• 1962 de amerika nın sovyet rusya ya mal satışı sırasında, amerika nın peşin satışta ısrar etmesi, rusya nın ise kredili ödemede ısrar etmesi üzerine işler tıkanmışken araya giren bu konuda tecrübeli isviçre bankalarının ilk kullandığı ve dünya ekonomisine tanıttığı sistem olmuştur. dolayısıyla amerika nın mal satışından kaynaklanan alacağını iskontolu satın alan isviçre bankası, ödemeyi hemen yapmış, böylece amerika nın gönlü olmuş, kredili mal alımında ısrar eden sovyet rusya da taksitlerini efendi efendi isviçreliye ödemiş, böylece soğuk savaş yıllarında yeni bir krize mahal verilmemiştir.
    (bkz: isviçre nin tarafsızlığı)
  • latincede alacak hakkının kayıtsız ve şartsız olarak teslim edilmesi anlamındadır.

    vadeli mal ve hizmet ihracatından doğan ve belirli bir ödeme planına bağlı olarak tahsil edilecek olan alacakların daha önce bu hakkı elinde bulunduranlara rücu edilmeksizin (kayıtsız şartsız ve vazgeçilmez olarak), bir banka veya bu alanda uzmanlaşmış bir finans kuruluşu (forfaiter) tarafından satın alınarak iskonto edilmesidir.

    uygulamada forfaiting işlemi yatırım mallarını kapsamaktadır. 1950’li yıllarda abd ve avrupalı ülkelerin sscb ile dış ticaretlerinde doğdu. uzak doğu ve `latin amerika ülkelerinde yaygınlaştı.

    (bkz: ntvmsnbc)
  • faktöringin nispeten daha uzun vadeli alacaklarla ve başka ülkedeki firmalarla yapılanı
  • factoring işleminden farklı olarak, finansmanın alacağın tamamı üzerinden yapıldığı, genellikle altı aydan 10 yıla kadar vadelerin söz konusu olduğu ve üretim araçlarının (yani yatırım mallarının) ihracında baş vurulan bir işlemdir. forfeiting işleminde belge şartı vardır ve açık hesap söz konusu değildir, bu bağlamda kullanılan belgelerin değişim değerlerinin teşkil ettiği bir ikinci el piyasası da oluşmuştur.

    (bkz: factoring)
    (bkz: swap)
    (bkz: offshore)
    (bkz: kıyı bankacılığı)
  • genellikle ihracat işlemi olup, amir bankanın (ithalatçının bankası) belirttiği vadede gelecek olan ihracat bedelinin, ihracatı yapan firma isteği üzerine vadeden önce ödenmesi işleminin genel adıdır...

    daha detaylı olarak şöyle bir örnekle anlatayım:

    almanyada yerleşik bir firma, türkiyedeki sizin firmanızdan mal alacak. ancak size güvenmiyor ve kendi bankasına diyor ki: "ey bankam; ben türkiyedeki şu kişinin firmasından mal almak istiyorum ama ona güvenmiyorum. sen benden gerekli teminatlarını alarak, elini taşın altına koy. benim için paramı ve haklarımı koru. firmanın bankası da (muhabir banka) şu banka…" diye gerekli bilgileri veriyor ve ihracat akreditif işlemi başlatılıyor. amir banka, muhabir banka ile görüşüyor, koşullar belirleniyor, istekler sunuluyor. tüm şartlar kabul edildikten sonra siz de mallarınızı yüklüyorsunuz ihraç etmek için. malı yüklediğinizi belirttiğinizin akabinde, amir banka muhabir bankaya : "ben, senin firmana ödeyebilmen için şu tarihte paranı göndereceğim, müşterine söyle "diyor. muhabir bankada tamam deyip ihracatçı olan size haber veriyor. siz de, paranızı almak için amir bankanın belirttiği vadeyi beklemeye başlıyorsunuz.

    buraya kadar herşey normal. ancak diyelim ki sizin birden yüklü bir paraya ihtiyacınız oluyor ancak vadenin gelmesine daha misal 10 gün var. gidiyorsunuz kendi bankanıza ve diyorsunuz ki: "ey bankam, benim şu numaralı akreditifimden, şu tarihte bu kadar para gelecekti. ancak benim acil paraya ihtiyacım var ve hiçbir yere borçlanmak istemiyorum. bana ihracat bedelimi vadeden önce öder misin?"

    bankanız da size: "ey müşterim, ben sana vadesi gelmemiş ihracat bedelini kendi kasamdan öderim, ancak aradaki 10 günlük faizi senden alırım ve döviz olarak değil tl olarak sana öderim. kabul edersen de işlemlerini başlatırım" diyor. siz de: "herşey kabulüm, vadeden önce almak istediğim ihracat bedelimi, sizin sunduğunuz koşullarda kabul ediyorum, yeter ki bana paramı verin." diyorsunuz. böylece bankanız, size vadesinden önce ihracat bedelinizi ödüyor yani bir nevi kredi kullandırıyor. işte bu kredinin ihracat bedeli ile olan ilişkisinin adı "forfaiting" oluyor.

    meraklıları için ek bilgi; bankanız isteğiniz üzere size forfaiting kullandırdı ve bekledi vadenin gelmesini ki kasasından karşıladığı parası yerine koyabilsin. işte o vadede eğer para gelmezse, doğabilecek tüm sorunlar tamamen bankanızındır. sizin hiç birşeyden haberiniz olmayacak.. zarar da edebilir; vadesinde parasını alıp, kasasına da koyabilir.
  • bir ihracatçının yapmış olduğu vadeli satıştan doğan ve bir kambiyo senedi ( bono, poliçe), garanti mektubu veya alacağın devrine izin veren başka bir araç ile belgelenmiş alacakların, ihracatçının kendisine veya anılan belgelerin lehdarına rücu etme şartı olmaksızın bir finansman kuruluşu tarafından satın alınması (iskonto edilmesi) işlemidir. sözkonusu alacakları satın alan gerçek veya tüzel kişiye forfeiter denir. forfeiter bir banka veya uzman kuruluş olabilir.
  • factoring in yavurcasi,
  • orta ve uzun vadeli ihracat alacaklarının rücusuz temliki sistemine dayanan bir finansman yöntemidir. faktoringle farkı, alacakların vadeleridir. faktoringe konu olan alacaklar kısa vadeli iken, forfaitinge konu alacaklar orta ve uzun vadelidir (10 yıla kadar). ihracatçı vadeli mal satmasına ragmen, belirli ücret karsiligi, bu alcaklarını nakite çevirmiş olur. bunun yanısıra politik ve ticari riskleri ortadan kalkar.
  • genellikle "batı"lı bir bankanın kontr-garantisini içermeyen eski doğu bloku ülkeleri, aralarında türkiye'nin de bulunduğu orta doğu, afrika ve latin amerika ülkeleri kaynaklı ve bu bankalarca iskonto edilemeyen orta/uzun vadeli alacak hakkının evraka bağlanmış kısmının temliki yoluyla iskonto edildiği dış ticaret işlemidir.
    *
    türkiye'de klüplerin yabancı futbolcu transferlerinde sıkça kullandığı enstrümandır.
  • özellikle mal ve hizmet ihracatından doğan ve belirli bir ödeme planına göre tahsil edilebilecek olan alacakların bir banka ya da bu alanda uzmanlaşmış bir finans kurumu tarafından satın alınmasıdır.
hesabın var mı? giriş yap