• kadıköy moda sahilindeki çekimleri engellenilmeye çalışılmış.

    en komiği filmin yönetmeni mustafa kenan aybastıkarakola götürülmüş. link

    lan memlekette yönetmen çocukları isteyince kazaya karışıp adam öldürüp para verip çıkardılar. nereden nereye?
  • her türlü engellemelere rağmen sonunda teaserı da yayınlanmış ve bizleri gecenin bu saatinde bu güzel haberle musmutlu etmiştir. alın bu da linkidir: ev kira semt bizim

    ayrıca filmin yönetmeni kıymetli dostumuz mustafa kenan aybastı diyor ki:
    "bsm'nin yaptığı filmlerin çok özel bir önemi var.
    bu filmler seyirciden karşılık bulabilirse arkasından bsm dışından da çok fazla film gelecek. piyasanın bataklığına mahkum hisseden bir çok insan bunu kırıp başka işler üretecekler. bsm'nin işleri biraz da bu açıdan önemli"

    bu çağrıyı anlayan tüm okuyucuları filmi takibe davet ediyorum.
  • sen sıfır bütçeyle, altını çiziyorum sıfır bütçeyle bir uzun metraj sinema filmi çek. aylarca uğraş, oyuncusundan makyajcısına kadar herkes hiç bir maddi çıkar gözetmeden güneşin yağmurun altında debelensin. zarar etmesin de karından geçtik mottosuyla dağıtımcılardan yalvar yakar üç beş sinema salonunda gösterim kurtar. sonra da çıksın üç beş kişilik bir heyet bu film içinde küfür, kan kavga olmasa dahi insanları biraraya gelip bişeyler yapmaya yönlendiriyor diyerek +18'i çaksın. ayıptır, günahtır, vicdansızlıktır. ekranlarda kan gövdeyi götürürken ev kira semt bizim filmine yaş sınırı getirmek.
    tanım: +18 yaş sınırı getirilen sinema filmi.
  • isim babasi olan slogan yuzuncuyil/ankaraya aittir.
    melih gokcek'in odtu yolunu protesto edildiği dönem (2013 eylulu) bilimum sokakta görülmüştür.
  • dün yanımda yedi kişiyle gittim. seyrettim. gelecek hafta beş kişi daha gideceğiz. izmir ve adana'daki dostlarımı da haberdar ediyorum.

    bu filme gidin ve insanları bu filme gitmeleri için teşvik edin. mutlaka seyredilmeli. sadece eğlencelik ve bol komikli toplumsal film gibi bakmamak gerekiyor. sevgili mustafa kenan aybastı, yolculuk adlı filminden sonra kamerasının objektifini çok daha önemli toplumsal bir yaraya, kentsel dönüşüme döndürmüş.

    filmin senaryosunun ve setlerinin hazırlanmasından, çekimlere, oyunculara vs. kadar her şey kolektif bir emeğe dayanıyor. bu film, gerçekten de emekçilerin maddi-manevi katkıları ile çekildi. evet; pek çok eksikliği, senaryoda atlamalar ve teknik hataları var; ama, bu film, hepimize ait. kendi aramızda biraz daha çalışır, mustafa kenan'ı cesaretlendirir, hep birlikte elimizi taşın altına koyar ve filmin çekilemeyen kısımlarını da çekeriz ve hatalarını düzeltiriz. sorun bu değil. sorun, bu filmi sahiplenmemiz ve herkese izlettirmemiz.

    şimdi, bu film hakkındaki düşüncelerime devam etmeden önce, şunu söylemek istiyorum: yolculuk filmi gerçekten çok önemlidir ve bir döneme cesurca damgasını vurmuştur. gerek filmdeki kolektif emek, gerek güçlü oyunculuk ve senaryosu, gerekse o karanlık ve kötücül atmosferi ile film çok başarılıdır. ikinci veya üçüncü kez seyrettiğinizde, filmdeki pek çok ayrıntıyı fark edersiniz.

    ev kira semt bizim ise, gezi ruhu ile başlıyor. enerjik, yaratıcı, samimi, merkezine insanı alan ve iyi insanların hikayesini anlatan bir film. tamam; katı bir göz ile seyrettiğinizde, senaryo ve çekimlerdeki pek çok teknik eksiklik gözünüze takılabilir, filmi sevmeyebilirsiniz. en nihayetinde, biz emekçilerin ortak katkısı ile bu kadar olabiliyor. daha iyisini de yapacağız. eksikleri ve hataları hep birlikte tartışır, bunları düzeltiriz. bunu tartışmıyoruz. önemli olan; insansızlığın çölünde, iyi insanların merkezinde olduğu ve onların hikayesinin anlatıldığı bu filmin hepimizde yaratacağı umut.

    benim filmin "remake"i için mustafa kenan'a ileteceğim öneriler şunlar:

    - filmde kentsel dönüşüm pek gözükmüyor. oysa ki, bir minibüse atlayıp, minibüs yolu üzerinden ilerlediğinizde, göztepe'den itibaren inşaatlar, hafriyat kamyonları, o hiç bitmeyen gürültü ve toz-duman ile karşılaşıyorsunuz. kamera, buralarda gezmeli ve bu çirkinliği olabildiğince yansıtmalı.

    - asıl semt imsanları, kadıköy merkez'de değil, göztepe, şenesenevler, bostancı, erenköy, kazasker vs. yerlerde. kentsel (rantsal) dönüşüm de orada. sadece semt insanları değil, beyaz yakalı emekçiler de orada. kamera oraya da odaklanmalı.

    - film ile ilgili ek videolarda, evleri yıkılan ve mahallelerinden taşınmak zorunda bırakılan / bırakılacak emekçiler ile de konuşulmalı.

    “örgütlü bir halk alayına gider”, diyen bir filmi izlemek istemez miydiniz hem?

    not: filmden sonra biletlerinizi atmayın (kıps kıps)
  • dün gece bağımsız sinema merkezi‘nin feysbuk sayfasında canlı olarak yayınlanmıştır. işçi sınıfının katkıları ile yapılmış ve işçi sınıfına hediye edilmiştir.

    https://www.facebook.com/…vkizn2d5phkjegm-u&fref=nf
  • ilk üç günlük izlenme rakamı 630, yazıyla yazayım "altıyüzotuz".
    yazık lan, vallahi yazık, enesbaturların cumaliceberlerin otlarınbokların arasında yokolup gidiyoruz...
    ne demisti ozan;

    "değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez."
  • bu ibnelik yuzunden 15 kişi ile yarın ankarada sinemaya gidip, bütün çevreme de tavsiye etmezsem adiyim...
  • boyun eğmeyenlerin buluşması olan filmdir.

    +18 sınırı yasaklama çabası dışında başka bir şey değil.
  • https://twitter.com/…_tr/status/1019323411347247105

    şu bölümü her izlediğimde aldığım tat inanılmaz.

    dövüş klübü replikleri yerine şu sahne hafızalara kazınsa memleket farklı bir yer olur.
hesabın var mı? giriş yap