• yaptıklarını, bırakın hiç tanımadığı biri için , kendi öz evladı için bile 4 sene yapabilmek büyük sabır ve özveri işidir.

    nasıl bir kalbi varmış, nasıl bir insan sevgisi varmış...

    iyi ki de varmış... iyiye ve insana dair umudumu yeşertmiştir.

    öyle ya şairin dediği gibi: bir insanı sevmekle başlayacak her şey
  • wesley sneijder'ın maliyeti, burak yılmaz'ın hafta sonu oynanacak derbide kendisini yere atıp atmayacağı gibi hayati (!) konulardan sıra bulup da gündeme gelemeyen bir halk kahramanı. başka bir ülkede olsa heykeli dikilip filmi çekilecek bir insanın, hayatında annesine bir bardak suyu üşenmeden vermemiş sözlük entellerince ötenaziyi engelliyor, ajite durum gibi inciler (!) saçılarak eleştirilmesi ise sadece komedi olarak tanımlanabilir. bugünün toplumunda millete öz anası-babası ağır gelirken bakın gülsüm teyze hiç tanımadığı bir yabancı için neler yapmış? ve kendisi bu ülkede haber bile olamazken bakın yabancı kanallarda kendisine nasıl muamele edilip onurlandırılmış. hep beraber izleyip utanalım:

    http://gundem.milliyet.com.tr/…/1659288/default.htm
  • uzun zamandır ilk kez bir haber okuyunca bu kadar duygulanmama sebep olan elleri öpülesi kadın. bu davranışın tarifini yapmak imkansız.
  • elleri ayakları öpülesi bir "anne"
  • şu moskova nın itinden kopuğundan zarar görmeden her akşam evine gelebilen her türkün yaptığı gibi şükreden beni, garip duygulara sürükleyen kadındır. kaldı ki nerede araba çarpılınca sahip çıkılıp, böylesine ilgiyle bakılmak. anadolu kadını bu işte; anaçlık, zavallıya sahip çıkma, kendini adama... ama bu ruslar yine gider bu sene yılın kadını ödülünü her yeri estetikli, botoksdan suratı .mı götü dağıtmış, kocası dolar milyarderi iken sokak çocukları için bir kaç milyon dolarlık fon oluşturan eski bi mankene verir.
  • allah razı olsun kendisinden, insanlığından, sabrından... aile bütünlüğünün yok edilmek istendiği bir dünyada anne kavramının içini taşarcasına dolduran bir anne.
  • insanlık ölmemiş ise sebebi gülsüm anne ve gülsüm anne gibi insanların hala yaşıyor oluşudur. sen tut hiç bir beklenti olmadan tanımadığın ne olduğunu kim olduğunu bilmediğin bir insanı yıllarca koru, kolla, bak, yedir, içir. neden yaptın bunu? niçin yaptın bunu? ınsanlık için evet insan olduğu için.

    kimsesiz ve zararsız minicik sokak kedilerini acımasızca öldüren, bir köpeğin üzerine benzin döküp hunharca yakan, sadece fikri, dili, dini, ırkı farkı olduğu için acımasızca vahşice boğazlayıp insanları öldüren pislik ve hasta ruhlu insanlar var bu dünyada. bir tarafta da gülsüm anne ve onun gibiler.
  • gözümü yaşartmış kadındır, bu kadının eli öpülür ayağı da. az önce izledim umutun altını temizliyordu mama yediriyordu.

    dünya böyle güzel insanların hatırına dönüyor.
  • aksam televizyonun karsisina gecmis kanallara soyle bir goz atarken bir evin duvarindaki turk bayragi dikkatimi cekince izlemeye basladim katildigi programi.
    rusya'da en yuksek izlenme oranina sahip, daha once antalya, bodrum gibi turistik yerlerdeki trafik kazalarinda olen ruslar ile ilgili bolumleri nedeni ile turkiye'nin imajini biraz torpulemis olan programdaydi. (pust gavar'yat: birak konussunlar)
    ancak haber bu kez olumluydu; tam bir insanlik dersiydi. olay diger entry'lerde zaten anlatilmis, ben rusya'dan nasil gorundugunu anlatmaya calisayim:

    biliyorum artik turkiye'de, ve dunyanin bircok yerinde bu boyle; yani insanliktan giderek uzaklasiyor, zora dustuklerinde yardim etmemek icin en yakinlarimizla bile aramizi aciyoruz. birakin bir yabanciya yardim etmeyi, anne babalarimizin bile kalbini kirabiliyoruz hic dusunmeden. bu kadin ise hastanede rastladigi felcli bir genci yanina aliyor, kendi cocuklari da oldugu halde, ve ekonomik durumu da cok parlak olmamasina ragmen bakimini ustleniyor. ve cok da iyi bakiyor; genc adam dort yil boyunca bir kez bile hastalanmiyor.

    ve bu ruslarda o kadar buyuk bir soka yol aciyor ki: cunku boyle birseyi evet, turkiye'de artik cok az insan yapar ama rusya'da hickimse yapmaz. o programda studyodakileri, evlerindeki milyonlarca rusu, ve beni, herkesi aglatti. studyoya girdiginde oradaki herkes ayakta alkisladi. bir rus milletvekili "izni olursa ben bu anayi opmek istiyorum" dedi. aslinda bunun milletlerle de ilgisi yok; dedigim gibi tam bir insanlik dersi. insanligi yok edecek bir meteorun uzerimize dogru gelmiyor olusunun sebebi. peygamberlerin neden gonderildiginin cevabi...

    ve son olarak: gulsum ana umut ismini verdigi bu genci deniz kenarina/denizi gostermeye goturdugunde, yuzunde oyle bir bakis vardi ki umut'un denize bakarken, konusamasa da "ben cok mutlu bir insaniyim" diyordu.
  • beni çok etkilemiştir. aslında beni bakmakta olduğu gencin durumu çok sarstı. bu nasıl bir yalnızlık yarabbi, 10 yıl sana yabancı bir ülkede hiç tanımadığın biri baksın, gerçek ailen ortaya hiç çıkmasın, kadere bak? kimdi, nereliydi? rus diyorlar da, rusça konuşulan tek coğrafya rusya değil ki. moldova, ukrayna, ne bileyim daha bir sürü başka ülke var. orta asya'da herhangi bir yer olabilir. adam beyin hasarı geçirmiş, herhangi başka bir slav milletinden olsa bile rusça yakın ve tanıdık geldiği için gözünü yaşartmış olabilir.

    ne kadar kafama takmışsam, sabah parmak izini de mi aratmamışlar diye uyandım. harbiden pasaport için parmak izi veriyoruz, ben kaybolsam beni türkiye'de parmak izimden şıp diye bulabilmeleri lazım ama türk olduğumu nasıl anlayacaklar ki?

    sonuç itibariyle çok üzücü bir hikaye, tek büyük şansı gülsüm abla gibi bir melekle karşılaşması olmuş.
hesabın var mı? giriş yap