• abd'nin en kanlı katliamının yaşandığı okul. uzmanlar otopside eric harris'in vücudunda yüksek dozda antidepresan bulgusuna rastlamışlar. adını şimdi tam çıkaramadım ama lomwak mı lowmok mu garip bir adı var. bu ilaç bastırılan duyguların şiddetli bir şekilde dışa vurumu olarak yan etki ediyormuş.

    hatta dylan denilen elemanın vicdanlı olduğu eric'in ise dylan üzerinde baskı ve güç kurduğu ortaya çıkmış. adamlar katliam sonrası birbirlerinin kafalarına sıkarak intihar ediyorlar.

    yalnız bu eric tam piskopat. bir bebekten katil yaratan toplumu aileyi çevreyi derin derin analiz etmek gerekir. çocuk neden suça itilir meylenir? abd evet özgürlük ülkesi anayasal haklar hukuk vs. lakin bireysel silahlanmanın bu kadar basit ve kontrolsüz olduğuda gelişmiş ülkeler sıralamasında tek ülke sanıyorum.

    adam daha küçücük yaşlarda hırsızlığa kavgalara başlıyor ardından bir mafyanın uzantısı olan çeteye katılıyor. evinde plastik bomba üretiyor. bu durumdan ailesinin haberi oluyor ama hiç sesleri çıkmıyor. olan yaşları 14 ila 18 arasında değişen 23 çocuk, sakat kalan onlarca genç, yaralanan, psikolojik olarak bundan sonra hayatını kötü geçirecek olan insanlara oluyor.

    esas katliam ise kütüphanede yaşanmış 56 kişinin sığındığı kütüphanede adamlar tüm öfkelerini kusmuşlar resmen. ne denir bilmiyorum gözünden sakındığın evladını en güvendiğin yerde diye bilirken bir piskopatın elinde can versin.

    edit: ilacın adı luvox, sabbath1970'e teşekkürler.
  • eric harris ve dylan klebold adli iki ögrencinin 20 nisan 1999 gününün sabahinda kana buladigi okul.

    bu öfkeli genclerden en öfkelisi olan eric'in cocuklugu babasinin orduda calismasindan dolayi her üc senede bir okul ve sehir degistirerek geciyor. belkide onun dylan'dan daha agresif bir karektere sahip olmasina neden olan faktörlerin temelinde, bu normal ve siradan görünen olay yatiyordur. cünkü eric günlüklerinde ve kendine ait internet sitelerinde sürekli bu konuya deginiyor. tasinilan her sehirde ve yeni baslanan her okulda caylak ve acemi olmanin ona yasattigi aci verici deneyimlerden ve girdigi ortamlarda insanlar tarafindan bunun ona hep hissetirilmesinden bahsediyor.

    en sonunda eric ailesiyle hayatinda son durak olacak, yeni ve caylak cocuk olarak adlandirilmasini sonsuza kadar engelleyecek olayin yasanacagi amerika'nin colorado eyaletinin littleton kasabasina yerlesiyor. bu kücük ve genelde orta sinif beyaz amerikali ailelerin yasadigi, sikici banliyo kasabasi, onun dylan adli arkadasiyla birlikte on üç kisiyi katledecegini bilmeden, sessizligine gömülü bir sekilde firtinaya dogru yaklasiyor.

    eric liseye basladigi yil okulda almanca dersi almaya basliyor. beraberinde alman kültürüne ve nazizme sempati duyuyor. internetten henüz o yillarda amerika'da ve dünyada cok taninmayan rammstein ve kmfdm'i kesfediyor. pizzacida calisarak kazandigi paralarla onlarin cd ve tisörtlerini satin aliyor. sarkilarini ingilizceye cevirmeye calisiyor. ögretmenleri onu almanca ve teknik derslerde büyük basarilar gösteren zeki bir ögrenci olarak tanimliyor. ama eric'in farkli zevkleri, okula gelirken giydigi siyah pardösüleri/trençkotları, asker botlari ve rammstein/kmfdm tisörtleri okulda diger ögrenciler tarafindan freak-loser olarak adlandirilmasina neden oluyor. özellikle daha olmasi gerektigi gibi olan ve giyinen, bütün güzel kizlari kapan, okulun popüler soccer oyuncularinin tacizlerine ve laf atmalarina maruz kaliyor. hatta internette eric okul koridorunda yürürken karsidan gelen bir grup soccer oyuncusunun onun üstüne üstüne yürüyüp omuz atarak gecip gittiklerini gösteren bir video bile var. bu olayin ardindan eric sanki hicbir sey olmamis gibi koridorda yürümeye devam ediyor. eric icin bu o kadar normal ve alisilmis bir durumki, dönüp onlara bagirip cagirmiyor bile. cözüm olarak baslarda tepkisiz kalmayi yegliyor. cünkü kendini farkli hissediyor. bu duygu ona digerlerinden daha üstün oldugu algisini pompaliyor fakat bu üstünlük algisi giderek bogazina kadar nefret duygusuna gömülmesiyle sonuclaniyor. her seyden ve herkesten ölesiyr nefret etmeye basliyor. bu nefret hissi öyle katlanilamaz bir noktaya geliyorki eric günlügüne söyle bir cümle yaziyor;

    "nbk'ye - nbk natural born killers'in kisaltmasi. ikili yapacaklari katliama bu yüzden nbk adini veriyorlar- basladigimizda kendimi doom oynuyormus gibi hissetmeliyim. insani olan bütün duyglarimi icimden söküp atmaliyim, okulda karsima cikan herkesi doom'daki canavarlar olarak görmeliyim."

    ki öylede yapiyor. katliam süresince eric'in dylan'dan daha fazla ates acmis olmasinin ve daha fazla kisiyi öldürmüs olmasinin nedeni de böylelikle aciga cikmis oluyor.

    dylan ise ikilinin duygusal olani. ölüm takintisi var. intihara meyilli. kronik depresyondan muzdarip. orta sinif bir ailenin ikinci oglu olarak dünyaya gelen dylan, gayet acik görüslü ve egitimli bir anne babanin cocugu. annesi engelli cocuklara ögretmenlik yapiyor, babasi ise 68 kusagi hippilerinden. ikisi de cocuklarina esit ilgi ve sevgi gösteriyorlar. bir komsulari onlarin cok hassas ve ilgili ebeveyinler oldugunu belirtiyor.

    dylan da eric gibi müzigi ve yazmayi cok seviyor. david lynch'in lost highway'i favori filmi, nine inch nails'in the downward spirali favori albümü. bu albümden en sevdigi sarki ise piggy.

    dylan hemen hemen her gün günlügüne bir şeyler karalıyor. bir yazisinda depresyonunun verdigi huzursuzlugu lost highway ve the downward spiral'a atifta bunarak aciklamaya calisiyor. sonsuz bir kisir döngü hissiyle bogusuyor. bu yüzden bu albüm ve filmi sürekli kendi hayatiyla özdeslestiriyor. dylan'ın yazdiklarini okudugunuzda onun durmadan ölümü arzuladigini, dünyayi ve yasami bir türlü sevemedigini, aradigi ve ihtiyaci olan sevgiyi/aski bulamadigini görüyorsunuz.

    dylan, zaman icerisinde bir kizdan etkilenmeye ve ondan hoslanmaya basliyor. günlügünde kiza karsi hissettiklerini ifade ettigi sayfalarin kenarlarinda cizdigi kalp resimleri dikkat cekiyor. hissettigi bu yogun duygular kisa sürede aska evriliyor ve utangacligi nedeniyle askini ifade edememesinden kaynaklanan bu aciyla ne yapacagini bilemiyor. yaptigi tek sey ona hic bir zaman göndermeyecegi mektuplar yazmak oluyor. genc asik bu mektuplarda hoslandigi kizin masum ve dogal güzelliginden, onun da kendisi gibi ice kapanik ve popüler olmamasindan cok etkilendigini belirtiyor.

    kendini ona cok yakin hissediyor ve onu soulmate'i olarak görüyor. ne yazikki kiz dylan'in ona karsi hissetiklerini hic bir zaman ögrenemiyor. dylan utangacligini bir türlü yenemiyor, bu ask onu icten ice tüketmeye basliyor.

    diger taraftan bu tükenmislik duygusunu ifade ettigi bir yöntem de siir yazmak oluyor. bu siirleri ve yazilari okudugunuzda dylan'in en cok sorguladigi seylerden birinin varolus kavrami oldugunu görüyorsunuz. varolus olgusu obsesif bir sekilde sürekli sorguluyor. cogu zaman yazdiklari nihilist bir kurguda ve gelecege dair hic bir umut barindirmiyor. bu duygusal - depresif gencin öfkesini aciga cikaran kilit konular ise ask acisi ve varolusun gizemi oluyor.

    eric ve dylan'in yollari kesistiginde bircok ortak yönleri oldugunu kesfediyorlar. sonu kanla ve ölümle bitecek olan arkadasligin temelleri böylelikle littleton'in sikici ve ölümüne sessiz atmosferine bir yumruk sertliginde atilmis oluyor.

    ikili ayni pizzacida ise basliyor, ayni tarz giyiniyor, ayni müzigi dinliyor, ayni okula gidiyor. eric'in patlayicilara/bombalara olan hayranligi, korkusuzlugu, öfkesi, inandigi degerler ve sosyolojik cözümlemeleri dylan'i cok etkiliyor. onun senelerdir icinde atip durdugu sessiz cigliklarin disa vurumuna, bir nevi sancili dogumuna yardim ediyor. dylan en sonunda kendini bir seylere ait hissetmeye basliyor ve eric onun kurtaricisi oluyor.

    takilmaya basladiklari ilk zamanlarda, suc isleme bekaretlerini de birlikte bozuyorlar. ikili issiz bir aksam üstü yol üstünde park edilmis bir minübüsün arka koltugunda konuslanmis bilgisayar ve teknik ekipmanlari farkediyorlar ve onlari calmaya karar veriyorlar. cami kirip ekipmanlari sirtlaniyorlar fakat o sirada etrafi kontrol etmek icin yavasca ilerleyen polis arabasi ikiliyi fark ediyor ve yakalanmalari kacinilmaz oluyor. resit olmadiklari icin eyalet yasalari geregi ikisine de bir yil boyunca devlete sosyal hizmette bulunma cezasi veriliyor. yakalandiklari aksamin kodeste gecen gecesi nefret ve utanc dolu bir travma yasamalarina neden oluyor. detaylara inildiginde bu travmanin nbk'nin temellerini atan olay oldugunu görüyorsunuz. ground zero denilen yer burasi aslinda. o geceden sonra kayata karsi hissetikleri bin bir türlü nefrete polis nefreti de ekleniyor. cünkü yapilan arastirmalarda, ikilinin okula katliam yapmaya gittiklerinde, orada öldürebilecekleri kadar polis öldürmek istediklerini belirten bir dolu kanit bulunuyor.

    bir yillik zorunlu sosyal hizmet boyunca ikili nbk icin yasamaya basliyor. planlar yapiliyor; yirmi yasini doldurmus bir arkadaslarini kullanarak silahlarini aliyorlar, okulun krokilerini ciziyorlar, internetten bulduklari bomba ve patlayici tarifleri sayesinde patlayicilar hazirliyorlar, ormanlik alanlarda düzenli olarak atis talimleri yapiyorlar. bu görkemli son icin kendilerine günün anlam ve önemini belirten kostümler de almayi unutmuyorlar. eric tisörtünün üstüne natural selection yazilmasini istiyor. dylan ise sadece wrath yazdiriyor.

    ikili katliamdan bir ay önce sonradan the basement tapes olarak adlandirilacak olan videolar cekmeye basliyor. emniyet görevlileri bu videolari hala kamudan gizli tutuyor. videolari izleyenler sadece polis, bir kac uzman ve columbine velileri oluyor. videolarin icerikleri ve dylan ve eric'in diyaloglari sadece yazili olarak tasvir edilmis bir sekilde kamuya sunulmus. yazilanlara bakilirsa katliam sabahi cekilen videoda ikili veda konusmalarini yapiyorlar. bunu yapmak zorunda olduklarini, üzgün olduklarini söylüyorlar. ailelerinden baslarina acacaklari belalar icin özür diliyorlar.

    katliamin ardindan cok sey yaziliyor ve konusuluyor. katliamda ölen birinin annesi bir yil sonra intihar ediyor, katliamdan kurtulmus bir ögrenci alti ay sonra, önce babasini sonra kendisini vuruyor. bir sey cok kesinki littleton ve amerika asla eskisi gibi olmuyor. amerika'da okul girislerine metal güvenlik gecitleri yerlestiriliyor ve bircok ebeveyn cocuguna evde egitim verme secenegini tercih etmeye basliyor vs.

    ve akillardan su soru asla cikmiyor "neden?".
  • uğraştığım tezim dolayısıyla birkaç gündür belgesellerini didiklediğim vakadır.
  • hakkında beklemediğim bir videoyla karşılaştığım vaka....

    acaba?
  • benim için terapi özelliği taşıyan aşmış peter bardens parçası.

    şuradan dinlenebilir: https://www.youtube.com/watch?v=n9_dkuprhy4
  • 20 nisan 1999'da eric harris ve dylan klebord isimli iki öğrencinin gerçekleştirdiği katliam. 1'i öğretmen 12'si öğrenci olmak üzere toplam 13 kişi hayatını kaybetmiştir. polisin olay yerine gelmesi sonucu iki genç intihar etmişlerdir. abd'de klasikleşen okul katliamlarından sadece biridir.

    (bkz: 16 nisan 2007 virginia tech katliamı)
  • columbine lisesi katliami amerikan tarihin en agir okul katliami vakasi olarak adlandirilabilir. eric ve dylan isimli iki arkadasin gerceklestirdigi bu katliam 13 kisinin olmesine 24 kisinin agir bir sekilde yaralanmasina yol aciyor. dylan'a gore daha ofkeli gozuken eric etrafa daha fazla ates aciyor ve daha fazla kisinin yaralanmasina neden oluyor. artik vaktin geldigini enselenecekleri anladiklari anda kendi aralarindan uce kadar sayip okulun kutuphanesinde intihar ediyorlar. eric ofkesini intihar ederken kendine de uyguluyor agzindan siktigi mermi kafasindan cikip kafatasini paramparca ederken dylan sadece kafasina sikarak hayatina son veriyor.
  • katliamı yapan gençlerden dylan klebold'un annesi ted'e konuşmuş geçtiğimiz sene. bugün tesadüfen farkedip izledim. üzücü.

    https://www.ted.com/…r_this_is_my_story?language=tr
hesabın var mı? giriş yap