• anca harry potter okumamış kişiler tarafından olumsuz eleştirilecek durumdur, zira okuyanın tadı damağında kalıyor.
  • bunun normal olmadığını iddia edenlere sorulacak ilk soru "bütün seriyi okudun da mı konuşuyorsun?" olmalıdır.
  • bu eylemi yapan kişi küçüklüğümden beri her yeni kitabı çıktığında o zamana kadar çıkmış olan kitaplarını baştan okuyan beni özendiren kişidir. keşke hiç başlamamış olsaydım da 7 kitabı birden o ilk zevkle tekrar okuyabilseydim.

    not: 22 yaşındayım.
  • eger kucukken edinilen bir tutku olmussa kimsenin karismamasi gereken durumdur.

    sahsen ilk okul 3te ilk kitabina baslayip, bir hafta icinde ilk 4 kitabini; sonrasinda da tum kitaplari cikar cikmaz alip bir cirpida okumustum.
    6. kitabinda dumbledore'un olmesiyle bir hayli gozyasi dokmustum.
    saglam bir harry potter'ciydim.

    her ne kadar gecen her olayin, bahsedilen her kisinin bir yerlerden arak oldugunu ogrenmis olsam da bu tutkumdan oturu hicbir zaman utanmadim.

    elbette ki "edebi deger" acisindan kimse harry potter'i savunamaz veyahut "ornek fantastik roman" olarak gosteremez. zira serinin yazilisinin da bu motivasyonla basladigini hic sanmiyorum. harry potter'i farkli kilan uslubudur, anlatimin akiciligidir ve tarihteki ilginc olay, hikaye ve bilgilerin guzelce derlenip toplanip bir araya getirilmis ve kurguya iyi oturtulabilmis olusudur.

    son derece surukleyici bir sekilde yazilmis (turkce cevirisi de gayet iyidir), ciddi anlamda saran ve cok kisa bir zaman icinde neredeyse bir jenerasyonu kendine hayran birakmis olan bir seri oldugundan, bence oldukca basarilidir.
  • antalya'da " sahafçı -tabii ki böyle bir ifade kullanmıyorum- yani sahaf olan hacı amcayla tanışma zamanımıza denk gelir ilk kitabının çıkışı. babamın büfesinden alışveriş yapardı. ikisi de komünist ve eski devrimcilerden olunca anlaşmaları pek zor olmadı tabii. sonrasında, bana istediğim her kitabı alıp okuyup yıpratmadan geri getirebileceğimi söyledi. bu yolla, onlarca kitap okudum. sırf hacı amca'nın sayesinde. harry potter serisi de bu kitaplara dahildi. yıl oldu 2011, şimdi de orijinal versiyonlarını okuyup bir kez daha bu güzelim seriyi sindiriyor, orijinal metnin zevkinin doruklarına varıyorum. tanım verecek olursak; yaşlansam dahi bende okumaktan hep zevk duyacağım bir seridir.

    meraklısına not: bu hacı amca, eskiden nabu sahaf'ı işletirdi, eşi seher ablayla beraber. sonra ayrıldılar ve nabu seher ablada kaldı. kendisi, valiliğin yanındaki ara sokakta engin sahaf adlı bir dükkana sahiptir şu an. asıl adı da engin'dir zaten.
  • haydarinnaaa yine malzeme konusu olmuş.

    benim en çok yarıldığım durum şu böyle geyiklerde; kabul edilemez ne oğlum?! kabul etmeyince noluyor? kabul etmemenin alternatifi nedir yani mesela böyle bir şey kabul edilemez olunca ne gibi bir prosedür uygulanıyor? haydi örgütlenelim gençler bunu kabul edemeyiz gibi mi mesela?

    yalnız hiç orjinal bi başlık değil, biraz yeni alanlara yönelinmesi gerek artık. haydi beyler yaratıcılık biraz!
  • gec kalmisligin telafisidir.

    15 yasimda ilk kitabini okudugumda harry'nin voldemort'la karsilastigi ilk bolumde abartisiz koseme sinmis, daha da cok korkarim diye sayfalari cevirmekten korkmustum.
    sonra oss sacmaligi hiz kazandi ve derslerden kacmak icin tek siginagim harry ve arkadaslari oldu. okudugumda hatirliyorum da gece sinav stresi yerine kendimi hogwarts'da, bin bir turlu maceranin icinde hayal ederek uykuya daliyordim.
    ardindan filmi geldi. hayalini kurdugum hemen herseyin tam da dusledigim gibi oldugunu gordum ve daha da sevdim. digiturk'te yayinlandikca tekrar tekrar annem ve babamin da heycanla izledigini gordum.

    harry potter sahsim icin bir klasiktir. ve klasikleri okumak yasa bakmaz. yasim buyuk diye okumuyorsan filmlerinin izlenmesini iki yuzluluk olarak gorurum.
  • ilk kitabı ** 15 yaşında okuyan bir bünyenin son kitabı ** okuması da haliyle 21 yaşını buluyor. çok abartılcak bir durum yok. kitap türkiye'ye 2001 yılında girdi sonuçta türkçe olarak. ayrıca öyle sanıldığının aksine çok da küçüklere hikayeler tadında bir kitap değil. hatta bu kadın bu hikayeyi torunlarına uyusunlar diye niye anlatıyormuş hala anlamadım. bildiğin korkunç öğeler var içinde.
hesabın var mı? giriş yap