bu ülkede normal böyle işler. bundan sonra paramı yastık altı yaparım, yine bu şark kurnazlarına yedirmem. adam değilsiniz adam, hanginizin boğazından geçecekse de haram olsun.

  • sadece hobi düzeyinde botanik ile ilgilenen biri olarak listelemek istediğim bitkilerdir.

    benim açımdan incelemesi ve izlemesi keyifli olan ve pek bilinmeyen bitkileri listeleyeceğim.

    ophrys apifera ( arı orkidesi): bir orkide çeşididir. isminin arı orkidesi olmasının sebebi çiçeğinde polenlerini barındırdığı bölgenin arıları kandırabilmek için arı şeklinde evrimleşmiş olmasıdır.

    arı orkidesinin çiçeği kraliçe arı şeklinde olduğu için çevresinde gezinen arılar oraya konmuş bir kraliçe arı olduğunu zannederler. çiftleşmek için bitkiye konar ve bitkinin çiçeği ile vücutlarının her yerini temas ettirip polene bulanırlar. böylelikle arı orkideleri arıları kullanarak polenlerini saçma konusunda diğer bitkilere karşı avantaj kazanırlar.

    tipleri şöyledir -> görsel

    nepenthes (suibriği): dallarından içi pürüssüz ve aşırı kaygan bir yüzeye sahip olan ibrikler sarkan bir bitkidir bu.

    bütün etobur biktiler gibi yetiştiği coğrafyada azot eksikliği olduğundan öldürdüğü böcek ve hayvanların cesetlerindeki azotu kullanarak hayatta kalırlar.

    ibriklerinden nektar kokusu yayarak etraftaki böcekleri ibriklerin içine çekerler. içeri giren böcekler aşırı kaygan yüzeyden tırmanamadıkları için orada kalır ve bir süre sonra ölürler.

    yetiştirmesi zor ve meşakkatlidir ancak başarılı olunursa izlemesi çok keyif verir.

    tipleri şöyledir -> görsel

    ceropegia sandersonii ( paraşüt çiçeği): bunlar venüs sinekkapanı ve arı orkideleri gibi bitkilerin ortak özelliklerine sahip bitkilerdir.

    paraşüte benzer bir görüntüleri olduğu için paraşüt çiçeği ismini almışlardır.

    çiçek bölgelerinden ölü böcek kokusu yayarlar (insanlar bu kokuyu alamaz) ve civardaki leşçil böcekleri bu şekilde kendilerine çekerler. gelen böcekleri polenlerini bulundurdukları bölgede sıkıştırıp polene bulanmalarını beklerler. böcek tamamen polene bulandığı zaman kilidi açar ve gitmesini sağlarlar. böylelikle tohum verirler.

    tipleri şu şekildedir -> görsel

    codariocalyx motorius ( dans eden bitki ): bu arkadaş darwin'in en sevdiği bitkilerden biri olarak bilinir. kendisi ışığa ve sese karşı diğer bitkilere nazaran çok daha duyarlı olduğu için müziğe tepki verir ve dans edermiş gibi görünür.

    tipi şu şekildedir -> görsel

    drosera capensis ( güneş gülü): bu benim favorim.

    uzun ince dallarının pembe yüzeyinin üstünde tarak ucu gibi yuvarlak ve minik damlalar şeklinde yapışkan salgılar.

    gelip de üstüne konan böcekler önce yapışıp çırpınmaya başlarlar. çırpındıklarında da bitki uyarılmış olur ve bitki kendisini böceğin üstüne dürüm gibi sarıp iyice yapıştırır.

    görüntüsü şu şekildedir -> görsel

    catapult - flypapre ( mancınık sinekkapan ): bu arkadaş çok zor bulunuyor. ben türkiye sınırları içerisinde bulamadım en azından.

    aynı güneş gülüne benzese de güneş gülünden çok daha aktif bir hayatı var. şu videoda da görülebileceği gibi yapraklarının ucuna dokunan böcekleri çok hızlı bir şekilde kaldırıp yapışkanlarına vurarak etkisiz hale getiriyor.

    görüntüsü şu şekilde -> görsel

  • halam gece çalıştığım hastaneye kalp krizi geçirerek gelmişti.
    ben o gün nöbetçi olduğum için çok yorgundum ve çok üşüyordum, doktor odasındaki kanepede üzerime nevresim alıp biraz dinleneyim, demiştim. haberi alınca apar topar kalkıp acil girişinde babamı, kardeşimi, bilinci gitmiş, halamı karşıladım.

    acil anjioya aldık ve ne yazık ki ex oldu.
    sorumlum zaten nöbetin bitmesine az kaldığını bundan sonrasını idare edebileceğini benim eve gitmem gerektiğini söyledi. eve gittiğimde herkesin olduğu gruba atılmış bir mesaj gördüm. ben önce taziye mesajı atıldı, sandım. bir de ne göreyim: grubun en sevimsiz insanı dün gece dinlenirken halamın kalp krizi haberini alınca koşmak için üzerimden attığım nevresimin yerde dağınık bırakılmış fotoğrafını çekip “lütfen doktor odasını dağınık bırakmayalım.” diye paylaşmış.

    halamın ölmek üzere olduğunun haberini aldığımda nevresim katlamak aklıma gelmediği için kusura bakma, dedim. hem suçlu hem güçlü kahpe özür dilemek yerine ne dese beğenirsiniz?
    “ben senin özelinde demiyorum, daha önce de böyle oldu o yüzden hatırlatmak istedim.” dedi.

    ben bu çağın insanında iliğimle kemiğimle nefret ettim.

  • bölük astsubayının giriş mülakatında sorduğu "ibnelik var mı?" sorusu..

    10 kısa dönem çömez asker birliğe katılış sırasına göre tek sıra halinde dizilmiş karargahta beklemekteler, içeride bölük astsubayı tarafından bir mülakat yapılmakta.

    - baba adı?
    + vs vs
    - anne adı?
    + vs vs
    - evli misin?
    + hayır

    asıl soru ise şu:

    - ibnelik var mı?

    birliğe en son katılanlardan birisi olmamdan mütevellit önümdeki kişi sayısı 3e 4e düşmeye başladıkça herkes aynı şeyi söylemeye başlamıştı:

    + lan adam içerde ibne lik var mı diye soruyor lan ne diyeceğimi şaşırdım..!

    içses: evlat önlem al, sana da soracak kesin, sen sordurma, böyle bir sorunun sorulması bile delikanlı adama gelmez.

    asker1: ben evliyim diye bana sormadı.
    asker2: bana sormadı da eliyle böyle yaptı, var mı? dedi (işaret parmağı ve başparmak ile yuvarlak yaparaktan)
    asker3: bana direkt sordu, komutanım olur mu öyle şey dedim, güldü pezevenk.
    asker4: abi iyi de, sanki öyle olsam karşısında "evet komutanım hafiften meyilliyim mi" diyeceğim, sonra cümle alem nabar lan adamı?

    içses: görüyorsun olanları, üstelik bu adamdan sonra sen giriyorsun içeriye, bulamadın hala çözüm yolu. soracak sana da, sana da soracak!

    içeri girilir, bölük astsubayının karşısında esas duruşa geçilir.

    - baba adı
    + vs vs
    - ana adı
    + vs vs
    - evli misin?
    + hayır...! am.. ama evleneceğim kızı buldum komutanım. (içses: süpersin oğlum bravo, yırttın, soramaz bundan sonra)

    - nerde buldun lan, burda mı buldun?
    + (bu program geçersiz bir işlem yürüttü ve kapatılacak,devam etmek için bir tuşa basın)