• kadin cinselliginin alinip satilabilecegini normal algilayan ya da kadinin ruhi varligi yadsinarak vucudunu maddelestirmek zihniyeti.
    kendimi bildim bileli duygugum en geyik geyiktir.
    asli astari yoktur. kadin vucudu meta olsa n'olur, olmasa n'olur? veren gene verir, it urur kervan yurur.
    aslen ciki$ noktasi her zaman oldugu gibi vermeyen kiz "acaba bu edebiyatla verir mi?" zihniyetidir.
    (bkz: abazalik)
    (bkz: abazan)
  • (bkz: sacmalamak)
  • dergilerden rahatça gözlemleyebileceğiniz bir olgudur. kadın dergilerine bakarsınız kadın vücudu, kadın cinselliği, erkekleri nasıl mutlu edecekleri; erkek dergilerine bakarsınız kadın vücutları, kadın vücutları ve kadın vücutları ... değişmez. estetik ve güzel anlayışları kadın vücudu ile form bulmuştur. estetik kaygı güden erkek vücutları ise tuhaf bir şekilde eşcinsellik form bulur. bakımlı erkek metroseksüellikle form bulma çabasına girmişken; kadın vücudu her daim hem kadınlar hem de erkekler için metadır. zira kadın vücudu herkesin mülkiyeti herkesindir. şişman olmak, bakımsız olmak kadınların hakkının olmadığı erkeklere tanınmış bir ayrımcılıktır. işin tuhafı kadın vücudu cinsel meta olarak becerilmek,sikilmek gibi cinsel ilişkiyi en basite, iktidar ile ilişkilendirerek edilgen hale getirerek bir taraftan elde edilme arzusu onu fetişe dönüştürmektedir. güzel kadın vücudu öyle bir metadır ki erkeğin sahip olmak istediği, kadının benzemek istediği. belki artan estetik ameliyatların populer olmasında bu olgu vardır.

    (bkz: sağlıklı erkek)
    (bkz: kıskançlık/@bree)
    (bkz: yakışıklı erkeklerin gay olması sorunsalı/@ride)
  • kadınların erkeklerden daha sık ve düzenli olarak gerçekleştirdiği davranış. tabi onlara sorsanız bu zehri kadınlara bulaştıran gene erkeklerdir.
  • işin içine beden gibi somut bir sistem girince, ve bedenin bedellendirilmesi mümkün olduğundan, kadının meta olarak görülmesi kadar önem arz etmediğini düşündüğüm olgu.

    kadın bedeni ve kadın arasındaki farktır burada can alıcı nokta, çünkü beden dediğin şey, bir mülkiyet unsurudur ve metalaştırılması, varoluşun metalaştırılmya çalışılması gibi bir durum teşkil etmez.

    geyşalar mesela, bedenleri değildir salt meta olan, varlıklarıdır.. cariyeler mesela, bedenleriyle değil, varlıklarıyla metadırlar.

    bedenimi meta olarak kullanabilirim, porno filmelerde oynayabilirim, sağlam bi fotoğrafçıya istediği gibi pozları verebilirim, hatta oyunculuk sanatını biraz irdelersek burada, şu an ekranlarımızda olanların kaç tanesi bedenlerinden ötürü oradalar diye düşünürsek, ben de metalaştırabilirim bedenimi bu şekilde.

    ama varoluş biçiminde meta değilsen, bedenini bir varlık * olarak kullanmanın tek başına herhangi bir etkisi yoktur diye düşünüyorum.

    metalaştırma problemi, kimlikle alakalıdır.

    not: bir kadının, zekası ve başarılarıyla değil de, bedeninin güzelliğiyle anılması, o kadının seçimidir. ben öyle anılmak istemezdim- ama bir kadının öyle anılması, o kadının meta olduğu anlamına gelmez. kadının bedenidir meta orada.

    (bkz: erkek vucudunu meta olarak görmek)
  • gelişmemiş toplumlarda görülür. afrika'da, asyanın büyük bölümünde ve en çok da ortadoğu'da kadın maldır. arap kültürünün bu falsosunu islamiyet bir nebze düzeltmişse de, insanlar kendileri dine uyacaklarına, dini kendilerine uydurarak kadını meta durumunda tutmuşlardır. arap rüzgarıyla savrulan ülkemizin doğu ve güneydoğu kesimlerinde de kadının meta olarak görülmesi bundandır.
    (bkz: töre)
  • radikal'in haberine göre 'bilimsel olarak da ispatlanmış' fenomen. yalnız ispatlanmış denen deney de, deneyden yapılan çıkarım da saçma sapan:

    http://www.radikal.com.tr/…17.02.2009&categoryid=77

    özellikle dikkate değer kısım araştırmayı yapan kişinin söylediği şu kısım (yıldızlar benim yıldızlarım, onlara dokunabilir misiniz?) [[[moralite nin bunlar, onun köşeli kimliğini temsil ediyorlar]]]:

    "kelime anlamıyla onları birer nesne gibi gördüklerini söylemiyorum. [[[tabii ki kadınların insan olduklarını biliyorlar]]]. ancak beyin taramaları gösteriyor ki bu tip erkeklerin ***nesnelere verdikleri reaksiyonlarla fotoğraflara verdikleri aynı***. sanki gerçekten de kadınlar insan değilmiş de birer objeymiş gibi düşünüyorlar."

    e ama kendin demişsin? fotoğrafı insan sanmıyorlar nesne sanıyorlar demişsin. fotoğrafı ben de insan sanmıyorum, nesne biliyorum. bikinili, bikinisiz fark etmiyor. deneyinde insan sanma'yı fotoğraflara bakarken nereden ayrıştırıp netleştirdin de fotoğrafa verilen tepki tuhafladı? bu ilk kısım.

    ikincisi, daha genel. amerikalı erkeklere gösterilen resimlerdeki erkekler kimi temsil ediyor, amerikadaki (ya da benzeri bir kültürdeki) erkekleri mi, evrensel 'erkek'i mi? sanki amerikadaki erkekleri di mi? amerika'daki genelgeçer seksist standart neyse onun yarattığı erkek olma kimliğini ve şartlandırmasını di mi? evet. öyleyse ne o 'erkekler kadını meta olarak görüyor' derkenki evrensele, öz'e yormacılık? ne o bilim ispatladı, erkekler böyle!cilik. sikecem biliminizi, her bi boka indirgemeci deney sokuşturup işte bilim ispatladı çekiyorsunuz, beni deli ediyorsunuz.

    bakın, samimi konuşuyorum, hepinizi döverim. artık toparlayın, çok savsakladınız bu sosyal teori kısmını işin. geçen bir sayntifik amerikın maynd okudum zaten, o da ayrı deli etti beni. dur onu başlığına yazayım.

    (bkz: scientific american mind)
  • efendim, herhangi bir kimseye ayar derdi olmadan belirtilmelidir ki, kadın vücudunu meta olarak görmek durumunu türkçeye çevirirken, meta kelimesinin türkçe karşılığı "nesne" olarak tarif edilmekte sıklıkla.

    kadın vücudunu nesne olarak görmek, etik olmasa bile, kişisel bir duruş olarak kabul edilebilir bir algı sapmasıdır. zira bu algı sapması nesneleri şekillendirmek gibi bir mesleki uğraşa sahip insanlarca zorunlu bile olabilir; kadın vücudunu nesne olarak görmeden resmini yapmak, fotoğrafını çekmek, ona kazak tasarlamak filan mümkün olmayabilir. vücut, son tahlilde bir nesnedir ve fanteziler nesne üzerinden şekillenir ve hatta fanteziler "gerçekten daha gerçek olan gerçeklikler" olabilir.

    asli sorun, ki dananın kuyruğu denilen kopma halinin müsebbibi de budur, kadın vücudunu mal olarak tarif etmekte. bu reklamcılık için de olsa, sinema için de kullanılsa, bildiğimiz anlamıyla ticaret için de yapılsa başlıca sorunumuz bununladır. yapılması da, yapılmasına aracı olmak da her daim etik dışı durumlar yaratır, "insan"ı "köle" eder, özgürlüklere ket vurur.
  • günümüzdeki tablo bunu gösteriyor maalesef. birkaç yıl önce yeni çıkmış bir bira reklam panosunda göze çarpan şey biradan ziyade derin yırtmaçlı, göğüs dekolteli kırmızı bir elbise giymiş olan mankendi. ha bu mankenin elinde bir de bira şişesi vardı. ne kadar anlamlı. yahu bu resmen erkekleri aptal yerine koymak. ben erkek olsam bu tabloya söverdim. sadece söverdim. beni ve cinsimi bu kadar mı aptal yerine koyuyorsunuz diye triplere girerdim.
hesabın var mı? giriş yap